İngiliz hükümeti (birçok örnekte görüldüğü üzere Kumpanya'nın parlamentodaki hissedarlarının önayak olmasıyla) gerekli kanuni düzenlemeleri yaparak, İngiliz Bankası'ndan kredi çıkartarak ve hem yerlilerin direnişini kırmak hem de Fransa ve Hollanda gibi uluslararası rekabetçilerin önünü kesmek için destekleyici bir dış politika
Gemiciliğin ve Gemi Yapımının Yok Edilmesi Hırsız o kadar yavuzdu ki o dönemin İngilizleri bile durumun ne kadar kötü olduğunu kabul etmişlerdi. Daha da kötüsü Hindistan'ın sanayii, ticareti, gemiciliği ve gemi yapımcılığı yok edilmişti. Doğu Hindistan Kumpanyası gelmeden önce Bengal, Masulipatnam, Surat ve Kalküta ile Quilon'un Malabar
Reklam
Büyük Hint Demiryolu Garabeti
İmparatorluğu haklı göstermek isteyenler her fırsatta Hint demiryollarının inşasının, İngiliz sömürgeciliğinin Hint alt imasına yaptığı iyiliklerden biri olarak göstermeye çalışırlar. Ancak, birçok ülkenin sömürgeciliğe maruz kalmadan demiryolu döşediği gerçeğini görmezden gelirler. Gerçekler söylenenlerden oldukça farklıdır. Demiryolu döşenmesini
NEOLIBERAL küreselleşmenin 1978'den beri süren vahşi tektonik hareketleri geç Viktorya emperyalizmi döneminde (1870-1900) "Üçüncü Dünya" diye bir şey şekillendirmiş olan yıkıcı süreçlerle benzerlik gösterir. On dokuzuncu yüzyılın sonlarında Asya ve Af- rika'da büyük bir kesime yayılmış geçimlik rençberliğin dünya piyasasına zorla dahil edilmesi milyonlarca insanın kıtlıktan ölmesi- ne, on milyonlarca insanın da geleneksel mülkiyet hakkından mah- rum olmasına neden oldu. Bu da kırsal kesimde "yarı proleterleş- me"ye, yoksullaşmış yarı köylülerden oluşan büyük küresel bir sı- nıfın ve temel geçim güvencesinden yoksun çiftlik işçilerinin orta-ya çıkmasına yol açtı (aynı şeyler Latin Amerika için de geçerlidir). Dolayısıyla da yirminci yüzyıl, klasik Marksizmin hayal ettiği gibi bir kent devrimleri çağı olmamış, önemli köylü isyanlarıyla köylü tabanlı ulusal kurtuluş savaşlarının çağı oldu. Mike Davis
Sayfa 209 - Metis yayınları, çeviri: Gürol Koca, Ekim 2020Kitabı okudu
İncil Kolejleri ve Enstitülerin Kurulması
1880'lere kadar Amerika'da yüksek eğitim Protestan denomi­nasyonlarının kontrolü altındaydı. Dolayısıyla yüksek eğitim ku­rumları evanjelik gücün kaleleri durumundaydı. Ancak bu tarih­ten sonra yüksek eğitimde hızlı bir sekülerleşme süreci yaşan­maya başladı. Buna karşılık muhafazakar evanjelikler, kendi yaşam alanlarını oluşturmak
10 Kasım 1938'de Atatürk'ün ölümünden sonra Cumhuriyetimiz öksüz kaldı. Atatürk'ün akla ve bilime dayalı "uygarlık projesi" yarım kaldı. Atatürk Cumhuriyeti'nin "kırmızı çizgisi" durumundaki ekonomik bağımsızlık, II. Dünya Savaşı sonrasındaki Soğuk Savaş döneminde "Amerika'ya bağımlılık" halini aldı. Atatürk'ün 1919'da önce Erzurum, sonra Sivas Kongresi'nde reddettiği Wilson'un "Amerikan mandası", 1947'de "Truman Doktrini" ve "Marshall Yardımı" olarak karşımıza çıktı. 1950'de serbest seçimlerle iktidara gelen Adnan Menderes'in Demokrat Parti'si (DP) döneminde Atatürk'ün birçok ilkesi gibi "ekonomik bağımsızlık" ilkesi de tamamen unutuldu. DP döneminde Türkiye yeniden borçlu, bağımlı bir ülke haline geldi. 1950'lerde Türkiye Cumhuriyeti, ekonomik bakımdan adeta 1850'lerdeki Osmanlı'ya döndü. 1854'te ilk dış borcunu alan Osmanlı tam 21 yıl sonra, 1875'te iflas etmişti. 1960'a gelindiğinde Türkiye Cumhuriyeti de iflasın eşiğindeydi. Tarih, ders almayanlar için tekrar etmeye devam ediyor.
Sayfa 301 - İnkılap YayıneviKitabı okudu
Reklam
1830'da 10.000 ton olan kakao üretimi 1900'de 115 .000 tona, 197l 'de 1.598.000 tona çıkıyor. 1830' da, 10.000 ton olan dünyadaki kakao üretimi, sadece Amerika' dadır. 1900' deki üretimin %78'i Ame­rika'da, %18'i Afrika'da iken (%4'ü öbür ülkelerde); 1971 'deki üretimin %22'si Amerika'da, %72'si Afrika' dadır (%6' sı öbür ülkelerde). Afrika ülkeleri, ürettikle­ri kakaoyu, işlemeden satıyorlar. Gördüm, kuru fasülye­nin kahve renklisiydi! Afrikalı seminer arkadaşlanmla bağımsızlık üstüne konuşuyoruz. Ürününü, işlemeden, hammadde olarak satan ulusların, gerçek bir ekonomik bağımsızliğa kavu­şamayacakları ortada . Ekonomik bağımsızlık nasıl elde edilir? Ürünü mutlaka işiemek ve işlenen maddeleri dışarıya satmak şartıyla. " - Çikolata fabrikaları kurup öyle satsanıza!" diyorum. Avrupalıların çıkarttıkları engelleri sayıyorlar .
1830'da 10.000 ton olan kakao üretimi 1900'de 115.000 tona, 1971'de 1.598.000 tona çıkıyor. 1830'da, 10.000 ton olan dünyadaki kakao üretimi, sadece Amerika'dadır. 1900'deki üretimin %78'i Amerika'da, % 18'i Afrika'da iken (%4'ü öbür ülkelerde); 1971'deki üretimin %22'si Amerika'da, %72'si Afrika'dadır (%6'sı öbür ülkelerde) Afrika ülkeleri, ürettikleri kakaoyu, işlemeden satıyorlar. Gördüm, kuru fasülyenin kahve renklisiydi! Afrikalı seminer arkadaşlarımla bağımsızlık üstüne konuşuyoruz. Ürününü, işlemeden, hammadde olarak satan ulusların, gerçek bir ekonomik bağımsızlığa kavuşamayacakları ortada. Ekonomik bağımsızlık nasıl elde edilir? Ürünü mutlaka işlemek ve işlenen maddeleri dışarıya satmak şartıyla. " - Çikolata fabrikaları kurup öyle satsanıza!" diyorum. Avrupalıların çıkarttıkları engelleri sayıyorlar.
Sayfa 86 - edebiyat dergisi yayınlarıKitabı okudu
İnsanlar artık kendi çiftliklerinde ve küçük aile işletmelerinde çalışmak yerine giderek artan bir oranda bir başkası için çalışmaya başlamışlardı .insanlar artık bir maaş karşılığında zekalarını ve iş güçlerini satıyorlardı. 1800 yılların Amerikan işçilerinin yalnızca %20 si işverenin güdümünde iken bu oran 1900 de %50’ye 2000 neredeyse %90’a ulaştı. işverenler ayrıca gün geçtikçe daha çok kişiyi çalıştırmaya başladılar. İşçinin emeği karşılığında ne kazanacağı ve hangi koşullarda çalışacağı gibi Sorularsa kesinkes işveren tarafından belirleniyordu
Sayfa 113Kitabı okudu
....feci yada değil,Roma imparatorluğu nun çöküşü neden insanlık tarihinin en büyüğü olsun ki.yuz ölçümü itibariyle en büyüğü değildir; örneğin,25 milyon km karelik(gezegenin yaklaşık %16 si) Moğol imparatorluğu çok daha büyüktü.eliniz degdiginde bir bakın Göktürk, Altınordu,Osmanlı imparatorluklari Roma'dan beşer altışar misli daha büyüktü.Dunyanin en uzun ömürlü imparatorluğu da değildir.toplam 1480 sene yaşadığı hesaplanır.buna karşın 2266 yıl yaşayan Viet nam,Van lang imparatorluğu var,İ.Ö den önce 2524-258. Sonra 1850 yıl yaşayan Hint pandyan imparatorluğu var,İ.Ö 500 İ.Ö sonra 1350.sonra yine güney doğu Asya da halen bağımsız bir devlet olan Champa krallığının 1835 yıllık (İ.ö once 196-İ.ö sonra 1639)imparatorluk geçmişi var.Hele de bizim buralarda hiç adı geçmeyen imparatorluk lardir bunlar ve en az roma kadar gorkemlilerdir. Amerika'nın Viet nam hezimetini hatırlayanlariniz Batı basınında "kızıl Khmer"lerden,"Tamil gerillaları"ndan baş belaları kapsamında söz edildiğini animsayacaklardir; emperyalist propagandanın hukumsuzlestirdigi bu halklar sözünü ettiğim o medeniyetin torunlarıdir.
Sayfa 118Kitabı okudu
Reklam
Hanedanlar Savaşı
16. yüzyılda Avrupa'da çoğalan dini bölünmeler sadece mevcut hanedan çatışma­larının tırmanmasına yaradı. Bunun sonucu, büyük Osmanlı ve Ming imparator­luklarındaki nispeten istikrar ve barışla keskin bir karşıtlık içinde, bitmek bilmeyen savaşlar ile aşırı ölçüde dini hoşgörüsüzlüğün ve cezalandırmanın bulunduğu 16. yüzyılda Avrupa'yı Avrasya'nın
Sömürgeciliğin çöküşü
Eski sömürge sistemleri ilk kez Asya’da parçalandı. Suriye ve Lübnan (daha önce Fransız Lübnan’ı) 1945’te; Hindistan ve Pakistan 1947’de; Burma, Seylan (Sri Lanka), Filistin (İsrail) ve Hollanda Doğu Hint Adaları (Endonezya) 1948’de bağımsız oldu. 1946’da ABD, 1898’den beri işgal altında olan Filipinlere resmen bağımsızlık statüsü vermişti. Japon