Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İlk defa 1958 yılında doktora eğitimi için geldiği Madrid'e Lima kadar âşık olan
Mario Vargas Llosa
Mario Vargas Llosa
, orada da futboldan kopmamıştı mesela... "U" kadar olmasa da sıkı bir Real Madrid taraftarıydı. Nobel ödülünden iki ay sonra Real Madrid'in Valencia ile oynadığı maçın santra vuruşunu yapmıştı hatta. Ayrıca 1982 Dünya Kupası'nı muhabir olarak takip edip zaman zaman El Pais başta olmak üzere çeşitli gazetelere futbol yazıları yazıyordu. Bob Dylan'a "Nobel" verilmesini eleştirmiş ve "Oldu olacak sonraki ödülü de bir futbolcuya verin" demişti.
128 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Öleceğini hissetmiş yazar
"Dünya futbol şampiyonası bugün kulağıma çalınmadı. Bu da mutlulukların en büyüğü. Belki bundan sonraki şampiyonadan önce bu dünyadan gitmiş olurum." Sayfa 61 Yazar böyle söylüyor ve bu cümleyi 1982 Fifa Dünya Kupası sırasında kuruyor sonraki sayfalardan da anlaşılacağı üzere. Bir sonraki dünya kupası 1986 Mayıs ayında yazar ise 1986 Şubat ayında vefat ediyor, öleceğini hissetmiş yazar.
Yaşamın Ucuna Yolculuk
Yaşamın Ucuna YolculukTezer Özlü · Yapı Kredi Yayınları · 202112bin okunma
Reklam
'Catenaccio', savunma futboluyla eş anlamlı hale gelmiş. Bu sözcük İtalyanca'da 'asma kilit' anlamına geliyor. Futboldaysa bu sözcük, stoperin, savunmanın arkasında kaldığı ve diğer oyun­cuların adam markajı yapmak suretiyle kale önünde bir kilit oluşturarak, rakip takımın atağa kalkmasına izin verdikleri sis­temi tanımlıyor. Bu gerçi sıkıcı bir futbol tarzı, ama her Dünya Kupası'nda gördüğümüz gibi işe yarıyor. Birçok ülke bu tarz fut­boldan kaçınıyor, ama bu, İtalyanlar'ın tipik bir özelliği. Çiz­me'de yaygın kullanılan adıyla 'Azzuri' 1982 Dünya Kupası'nı kazanırken, stoperleri Scirea, bütün maçları kendi yarı alanın­dan ayrılmayarak tamamlamıştı.
Sayfa 156 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Catenaccio, savunma futboluyla eşanlamlı hâle gelmiş. Bu sözcük İtalyanca'da "asma kilit" anlamına geliyor. Futboldaysa bu sözcük, liberonun savunmanın arkasında kaldığı ve diğer oyuncuların adam markajı yapmak suretiyle kale önünde bir kilit oluşturarak rakip takımın atağa kalkmasına izin verdikleri sistemi tanımlıyor. Bu gerçi sıkıcı bir futbol tarzı ama her Dünya Kupasında gördüğümüz gibi işe yarıyor. Birçok ülke bu tarz futboldan kaçınıyor ama bu, İtalyanların tipik bir özelliği. Çizme'de yaygın kullanılan adıyla Azzurri, 1982 Dünya Kupası'nı kazanırken liberoları Scirea hiçbir maçta kendi yarı alanını terk etmemişti.
Sayfa 129 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
"En çok değer verdiğim anlardan biri 1982 Dünya Kupası'nda İspanya'da oynadığımız maçtı. Brezilya marşını dinlemek, milli takımın kaptanı olmak bana yurttaşlarımın temsilcisi olduğum, bir tür büyükelçi olduğum duygusunu verdi. Davranışlarımda, hareketlerimde, zihinsel ve kültürel eylemlerimde halkımı temsil ediyordum. Bunun ötesine hiçbir şey geçemez, futbol yaşamın doruğuydu."
Sayfa 172 - Kolektif & SocratesKitabı okudu
Cinsellikten uzak durma farklı kültürlerde bir güç kaynağı olarak görülmeye devam eder. Balzac bir orgazmdan sonra, "Bu başka bir romanın konusu," diyecekti; Perulu futbol taraftarları 1982 Dünya Kupası'nda Polonya'ya yenilmelerinden, maç öncesi seks yasağını ihlal eden oyuncuları sorumlu tutmuşlardır.
Reklam
102 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 saatte okudu
Horacio Castellanos Moya'nin okuduğum ilk kitabı Tiksinti oldu. Yazdığı kitaplar yazarın ölüm tehditleri almasına ve ülkeden sürgün edilmesine neden olmuş. Yazar kitabının sonunda yazdığı notta ' Eserleri sayesinde bazı yazarlar para kazanır, bazıları üne kavuşur ama bazıları da sadece düşman edinir diyor' kendisi de bu üçüncü gruba
Tiksinti
TiksintiHoracio Castellanos Moya · Notos Kitap Yayınları · 2019341 okunma
YENİLMEK EN BÜYÜK GÜNAH Futbolda her şey bir anda değişebilir; bir bakıyorsunuz ilahlarını göklere çıkarıyor, bir bakıyorsunuz yerin dibine batırıyor. Ayağında top süren, sırtında milli renkleri taşıyan futbolcu uzak ülkelere zafer kazanması için milletin bağrından koparılıp gönderilen bir savaşçıya benzer. Ülkesine yenik dönen savaşçının, Tanrının gazabına uğrayarak cennetten kovulan Adem'den farkı yoktur. 1958 yılında Arjantin'in Ezeiza Havalanında halk, Arjantin karmasını bozuk para yağmuruna tuttu, çünkü İsveç'teki Dünya Kupasında görevlerini yapamamışlardı. 1982 Dünya Kupasında bir penaltı kaçıran Caszely'nin Şili'deki hayatı tam bir kâbusa dönüştü. O tarihten on yıl sonra Mısır karşısında 6-1'lik bir skorla yenilen Etyopyalı futbolcular, Birleşmiş Milletlerden iltica isteğinde bulundular. Futbolda bugün, 'Kazanıyoruz, o halde varız, kaybedersek var olamayız,' anlayışı hâkimdir. Milli takım forması günümüzde milli kimliğin tartışmasız bir simgesi haline gelmiştir, bu durum yalnızca kazandığı bir zaferle dünya haritasında yer aldığını kanıtlamak isteyen yoksul ve küçük bir ülke için söz konusu değildir. Aynı duyarlılık büyük ülkeler için de geçerlidir. Öyle ki İngiltere, 1994 Dünya Kupası seçmelerinde elendiğinde Daily Mirror bu olayı birinci sayfasında büyük puntolu başlık atarak duyurdu:
Seks yasağının zararları
Cinsellikten uzak durma farklı kültürlerde bir güç kaynağı olarak görülmeye devam eder. Balzac bir orgazmdan sonra, "Bu başka bir romanın konusu," diyecekti; Perulu futbol taraftarları 1982 Dünya Kupası'nda Polonya'ya yenilmelerinden, maç öncesi seks yasağını ihlal eden oyuncuları sorumlu tutmuşlardır.
Sayfa 215 - AgoraKitabı okudu
1982 Dünya Kupası
İlk gün, dünya şampiyonu Arjantin karması Barselona’da hezimete uğradı. Birkaç saat sonra, oradan oldukça uzaktaki Falkland Adaları’nda Arjantinli generaller bu kez de İngiltere karşısında yenildiler. Birkaç yıl süren diktatörlükleri sırasında kendi yurttaşlarını dize getiren bu yırtıcı generaller, İngiliz askerler karşısında uysalca boyun eğdiler. İnsan haklarını her zaman ihlal etmiş olan Deniz Kuvvetleri Subayı Alfredo Astiz’in, gurur kırıcı belgeyi başı eğik durumda imzalayışını tüm dünya televizyonları gösterdi.
Reklam
136 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Dikkat spoiler içerir. Almanya'nın 80li yıllardaki meşhur kalecisi olan yazarın futbol hayatı ve Almanya'daki futbol anlayışı ile ilgili olarak yazdığı güzel bir kitap. Yazar 1982 Dünya Kupasındaki Fransa maçında Battison ile olan pozisyonunu detaylıca anlatarak ve sonrasında nasıl barıştığını belirterek başlıyor. Derwall, Beckenbauer, Magath gibi günümüzdeki meşhur teknik direktörlerin o zamanki direktör ve futbolcu hallerini de anlatıyor. Meksika dünya kupası finalinde yediği goller, Karl Heinz Rummenige'nin onu ve arkadaşlarını Köln Mafyası olarak tanımlaması ve çıkan kavgalar detaylıca anlatılıyor. Çocukluğunda yaşadıkları, futbola başlaması ve kendini geliştirmesi, biraz da tesadüflerin yardımıyla milli takım kalecisi olması anlatılıyor. Adidas ile olan gönül bağı ve takımı Köln'ün Puma ile anlaşması sırasında yaşanan kriz de detayları ile anlatılıyor. Futbol hakkında düşündükleri, antrenman, statlar ve federasyon hakkındaki tavsiyeleri işe devam eden kitap futbol dünyasını merak edenlerin keyifle okuyacağı bir kitap olmuş
Ve Maç Başlıyor
Ve Maç BaşlıyorToni Schumacher · Dönemli · 01 okunma