Yapabiliyorsanız her gün 2-3 kez en az 1 dakika durun. Bir yere uzanın ya da rahat bir pozisyonda oturun. Durduğunuz bu süre boyunca sadece nefes alıp verin ve gözlemleyin. Bedeninizde, zihninizde neler oluyor? Çevrenizde neler var? Neredesiniz, kiminlesiniz? Kendinizi nasıl bir durumda görüyorsunuz? Hiçbir şey yapmadan durabilmek çok önemli bir beceridir. Farkındalık için zihninizde alan açmanızı sağlar.
Sayfa 95 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Edebiyatçılar ümidi daima ışık şeklinde tasvir ederler fakat o, pekâlâ insana bir karaltı şeklinde de gülümseyebilir.
Sayfa 19 - İnkılap YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Seyahatlerim biraz gelişigüzeldir; yelken gemileri gibi esecek rüzgâra tâbidir.
Sayfa 9 - İnkılap YayınlarıKitabı okudu
Müminlerin Emiri İmam Ali (a.s) iki kesimi kendisinden kesinlikle uzak tutmuş ve onları itmiştir: 1- Sinsi ve zeki münafıkları 2- Dindar ahmakları Ali Şia'sı olduğunu iddia eden ve onu gönülden sevip onu imam olarak seçenler için bu iki ders yeterlidir sanırız. Ali Şia'sı bunu dikkate almalı, münafıkların oyununa gelmemeli, keskin görüşlü olmalı, dış görünüşe aldanmamalıdır. Zira İslâm dünyası bugün bu iki derde müptela durumdadır ve ne çekiyorsa sinsi ve zeki münafıklarla, dindar camianın basiretsiz ve cahil kesiminden çekmektedir.
Sayfa 158 - Kevser YayınlarıKitabı okudu
Ebu Zer iki şeyi hazmedemiyordu:
1. Valilerin tebaalarından daha üst bir seviyede yaşamaları Çünkü ona göre vali demek, ne demek idi? "Tebaasından önce acıkan, tebaasından sonra doyan adamdı!" Yani o önce halkı doyuracak, bütün halk doyunca ancak o doyacak! Bütün halkın doyması da pek mümkün olmadığı için, vali demek Ebu Zer'e göre aç adam demekti. Onun kitabında yazan bu! Çünkü o bunu görmüş Peygamber'den Ebû Bekir ve Ömer'den. 2. Sahabenin Hz. Peygamber Dönemi'nden farklı yaşamaları Ebu Zer bunu da hazmedemiyordu. O kendisine Efendimiz'den duyduğu (Kıyamet günü bana en yakın olanınız, onu dünyada nasıl bırakmışsan o hâliyle dünya hayatından ahirete göçen, bana kavuşanınızdır.) bir hadisi hedef olarak belirlediği için istiyordu ki bütün sahâbî de böyle olsun. Meşru ve helal bile olsa sahâbîye mal biriktirmeyi yakıştıramıyordu. Bu Ebû Zer'in içtihadıdır. İşte Ebû Zer bu iki şeyi hazmedemediği için mücadelesi hep bunun üzerinden yürüyordu.
Sayfa 284Kitabı okudu
Bize Rabbimizi bildiren üç önemli kaynak vardır : 1 - Yüceler Yücesi Allah’ın son ve en kapsamlı kutsal Kitabı olan Kur’an-ı Kerim. 2 - Allah’ın son ve en büyük Peygamber’i, Güzeller Güzeli Hz. Muhammed. ( Sallallahu aleyhi ve sellem) 3 - Yüceler Yücesi Rabbimiz’in, binbir sanatla, hikmetle ve güzellikle yarattığı kainat da bir kitap gibi, her varlığıyla, Yüce Yaratıcı’yı göstermektedir.
Sayfa 30
Reklam
1,000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.