"Nerede iki ya da üç kişi benim adımla toplanırsa, ben de orada, onların arasındayım" (Matta 18:20)
Bastille'in düşüşünden sonra 2 kiloluk ekmeğin fiyatı 14.5 Fransız kuru­şundan 13.5 kuruşa, iki hafta sonra da Belediye Binası önünde yapılan gösterilerin ardından 12 kuruşa düşürülmüştü. Bunun ardından gelen sükunet kısa sürdü. Buğday hasadı iyiydi an­cak uzun süren kuraklıklar buğday değirmenlerinin yeteri ka­dar un öğütmesini engellemişti.
Sayfa 85 - 86 - PdfKitabı okuyor
Reklam
”Harbin sonunda bir sürü çocuk yetim kalmıştı, hatta aralarında ailesiz kalanlar da vardı. Durumlarını iyileştirebilmek için pek fazla imkan da yoktu. İnkılab rejimleri gelecek nesle önem verir. Aslında 19. ve 20. yüzyıl dönemecindeki tüm Şark dünyası böyledir. İnkılabçılar çocuklarla ve kadınlarla çok alakadar olur.Bu yüzden Milli Egemenlik Bayramı’nı, Meclis çocuklara bağladı.Dünya tarihi ve kültürü içinde enteresan bir unsurdur, bize özgüdür ve yer etmiştir. Mustafa Kemal Paşa, TBMM’nin açılışından bir yıl sonra 23 Nisan 1921’de bugünün bayram olarak kutlanmasına karar verdi. 23 Nisan 1927’de ilk kez “Çocuk Bayramı” olarak da kutlanmaya başladı.”
Sayfa 198 - Kronik KitapKitabı okudu
19 erkek, 27 kız
On ikinci Osmanlı padişahı Sultan III. Murad, daha önce de ifade edildiği gibi 20 yıl süren bir saltanattan sonra İstanbul'da vefat etti. Geride 19 erkek çocuğu ve 27 kızı kalmıştı. Hayatının son yıllarında devletin birçok işi birbirine karışmış, hemen her yıl değiştirilen vezîr-i âzamlar, yönetimde başarılı olamamış ve bunun neticesi Sultan Murad'da üzüntülü günler geçirmiştir.
Eğer var ya gün içinde ne işim olursa olsun 20-40 dakika arası okumaya yapmayın ufak bi çıldırma gerçekleşebilir nihahahah💅😂
144 syf.
6/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Anadolu Arkeolojisinin Dramı.
Kitap Anadolu'nun tarih öncesi dönemleriyle başlıyor ve Hitit, Urartu, Lidya tarihleri ile bölüm bölüm devam ediyor. Açıkçası ne genel bilgilerden farklı bir bilgi içeriyor ne de çok iyi bir tarihsel anlatımı var. Her yerde bulabileceğiniz genel bilgilerden oluşan bir kitap. Kitapta fark ettiğiniz ve sık sık gözünüze sokulan en önemli şeyse;
Anadolu Uygarlıkları
Anadolu UygarlıklarıMarc Desti · Dost Kitabevi · 023 okunma
Reklam
Tekdüze ve zifirî karanlıkta geçen bin yıldan sonra 17. yüzyıl 'akıl', 18. yüzyıl 'aydınlık', 19. yüzyıl 'ideoloji' ve 20. yüzyıl 'analiz' yüzyılı olarak adlandırıldı. Felsefi dehalar kendilerini rahatça ortaya koydular.
Arap milliyetçiliği etnik çizgiler üzerinden imparatorluğun parçalanmasına sebebiyet vereceğinden, Osmanlı sultanı ve Arap tebaası arasında devam eden ilişkiyi İslami modernlik söyleminden daha fazla bozma potansiyeline sahipti. Arap milliyetçiliği çalışan akademisyenler, ideolojinin tam olarak ne zaman yaygın popüler bir fenomen olarak ortaya çıktığıyla ilgili tartıştılar ve 20. yüzyılın başında bazıları, Arap milliyetçiliğinin Abdülhamid döneminin sonunda zaten açıkça ifade edildiğini ileri sürdüler. 20. yüzyılın sonraki dönemlerinde yazan tarihçiler ise siyasi Arapçılığın yükselişinin köklerini Jön Türkler dönemine, hatta daha da ileriye ittiler. Yeni ortak görüş imparatorluktan ayrılıp bağımsızlığını elde etmeyi hedefleyen Arap hareketinin nispeten geç ortaya çıktığı ve büyük oranda hamilik için devlet tarafından ihmal edildiğini hisseden yeni orta sınıf tarafından desteklendiği yönünde. Buna rağmen, büyük oranda eski ayan ailelerinden gelen ve askerlikte hizmet vererek veya toprak elde ederek devletten yararlanan bu bireyler kendileri için mümkün olan son noktaya kadar Osmanlılara sadık kaldılar.
Sayfa 219Kitabı okudu
Otobüsten notlar
Yaşları yaklaşık 75 ve üzeri iki amca, ++Nerelisin Niğde ---Sen nerelisin? ++Malatya. Nasıl geçiyor hayat? ---İstanbul da mı Niğde de mi?İstanbul da ölümü bekleyerek geçiyor. Niğde de biraz daha yaşamak istiyorum. ++Kaç çocuk var? --- 6 ++ kaçı kirada? --- İkisi vefat etti. Diğerleri kendi evlerinde. ++O güzel güzel bugün bir ev kirası 15-20 bin lira.
Ben ki 20 yaşındayım. Ama binlerce yıldır seni arıyor, hasretini çekiyorum.
Reklam
211 syf.
6/10 puan verdi
·
26 günde okudu
Doğru kitap, yanlış zaman
Şimdi bu kitaba söyleyecek çok şeyim var ama aslında hiçbir şey yok... Öncelikle bu kitap benim okuduğum ilk türk klasiğiydi ve ben türk klasiklerini okumaktan çok korkardım (çok saçma ama olsun) ateşten gömleği okuduktan sonra daha da bir tırstım. Kitabı 20 günde anca bitirebildim çünkü yazım dili benim için yani türk klasiklerine başlayan biri için ağırdı diye düşünmekteyim. Aslında türk klasiğine bu kitapla başlamak çok saçma çünkü halide edibin yazım dilinin bir ağırlığı var ve çoğu kişi bunu bilir. Ben bunu bilmeme rağmen edebiyat hocamın önerisi üzerine okudum bu kitabı. Aslında ben klasik okumayı seven birisiyimdir yanlış anlaşılmasın. Ama çalıkuşu gibi bir kitapla başlamak yerine ateşten gömlek ile olaya dalmak hiç hoş olmadı. Hikayenin kurgusunu çok beğendim, kurtuluş savaşı dönemi hakkında yazılmış önemli ve çok başarılı bir eser. Ancak tekrar söylüyorum yazım dili benim için çok ağırdı. Bu kitabı benim için bir cümleyle özetlersem kesinlikle şu olurdu: " Doğru kitap, yanlış zaman."
Ateşten Gömlek
Ateşten Gömlek
Halide Edib Adıvar
Halide Edib Adıvar
Ateşten Gömlek
Ateşten GömlekHalide Edib Adıvar · Can Yayınları · 201923,3bin okunma
icadın anası ihtiyaçtır.
"İcadın anası ihtiyaçtır." Yani, varsayımsal olarak icatlar toplumun giderilemeyen bir ihtiyacı olduğu zaman yapılır: Bir teknolojinin yetersiz ya da sınırlayıcı olduğu herkesçe kabul edilmektedir. Olası mucitler, para ya da ün kazanma umuduyla güdülenerek o ihtiyacı saptar ve karşılamaya çalışırlar. Sonunda bir mucit, mevcut yetersiz teknolojiden daha üstün bir çözümle ortaya çıkar. Çözüm toplumun değerleriyle ve başka teknolojileriyle uyuşuyorsa toplum çözümü benimser. Buna iyi bir örnek yakın çağların en büyük mucidi Thomas Edison'un en özgün icadının tarihidir. Edison 1877'de ilk gramofonunu yaptığı zaman bir makale yayımladı, bu makalede icadının kullanılabileceği yerleri on madde halinde belirtti. Bunların arasında ölmekte olan kişilerin son sözlerini kaydet- mek, görme özürlü kişilerin dinlemesi için kitapları plağa almak, saatin kaç olduğunu duyurmak, hecelemeyi öğretmek vardı. Edison'un öncelikler listesinde müziğin yeniden üretimi ilk Sıralarda yer almıyordu. Birkaç yıl sonra Edison yardımcısına icadının hiçbir ticari değerinin olmadığını söylemişti. Daha sonraki birkaç yıl içinde düşüncesini değiştirdi, gramafon satmak üzere iş hayatına atıldı ama bürolarda dikte ettirme makinesi olarak. Başka girişimciler madeni bir para atıldığı zaman popüler müzik çalacak şekilde gramofonu değiştirip müzik kutusu adı verilen şeyi türettikleri zaman, ciddi büro işlerinde kullanılan icadının değerini düşürdüğü için olsa gerek, Edison buna karşı çıktı. Ancak 20 yıl kadar sonra istemeye istemeye gramofonunun aslında müzik kaydetmeye ve çalmaya yaradığını kabul etti.
Çin kültüründe bir kadın sadece bir kadın değildir. Kadın olarak toplumda hiçbir zaman var olmamıştır. Hatta öyle ki Çince de bile kadınlık kelimesi 20. Yüzyılda icat olunmuş bir tabirdir.
Sayfa 181Kitabı okudu
Mustafa Kemal İstanbul’a 13 kasımda gelmişti. Ali Fuat Paşa da 20 aralıkta İstanbul’a gelmek imkânını bulur ve Kuzguncuk’taki evine uğradıktan sonra hemen karşıya geçer.
Sayfa 364
Resim