George Orwell 1984 hakkında; " Kitapta anlattığım toplumun bir gün mutlaka gerçek olacağına inandığımı söyleyemesem de, ona benzer bir toplumun gerçek olabileceğine inandığımı söyleyebilirim," demiş.
iktidarın yüksek gücü, bağnazlığın hat safhada oluşu, insanların düşünme özgürlüğüne bile el konulması, adeta koyuna dönüştürülmesini okuduğumuz bir devletten, çok sade ve yormayan bir dille bahsediyor Orwell. anlatılan dünya da ki baskı, öyle bir baskı ki okurken dahi ensenizde birinin varlığını hissediyorsunuz. Okyanusya'da bireysellik veyahut özel olan tabirleri yok, sürekli izleniyorsunuz, yaptığınız her hareket, yüzünüzde ki herhangi bir mimik dahi denetleniyor. konuştuğunuz dil bile iktidarın elinde. kısaca onların verdiği ölçüde bir özgürlük içerisinde yaşamınızı sürdürüyorsunuz. tabii bu şartlarda ne kadar özgür olunabilirse.
en genel anlamıyla bu kitaba "ütopya" denilse de ben fazlasıyla gerçekçi buldum. kitapta geçen Okyanusya devletinin 2050 yılını esas alması gibi noktalar beni çok ürküttü diyebilirim. hem tüyler ürperten hem de çok düşündüren bir kitap 1984. öyle düşündürücü ki kitabı bitirdikten sonra saatlerce "bir gün bütün bunlar gerçek olabilir mi?" diye düşündüm. sonunda bir cevap vererek de olabileceği sonucuna vardım. çünkü anlatılanlar o kadar da uzak ya da imkansız değil gerçekten.
sözün özü, bu kitap elinizde varsa ertelemeden mutlaka okuyun. elinizde yoksa da mutlaka edinip bu dünyayla tanışmanız gerektiğine inanıyorum.
keyifli okumalar.