... kötü günde, her şeye rağmen devam etmek gerekir.
Sayfa 97Kitabı okudu
Star Bilmemne yayınında şarkı söyleyen sümsüğün adını biliriz de çocuk felci aşısını keşfeden adamı kimse tanımaz. Amerikalı Jonas Salk, bayanlar baylar, tarih 26 Mart 1953. Adı bilinmeyen bu adam sayesinde milyonlarca çocuk kurtuldu...
Sayfa 40Kitabı okudu
İnsanın içinde açılması son derece zor, gizemin perçin çivileriyle lehimlenmiş bir kara kutu vardı.
İnsanın içinde açılması son derece zor, gizemin perçin çivileriyle lehimlenmiş bir kara kutu vardı.
Sayfa 54Kitabı okudu
#seldaileoku
#okudumbitti #kitapyorumu
.
Yaşanacak olaylara karşı mideniz sağlam mı? Eğer değilse o zaman mide koruyucu alın ve öyle okumaya başlayın. Zira infilak etmenizi istemem.
.
Offff ne kitaptı ama...Şu ara çok güzel kitaplar okuyorum ve bir yenisi daha gönlümü fethetti. 
YASARılik Şengülüm bu güzel hediyesi beni fazlasıyla mutlu
Trajik durumlar dışında , bir hayatın evreleri az ya da çok birbirinin aynıdır. Ama önemsiz olması hayatın yaşanmaya değer olmadığı anlamına gelmez.
Sayfa 51Kitabı okudu
Kötü bir dönemden geçen ünlü yazarın evliliğinde de çatlaklar oluşmaya başlamıştır. Yeniden yazı yazmaya başlaması için eşinin ısrarıyla insanlardan oldukça uzak ıssız ormanda bulunan bir kulübeye giderler.
Bir gün ünlü yazar tam yazmaya başlayacakken elektrik gider. Bozuk bir prizi tamir ederken elektrik akımına kapılır.
Kitabın büyüsü bozulmasın diye konuya fazla değinmeyeceğim. Sonrasında öyle ilginç olaylar gerçekleşiyor ki ağzım açık kaldı okurken. Okudukça sizi hayretten hayrete düşürecek enteresan olaylar gelişiyor çünkü. Hatta kitabın bir bölümünde midem ağzıma geldi, istifra etmemek için kendimi zor tuttum.
Kitap kısa ama oldukça etkili bir anlatıma sahip. "220 Volt" biz de 2012 yılında yayımlanmış. Yazık olmuş. Okuyan sayısı çok az - ki bu hak ettiği değeri yansıtmıyor maalesef. Eğer 
Muhammed Tiryaki bu kitabı okumasaydı asla bu harika kitaptan haberim olmayacaktı.
Bir metnin niteliği ve güzelliği en beklenmeyecek yerlerde doğabilirdi.
Sayfa 7
Mete ve Serkan bir süredir birilerini benimle tanıştırma telaşındaydılar. Yine yanlarında biri vardı: yaz gününü bere ile dolaşan biri. Tanıttı Serkan:
''Hıdır, aslen göçmen, 60 volt elektriğe kadar dayanıklı, 220 voltu 5 saniyeden sonra tutamıyor. Her türlü böceği yiyor.''
[...]
''Hıdır benim akrabam, bizim çeteye girmek istiyor. Biz test ettik, üçlü prizi taktık fişe, çıplak elle avuçlayıp 5 saniye tuttu. İki hamamböceği, bir arı yedi. Arı dilini soktu konuşamıyor. Arıyı öldürmeden, diri diri yedi. Daha heyecanlı oluyormuş.'' dedi Serkan.
[...]
''Asıl özelliğini sona sakladım Selçuk. Hıdır köpekten korkmuyor. Hem de hiçbir köpekten!''
Aklın belli bir hududu vardır ve onun arkası ya cinnet, ya da dalâlettir. Ne kadar mükemmel olursa olsun, 220 volt elektrikle çalışmak üzere îmâl edilmiş bir cihazı, 2500 volt elektrikle çalıştırmaya kalkarsanız, o mükemmel âlet derhâl infilâk eder. Nitekim aklın salâhiyetini hudutsuz kabul eden bâzı felsefecilerin, ömürlerini akıl hastahanelerinde veya intihar ederek tamamlamış olmaları da, bu gerçeğin bir başka ifâdesidir.
Sayfa 26
