Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Kitap güzel okunabilir, yazar diğer kitaplarında olduğu gibi akıcı ve sade bir dil kullanmış yazar. Ama kitabı okurken bir kaç hata farkettim bunları böyle yazmak istedim.. 1-) Suat derviş ve ablası ilk defa berline gittiklerinde yazar yaşlarının 20 ve 23 olduğunu söylüyordu oysaki kitabın başlarında Suat derviş 2. Kocasından boşanırlen 20 yaşında olduğunu söylemişti ve bışanmadan çok sonra Berline gitti.. Kitabın sonlarına doğru ise ablası ile arasında 5 yaş olduğunu söylemiş.. 2-) Son eşi öldüğümde 1968 yılı demiş fakat sonra ki sayfalarda eşinin ölümünden sonra ablasıyla birlikte yaşarken dönemin olaylarını anlatırken 1967 yılından bahsediyor.. 3-) Kitabın 67. Bölümünde ablasına hamile olduğuna dair mektup yazıp yolladığınız söylerken 72. Bölümünde ise ablasına cocuk düşürdüğünü söylüyor ablası bana neden haber vermedin diyor.. Ve bunun gibi bir kaç küçük hata var.. Yazarın ayrıca son üç kitabında da aynı dönemin olaylarından sürekli bahsetmesi bıraz sıktı..
Franz Kafka orta tabaka Yahudi bir ailenin çocuğuydu. Ana dili Almanca olan Kafka kitaplarını Çekçe' ye çeviren Milena ile bu vasıta ile tanışmıştı. İlk etapta mektuplar masum ve herhangi bir duygu içermiyordu. Ancak mektup trafiğı artıkça duyguların yoğunluğu da o denli şiddetleniyordu. Ta ki birbirlerine karşı bıçaktan keskin bir sevgi hissedene kadar. Ancak ne var ki 23 yaşinda olan Milena evlidir. Öte yandan 38 yaşindaki Kafka da iki kez aynı kız olmak üzere üç kez nişanlanmıştır.
Kitabın adından da anlaşıldığı gibi kitap Franz Kafka' nın; Milena' ya yazdığı mektuplardan oluşmaktadır. Milena' nın Kafka' ya yazdığı mektuplara ulaşilamadigindan kitabı okumakta yer yer zorlandım. Zira aniden başka bir konuya girizgah yapılıyordu.
Kafka kitabın sonlarına doğru şiddetlenen hastalığından bahsedip Milena' ya bir daha mektup yazmaması için telkinde bulunuyordu. Genç yaşta veremden kansere evrilen hastalığından dolayı hayata gözlerini yuman Franz Kafka ardında muazzam bir edebiyat bırakmıştır şüphesiz. Adeta öldükten sonra yaşamak deyimi burada yerine oturuyor.
Keyifli okumalar...
Kitabı çoğu kişinin beğenmediğini gördüm ama ben aksine güzel buldum.Tek üzüntüm kısa olduğu için tadının çabuk bitmesiydi.Yine büyülü şehir Macondo yerimiz.Albay ve karısı oldukça fakir insanlar ki horoza buğday mı kendilerine yemek mi ikilemini dahi yaşıyorlar.Yönetim dikta her şey yasak.Sıkıyönetim uygulanıyor 23.00 den itibaren sokağa çıkış yasak.Karısı 15 yıldır sinemaya gidememekten bahsediyor.Seçim olacak mı belli dahi değil.Tüm bu olayların ortasında albayımızın aslında karnını doyurmak için iki masum isteği var:Yıllar öncesinden devrime vb.verdiği destek ve emekleri için emekli parasının bağlanması ve şubatın gelmesiyle horozunun dövüşmeye başlaması.Mektup için her cuma 15 yıldır postaya gider aralıksız.Benim en sevdiğim özelliği bu ümidini hiç kaybetmemesi.O kadar şey yaşanmasına rağmen ben ölmeden bağlanacak diyor.Karısının hastalığı ve horozu sat ısrarına uymak istiyor hatta tefeci denebilecek adamla anlaşıyor dahi ama yüreği el vermiyor.En son yine umutlarına sarılır hiç bitip tükenmeyen bu istek gerçekten kayda değer.Karısının son ısrarlarına yanıtı:Elinin körü.Kitap sonu yok gibi duruyor ama yazar bunla mesajını desteklemek istiyor aslında.Umut başı sonu olmayan bitmeyen yegane sermayemizdir.
