416 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Dikkat spoiler içerir. Oldukça güzel bir araştırma eseri daha. Yazar kendi hikayesinden de yola çıkarak Türk medyasında son on yıldaki değişimi anlatıyor okuyucuya. Kendi televizyon çalışması olan 24, NTV günleri ve Abluka olarak yazdığı bir haber çalışması yüzünden ortalığın karışması, 3.5 sene işsiz kalması, sonrasında Uğur Dündar ile beraber Kanal Artı günleri detaylı bir şekilde anlatılıyor. Bu arada Ergenekon, Hakan Fidan'ın ifadeye çağrılması, 3 Temmuz şike operasyonu, AKP-Cemaat kavgası ve 17-25 Aralık operasyonları, Gezi Parkı olayları detaylı bir şekilde anlatılıyor. Yakın dönem siyasetini merak edenlerin mutlaka okuması gereken kitaplardan biri.
Abluka
AblukaMustafa Hoş · Destek Yayınları · 201493 okunma
232 syf.
·
Puan vermedi
"Ülkemizin önde gelen araştırmacı akademisyenlerinden yazar dostum Halit Kakınç, Struma olayı hakkında bugüne kadar karanlıkta kalmış birçok bilgiyi de içeren önemli bir eseri yayımlıyor. Ben, Struma cinayetini bire bir yaşadım. 1941 yılında, 15 Aralık'ta Struma gemisi Sarayburnu açıklarına demir attı. Rıhtıma yanaşmasına izin verilmedi. Gece gündüz polis nezaretinde, 769 insan 72 gün boyunca deniz ortasında hapsedildi ve sonra katledildi. Yazar Halit Kakınç'ın bu eserinin en sonunda, Anadolu Ajansı'nın 24 Şubat 1942 tarihli açıklamasını bulacaksınız. Vatandaşlarına saygısı sıfır olan ceberut ve despot devlet anlayışını yansıtan bu açıklama, aynı zamanda utanç verici bir yalanı da içeriyor: "Geminin tamiri hitam bulduğu halde..." diye başlıyor. Aslında motor arızalı olarak, atölyede kalmıştı. Yani, Struma motorsuzdu. Motorsuz bir gemi, kaderine terk edilen 769 insanı taşıyan bir büyük yüzen tabuttu. Ve devletin Anadolu Ajansı, utanç verici bir şekilde, geminin tamirinin bittiğini iddia ediyor, yalan söylüyordu. Katillerin cinayetlerini örtmeye çalışıyordu. Struma cinayetinin üzerinden 70 yıl geçti. Mensubu olduğum Türk toplumunun eleştirilecek birçok yönü var. Bence bunların başında, eskiden beri süregelen geçmişte kalmış sayısız günahlarıyla yüzleşememek ve huzura erememek var. Bu cesareti ıskalamak... Cesetleri arka arkaya, üst üste yığıp dolap kapılarını kilitlemek... İyi de, cesetler orada kokuşup duruyor. Koku etrafa yayılıyor, havayı zehirliyor. Şu dolapları artık açıp havalandırsak, günahlarımızla yüzleşsek, huzura ermeyi denesek daha iyi olmaz mı?" -İshak Alaton-
Struma
StrumaHalit Kakınç · Destek Yayınları · 2012762 okunma
Geri117
172 öğeden 171 ile 172 arasındakiler gösteriliyor.