SADAKANIN SEVABINI KAT KAT ARTIRAN ŞEYLER
Yedi şey vardır ki, verilen sadakaların sevabını kat kat arttırır:
Birincisi: Sadakayı, kazancın helâl ve temiz olanından vermek. Nitekim Allâhü Teâlâ -meâlen-: “Ey iman edenler! Kazandıklarınızın ve sizin için yerden çıkarmış olduğumuz şeylerin temiz (ve helâl) olanlarından (Allah yolunda) veriniz.” (Bakara Sûresi, âyet 267)
NUREDDIN YILDIZ İLE İLGİLİ SON YAZIDIR.
Nurettin Yıldız’la yapılan bir röportajda şu ifadeler yer alır: “Hz. Ebûbekir bizim hayatımıza ulaşamaz. Gelsin internet çağında bir Ebûbekir Sıddık olsun göreyim onu…” “…elli çarpı Hz. Ebûbekirlik imkânım var benim.” “(sahâbe) erişilmez insanlar değil. Erişilmeyen tek şey Nübüvvet makamıdır, bizler de bu devrin Ebûbekir’i olabiliriz. Sahâbeler
Resûl-i Ekrem bir hadisinde de şöyle bu yurmuştur:
"Bir kimse insanlar duysun diye ibadet ederse, Allah Teâlâ onu kıyamet gününde bütün varlıkların duyacağı şekilde küçük düşürüp rezil eder"
(Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1, 162, 195, 212, 223)
Sayfa 2098 - Cilt 2.Kitabı okuyor
Yüce ve mukaddes kitabımız Kur’ân-ı Kerim’de, şanlı Peygamberimize şöyle emredilir: «De ki, şüphesiz, benim namazım da, ibadetlerim de hayatım da, ölümüm de hiçbir ortağı olmayan Âlemlerin Rabbi (olan) Allah içindir. Ben, böylece emrolundum. Ben, Müslüman olanların ilkiyim. De ki, O her şeyin Rabbi iken, ben Allah’tan başka bir Rab mi arayacak mışım?»
(Bkz. el-En’am Sûresi, âyet 162, 163, 164)
A'raf-203
وَاِذَا لَمْ تَاْتِهِمْ بِاٰيَةٍ قَالُوا لَوْلَا اجْتَبَيْتَهَاۜ قُلْ اِنَّمَٓا اَتَّبِعُ مَا يُوحٰٓى اِلَىَّ مِنْ رَبّٖىۚ هٰذَا بَصَٓائِرُ مِنْ رَبِّكُمْ وَهُدًى وَرَحْمَةٌ لِقَوْمٍ يُؤْمِنُونَ ﴿٢٠٣﴾
*(Ey Muhammed!) Onlara (istedikleri) bir âyet getirmediğin zaman (alay ederek) derler ki: "Onu (da) bir yerlerden derleyip toplasaydın ya." De ki: "Ben ancak Rabbimden bana vahyedilene uymaktayım. Bu (Kur'an âyetleri), Rabbinizden gelen basiretlerdir (Gönül gözlerini aydınlatan nurlardır). İman edecek bir topluluk için bir hidayet kaynağı ve bir rahmettir."*
Kime dilerse hikmeti ona verir; şüphesiz kendisine hikmet verilene büyük bir hayır da verilmiştir. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp-düşünmez.
(Bakara Suresi, 269. ayet)