Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dil ve Üslup Bozkurtlar Diriliyor'un dil ve üslubu Bozkurtların Ölümü'nden farklı değildir. Aynı açıklık ve akıcılık bu romanda da dile hâkimdir. Roman, olay ve hareket ağırlıklı olduğu için tahkiye ve diyalog üslubu öne çıkar; tasvirler son derece azdır. Bozkırın ve kahramanların tasvirleri de genellikle birbirine benzer. Son derece
MEÇHUL ŞEHZADE: DELİ KURT Olay Örgüsü 1403 yılının sonlarıdır. Üstü örtülü bir kağnı gecenin karanlığında ilerlemektedir. Genç bir atlı tedirgin bir şekilde kağnıyı yönetmektedir. Kağnıda Yıldırım Bayazıd'ın oğlu İsa Beğ'in eşi Bala Hatun vardır. Bala Hatun hamiledir. Osmanlı sipahisi Çakır Ağa onu sütanasının evine götürmektedir.
Reklam
Atatürk'ün doğumunun 100. yılında anıtkabire yapılan eklemelere dair..
Yüzüncü yıl etkinlikleri sırasında Anıtkabir'e yapılan eklemelerden bir diğeri de abidenin üzerinde Atatürk'ten daha fazla alıntı eklenmesiydi. İlk olarak şeref holünün soldaki girişine Atatürk'ün 29 Ekim 1938 tarihli orduya hitabesi yazıldı. Atatürk bu söylevden 12 gün sonra öldüğünden, bu onun halka seslendiği en son
Sayfa 155Kitabı okudu
Yine o büyük velinin huzuruna bir gün insanlar toplandığında dediler ki: Ey zaman eri! Yüce Allah buyuruyor ki: "Bana dua edin, size icâbet edeyim!"29 Biz durmadan dua ediyoruz, fakat duamız müstecap olmuyor. Bunun sebebi ne ola? İbrahim Ethem (r.a.) ışık ışık yanan gözlerle onlara nazar ettikten sonra şöyle dedi: Kalpleriniz on şeyden ölmüştür. Allah'ı bildiniz, hakkını ödemediniz. Allah'ın kitabını okudunuz, onunla amel etmediniz. Şeytana düşman olduğunuzu iddia ettiniz, onu kendinize dost ve yâr edindiniz. Allah'ın Resûlü'ne sevgi ve muhabbetinizi iddia etiniz. Onun izi ve sünnetini terk ettiniz. Cenneti sevdiğinizi iddia ettiniz; fakat cennet için amel işlemediniz. Ateşten korktuğunuzu iddia ettiniz, fakat günahlardan sakınmadınız. Ölümün hak olduğuna iddia ettiniz; fakat ona hiçbir hazırlık yapmadınız. Başkasının ayıplarıyla meşgul olup, kendi ayıplarınızı hiç düşünmediniz. Allah'ın verdiği rızkı yer, O'na şükretmezsiniz. Ölülerinizi defneder, ondan ibret almazsınız!
[27. Abdullah el-Muktedî-Billâh] Onun ardından amcasının oğlu Abdullah el-Muktedi-Billah b. Ahmed el-Kaim-Biemrillah'ın emirliği gelir. Salih, takva sahibi ve temiz ahlaklı idi. Onun döneminde Bağdat mamur oldu. Devleti Harzemşah Muhammed b. Melikşah b. Alparslan b. Tuğrul yönetmekteydi. el-Muktedî-Billâh dört yüz kırk sekiz yılında vefat etti. Emîrlik süresi on dokuz yıl bir aydır. [28. el-Müstazhir-Billâh] Ardından oğlu el-Müstazhir-Billâh b. el-Müktedî[-Billâh]'ın emîrliği gelir. Kur'ân hafızıydı. Zulmü hoş görmezdi. Onun döneminde devletin yönetimi Sultan Sencer b. Melikşâh'ın elinde idi. el-Müstazhir-Billâh beş yüz on iki yılında öldü. Emîrliği yirmi dört yıldır. [29. el-Müsterşid-Billâh b. el-Müstazhir-Billâh] Onun ardından oğlu el-Müsterşid-Billâh b. el-Müstazhir-Billah'ın emirliği gelir. Onun döneminde de devletin yönetimi Sultan Sencer'in elindeydi. Anlatıldığına göre bir gün kendisine bir elçi geldi. Birlikte otururlarken [elçinin adamları] ona saldırıp öldürdüler. Sultan Sencer'in muvafakatiyle gerçekleşen bu hadise beş yüz yirmi dokuz yılındadır. Emîrliği on yedi yıl sürmüştür.
Sayfa 172
Ey Rabbim! (Senin tarafından) Kutlanmış, güvenli kılınmış bir yere eriştir beni; çünkü insana,erişmesi gereken yere nasıl erişeceğini en iyi gösteren sensin!" (Müminun 29)
Reklam
Mustafa Kemal Paşa'nın bu yoldaki tahrik ve teşvikleri gün geçtikçe daha arttı ve yaygın bir hal aldı. Nitekim 28 Mayıs'ta komutan, vali ve milli teşekküllere gönderdiği bir yazı ile Türkiye'nin düştüğü kötü durumu açıkladıktan sonra mitingler ve gösteriler tertiplenmesini istemiş, bu suretle onları milli hakların savunulmasına davet etmişti. Bu yazıdan sonradır ki Türkiye'nin her tarafında yapılan mitingler daha da çoğalmış; İtilaf mümessillerine ve İstanbul Hükûmetine gönderilen protestoların sayısı gittikçe artmıştı. Bunun üzerine Harbiye Nezareti, Mustafa Kemal Paşa'dan durumu sormuş; fakat aldığı cevap cidden düşündürücü olmuştu. Çünkü 30 Mayıs tarihli bu cevabında Mustafa Kemal Paşa, "İstanbul'a çekilen telgrafların "tamamen sine-i milletten feveran eden teessüratın birer ma'kesi" olduğunu bildirmiş ve bunun da Müttefikler tarafından "Türk milli onuruna" karşı yapılan sataşmalardan ileri geldiğini bildirmişti. 29 Mayıs'ta kolordulara gönderdiği bir yazıda, yurdun her taraftan istilaya uğrayabileceğini bildiriyor ve bu takdirde çete teşkilatından faydalanılmasını, düzenli kuvvetlerin derli toplu bulundurulması lüzumunu hatırlatıyordu.
Sayfa 227Kitabı okudu
Annem yaşıyor ve yaşlanıyor biliyorum bir gün ölecek Ben yaşıyorum ve her gün annemin bir gün öleceğini düşünüyorum Annemin her gün tansiyonu çıkıyor beli ağrıyor saçları ağarıyor Benim de saçlarım ağarıyor annem gözümün önünde yaşlanıyor Dedim ya en şanssız benim kimse beni ipine takmaz Annem çay getirdi az önce fazla uzaklaşmış olamaz Ne tuhaf anneler çocukları üzüntüden ölürken bile Çocukları üzüntüden ölürken bile çay getirmekten vazgeçmiyor ne tuhaf Siz bir görseniz annemi ne demek istediğimi anlarsınız Annem hepinize çay koyar öleceğine inanamazsınız. 14/05/2017 Öldü.. 29/07/2023
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.