288 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Burçak tan 20 gün sonra doğmuş ve o yılları yaşamış bir ergen ve 35 yaşında bir anne olarak okuyup çok etkilendim kitaptan.Farklıydı
Mavi Saçlı Kız
Mavi Saçlı KızBurçak Çerezcioğlu · Yapı Kredi Yayınları · 201611,9bin okunma
280 syf.
10/10 puan verdi
Allahım bende mi 35 yaşım böyle olacak..
Otuz Beş Yaş
Otuz Beş YaşCahit Sıtkı Tarancı · Can Yayınları · 202011,7bin okunma
Reklam
360 syf.
9/10 puan verdi
Armentrout'un Lux serisi fantastik romanlar arasında en beğendiklerimden birisidir. Kırk yıl düşünsem kalkıp da bir gün baş kahramanları uzaylı olan romanlar okuyacağım aklıma gelmezdi. Ama okudum işte. Yine olsa yine yaparım:)Evet gelelim serimize.Baş kahramanımız haliyle yine sıradan bir insan evladı olan Katy adında bir kız. Annesi ile başka
Obsidiyen
ObsidiyenJennifer L. Armentrout · Dex Yayınevi · 20192,051 okunma
4 yaş: Babam her şeyi biliyor. 5 yaş: Babam çok şeyi biliyor. 6 yaş: Benim babam, senin babandan daha çok şey biliyor. 8 yaş: Babam her şeyi bilmiyor. 10 yaş: Babamın gençliğinde her şey çok farklıymış. 12 yaş: Aslında babam bu konuda hiç bir şey bilmiyor. Çocukluğunu anımsamayacak kadar yaşlı. 14 yaş: Babama kulak asma. O artık çağ dışı! 21 yaş: Babam mı? Aman, Tanrım. O hiç bir işe yaramaz. 25 yaş: Babam bu konuda az da olsa bir şeyler biliyor, ama bu yaşta bir insanın bu konuda bir şeyler bilmesi normal zaten. 30 yaş: Bu konuda babamın bir fikrini alsak iyi olacak. O kadar deneyimli ki. 35 yaş: Babama sormadan hiç bir şey yapmam. 40 yaş: Acaba babam bu konuda nasıl üstesinden gelirdi? Ne kadar akıllı, deneyimli bir insandı. 50 yaş: Babamın yanımda olması ve bu konuda bana akıl vermesi için neler vermezdim. Onun ne kadar akıllı bir insan olduğunu hiç takdir etmemişim. Oysa ondan ne kadar çok şey öğrenebilirdim.
” Bir zamanlar, ayaklarının kırkını da müthiş bir hünerle kullanarak çok güzel danseden bir kırkayak varmış. Ormandaki tüm hayvanlar bu kırkayağın dansını izlemeye gelirler ve her seferinde onun dansedişine hayran kalırlarmış. Ama onun bu dansedişini beğenmeyenler de varmış. Bunlardan biri de kurbağaymış… Ne yapsam da kırkayağın böyle güzel dansetmesini engellesem diye düşünüp duruyormuş. Güzel dansetmiyorsun dese olmazmış. Ben senden daha güzel dansederim dese hiç olmazmış. Düşünmüş, taşınmış, güzel bir plan hazırlamış. Oturup kırkayağa bir mektup yazıp, göndermiş. ” Eşi benzeri olmayan saygıdeğer kırkayak kardeşim ! ” diye başlamış mektuba ” sizin benzersiz danslarınızın naçiz bir hayranıyım. Müsaadenizle sizden şunu öğrenmek istiyorum. Nasıl böyle güzel dansedebiliyorsunuz? Acaba önce 13.sol ayağınızı, sonra da 27. sağ ayağınızı atarak mı dansa başlıyorsunuz? Sonra da 11.sağ ayağınızı kaldırıp, 35.sağ ayağınızı mı indiriyorsunuz? ” İmza naçiz hayranınız kurbağa. Kırkayak mektubu alır almaz nasıl dansettiğini düşünmeye başlamış. Önce hangi ayağını attığını? Ondan sonra hangi ayağını kaldırdığını… ve sonunda kırkayak dansetmeyi bırakmış… Bu bize aklın yaratıcılığı nasıl engelleyebileceğini gösteren güzel bir örnek. Bazen kulaklarımızı tıkamalıyız ve isteklerimizi, hayallerimizi yüceltmeliyiz....
Sayfa 499Kitabı okudu
336 syf.
9/10 puan verdi
Bu kitabı elime aldım tamamen bittiğinde sabah 04:35 di. Bırakamadım.Tamam mükemmel değil diyebilirseniz.Ama yazar gizemi iyi korumuş.Ben beğendim ve okumanızı tavsiye ederim.Sizi şaşırtabilir.:))
Mart Menekşeleri
Mart MenekşeleriSarah Jio · Arkadya Yayınları · 201622,5bin okunma
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.