473 syf.
6/10 puan verdi
Hans ve Cassie bir yıl önce Cassie Hansın karşı komşusu olarak taşındığında tanışmışlardı. Cassie Hansı görünce ondan hoşlanıyor sürekli kapısına gidip tatlı kurabiye götürüyor ama Hans Cassieden uzak duruyor kapıyı açmıyor Cassie de hep kapısının önüne bırakıp gidiyor. Daha sonra Cassie'nin çekici fotoğraflarını içeren bir fotoğraf kitabı yanlışlıkla Han'ın adresine teslim edildi. Hans Cassieden hoşlanıyor ama karanlık işlerle uğraştığı için Cassieden uzak duruyor bu gelen fotoğraflardan sonra Hans dayanamıyor bunları kimin için yaptığını sormak için kapısını çalıyor. İkisi de birbirinden etkilendikleri için konuşma sırasında bir anda öpüşmeye başlıyorlar bundan sonra yakınlaşıyorlar ve Hans artık ondan uzak duramıyor. Kitaba puanım : 6/10
Hans
HansS.J. Tilly · 08 okunma
İsmail Hakkı...
Varlığıyla onur duyduğumuz Profesör Aziz Sancar'ın yakasında Atatürk rozeti vardı, kravatı ise Osmanlı tuğrası motifliydi. Bu sentezi Atatürkçülere laf sokma fırsatı olarak gören bazı dangozlar, "Cehape zihniyeti karşı çıkıyor ama, bak gördünüz mü, insan hem Atatürk'le hem Osmanlı'yla gurur duyabiliyor" dediler. E
Sayfa 500 - Kırmızı Kedi Yayınevi, 2016Kitabı okudu
Reklam
Bu fotoğrafın hikayesini bilir misiniz?
Ali Rıza, nam-ı diğer 'Sarı' Mustafa Kemal'in fotoğrafçısıydı. 1929 yılında, cumhuriyetin ilanının 6. yılında diğer birçok fotoğrafçı gibi orada hazır bulunuyordu. Devlet erkanı çıkarken tüm fotoğrafçılar fotoğraf çekiyordu ve oluşan hengamede biri Sarı'yı itti ve makinesi yere düştü. Fotoğraf çekemedi. Üzüntüsünden ve mahcubiyetten bir kenarda ağlamaya başladı. Mustafa Kemal onu gördü ve ağlamasının sebebini sordu. Sebebi öğrendikten sonra tüm devlet erkanını tekrar içeri davet etti ve tekrar çıktılar. Sarı da deklanşöre bastı. İşte unutulmaz ve çok değerli bu fotoğraf ortaya çıktı. Mustafa Kemal işte böyle bir adamdı. O bu yüzden böylesine büyük. Hilafetin kaldırılışının yıldönümünde bu anıyı paylaşmak istedim. Türkiye Cumhuriyeti şehyler, dervişler ve müritler, meczuplar memleketi olamaz.
_Rüya, gören olmadan da var olabilir. Rüya gören olmadan rüya mevcut olduğunda ise bu özgün gerçeklik gibi gelir. Siz yoksunuz ama kozmik bir akıl var. Brahma var. Bu yüzden bütün alemin Brahma'nın gördüğü bir rüya olduğunu söylerler. Bütün bu dünya bir rüyadır, bir mayadır. Ama bu her şeyin, tümün bir rüyasıdır. Kişisel bir rüya değildir.
112 syf.
9/10 puan verdi
·
23 günde okudu
bismillahirrahmanirrahim
İnceleme amacıyla bu satırlarımı okuyan kişi özrümü beyan ederek Adem Ergül'den bir aktarma ile sizi kovmadan yönlendiriyorum, “Boşa vakit öldürme, yarına kefilin yok...” Zira incelemeden ziyade kendimle yolculuğum sırasında heybemden dökülen kelimeler üzerine ortaya çıkmış homojen bir karışımı andıran bir yazı. Seninle incemelememi yapmadan
Nedamet Dergisi Vefa Sayısı
Nedamet Dergisi Vefa SayısıNedamet Dergisi · 202359 okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
Kalp Muhafızı Uzun uzun yıllar önce.. Bilinmeyen bir diyarda bir krallık varmış. Kral ve kraliçenin özlemle bekledikleri o gün bebekleri doğmak üzereymiş. Tüm saray halkı gibi kral da bebeğin doğmasını dört gözle beklermiş. "Bir kızınız oldu majesteleri," dedi heyecanla. "Prensesimiz doğdu." Kızını kolları arasına alan
Kalp Muhafızı
Kalp MuhafızıBeyza Alkoç · İndigo Kitap · 20231,219 okunma
Reklam
HAYVAN DÜŞMANLARINA ;
Küçücük bir canlısın, tek derdin gelen geçen insanların seni sevmesi, karnını doyurması. Isınmak için, her zaman seni doyuranların olduğu binaya giriyorsun. Sonra karşına bir yaratık çıkıyor, cehennemden kovulmuş bir yaratık, şeytan bile korkuyor kendisinden. Önce asansörde sana basıyor, sıkıştırıyor. Bir şekilde asansörden kaçıyorsun ama o
RİSALE-İ NUR SERENCÂMIM - 7
İlahiyata başladığım zaman hayalimde İslâm dinine Nurlar vesilesi ile hizmet için neler yapabilirim düşüncesi vardı. O yıllarda hem okumaya ve yazmaya da ziyade iștiyakım ile yazılar yazıp çeşitli sitelerin editörlerine atarak yayınlamaya başladım. Ve yazıları yazmak için de oturup "Acaba ne yazsam?" diyerek düşünüp kaleme aldıklarım
KORE’Yİ İSLAMİYETLE TANIŞTIRAN İMAM
1950’li yıllar… Giresunlu bir delikanlı elinde tahta bavulu ile İstanbul’a gelir. Amacı ilim tahsil etmektir. Mahir İz, Celalettin Ökten, Ali Rıza Sağman gibi hocalarla yolu kesişir. Din eğitimi almaya başlar. O dönem hem askere moral vermek, hem de dini vecibeleri yerine getirmek hususunda yardım etmek üzere tugay imamları görev yapmaktadır ve
Küçük uçaklar ne taşıyor?!
"Somalili çocukların organları çalınıyor! Her uçak en az dört 'organ çantası' ile kalkıyor, BM izliyor." Bu korkunç iddia, Türkiye Gazetesi'nde Osman Sağırlı imzasıyla yayınladı. Daha doğrusu bu bir iddiadan ziyade görüntülenmiş bir gözlem.Bu fotoğraflar Somalili mültecilerin yaşadığı BM kampların da şekildi. Havalimanında
711 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.