Akış
Ara
Mesajlar
Bildirimler
Kaydedilenler
Ne Okusam?
Profil
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.17
Komisyon, 6 Haziran 1916 tarihinde harabe halinde bulunan Kurukol'a geldi. Komisyon burada, 1878'de Kars'dan göç eden 70 yaşındaki Kına Mehmed Efendi'yi sorguya çekti. Komşu Mezgeyik köyünde oturan bu ihtiyar, komisyona, düşmanın özellikle Ermeniler'in düşünebilecek her türlü zalimliği yaptıklarını ifade etti. Kardeşi İsmail'in kafatası kurşun ile parçalanmıştı. Kürt Ahmed, süngü ile öldürülmüştü. 15 yaşındaki Esat adlı oğlunun da kılıç ile başı koparılmıştı. Sabit oğlu Merd ve 65 yaşındaki Dursun oğlu Hasan tüfekle şehit edilmişlerdi. Dursun oğlu Hasan'ın karısı İzzet Hatun, sağ kalçasından süngü ile yaralanmıştı.
Sayfa 117 - Azerbaycan Kültür Derneği YayınlarıKitabı okudu
Savaş ve Barış Mustafa Kemal Anlatıyor
''berbat bir kurgu gerçek bir savaş''-hb-6.VIII.1445
sabah.com.tr/yazarlar/babaog...
Büyük savaşlar nasıl çıkar?
Alalım Birinci Dünya Savaşı'nı...
Okuldan aklınızda kalmıştır belki...
28 Haziran 1914'te Saraybosna'nın orta yerinde Avusturya-Macaristan İmparatorluğu veliaht prensi Arşidük Franz Ferdinand suikasta kurban
Çankaya'nın Silahşörü Recep Zühtü Soyak
Recep Zühtü Soyak (1893-1963/1966)(?)
Recep Zühtü Bey, 1893 senesinde Manastır’da (vukuatlı nüfus kayıt örneğinde doğum yeri “Filarit” olarak geçmektedir) doğmuştur. Annesi Fatma Hanım, babası İpeklioğullarından Hasan Basri Efendi’dir. 1911 tarihinde İstanbul Vefa İdadisi’nden diplomasını aldıktan sonra Beylerbeyi İhtiyat Zabiti Mektebi (Yedek
Fırtına kesindi şimdi asıl sorulacak soru, ilk
kurşunu kimin atacağı iken farklı bir şey oldu. 28 Haziran 1914 günü Avusturya Veliahtı Arșidük Ferdinand bir ziyaret esnasında
1908 yılında ilhak ettiği Bosna-Hersek'in kenti Saraybosna'da Gaulile Princip adında bir Sırplı tarafından bir suikast sonucu
öldürüldü ve karşılıklı notalardan sonra arkasına Almanya'nın desteğini alan Avusturya-Macaristan, 28 Temmuz 1914 te Sırbistan'a savaş ilan etti ve aynı gün Belgrad'ı bombalamaya başladı. Gerisi zaman ayarlı tapa gibi geldi. Rusya'nın 31 Temmuz da seferberlik ilan etmesi üzerine, Almanya 1 Ağustos ta Rusya ya, 3 Ağustos'ta Fransa'ya ve 4 Ağustos'ta topraklarından geçiş izni vermeyen Belçika' ya savaş açtı. Bunun üzerine 4 Ağustos'ta İngiltere," Almanya'ya karşı savaş ilan etti. 6 Ağustos tarihinde Avusturya, Rusya'ya savaş ilan etti.
Sayfa 72Kitabı okudu
Okuma Listem
DÜNYA EDEBİYATI 📚
*HOMEROS
İlyada Destanı ✓
Odysseia Destanı ✓
*DANTE ALİGHİERİ
Yeni Dünya✓
İlahi Komedya✓
1940'ta Alman tankları Fransa'daki benzincilere gidip depolarını doldurmalarını emredebiliyordu. Bu tankların Manş Denizi'ne varması yalnızca iki hafta sürdü; bunun neticesinde Fransızlar teslim oldu, İngilizler ise bulundukları yerleri terk ettiler. Tanklarda görev yapan askerlerden bazıları çayırlardaki sütü sağılmamış inekler karşısında o kadar perişandılar ki, hayvanları biraz olsun rahatlatmak için saldırıyı ertelemişlerdi. Ancak tankların bu kadar kolay ilerleyebilmesinin nedenlerinden biri, bir tür hava topu saldırısı ile destekleniyor olmalarıydı. Bombalar hedefleri bulmasa da, deneyimsiz ve isteksiz Fransız piyadelerini sindirmeyi başarmışlardı. İşte Almanya'nın 1940 zaferi bu şekilde gerçekleşti. Saldırı 10 Mayıs günü yapıldı. 22 Haziran'da Fransızlar resmen teslim olmuştu. 1914 yılında bu 6 hafta içinde Fransızlar korkunç hezimetler aldılar ancak daha sonra Marne nehri yakınlarında Almanları durdurup geri saldırdılar ve zafer kazandılar.
Sayfa 146 - Ketebe Yayınları 1. BaskıKitabı okudu
Birinci Dünya Harbi'nde Türk Harbi 5. Cilt Çanakkale Cephesi Harekâtı 1'inci, 2'nci ve 3'üncü Kitapların Özetlenmiş Tarihi (Haziran 1914 - 9 Ocak 1916)Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı - ATESE · Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı Yayınları · 19974 okunma
2 nci Tümen (merkez güney kesiminde):
Bu tümen, 18/19 Mayıs gecesi 4 ncü, 5 nci Alaylarıyla birinci hatta; 6 ncı Alayı ihtiyatta olarak ileriye sokularak, mevzideki diğer tümen birliklerini de ğiştirme sırasında fazla gürültü çıkarır ve karşısındaki ANZAKları uyandırır ve derhal başlayan karşılıklı ateşler yüzünden, baskın etkisi kaybedilir.
Birlikler birbirine karışır. Bu karmaşada, ilk hücum kademeleri, daha bir kaç adım atşımlardı ki, ANZAKlarm çok şiddetli bir ateş baskınıyla aralık arazide âdeta biçilirler. Başka bir deyişle baskına gidilirken baskına uğranılır. Böylece 2 nci Tümen daha işin başındaki hazırlık döneminde başarı şansını yitirir.
ANZAK'ların bu dehşet saçan ateş perdesine çarpan birlikleri coşturup yeniden harekete geçirmek üzere, saat 03.40'da, borazan ve trompet ta kımlarının hücum borularıyla birlikte ileri hatlara kadar sokulan tümen ban dosuna "Vatan Marşı" çaldırılır:
"Annem beni yetiştirdi bu ellere yolladı.
Bu sancağı teslim etti. Allah'a ısmarladı.
Boş oturma çalış dedi hizmet eyle vatana Sütüm sana helâl olmaz saldırmazsan düşmana" dizelerini hep bir ağız dan büyük bir coşku ve heyecan içinde haykıran erler, göklere yükselen Allah!... Allah! seslerinin verdiği moral güç ve inancı içinde coşarak ileri atılırlar, hücum üstüne hücumlarını yinelerler. Ancak aslında morali doruğa çıkararak sonuca gitmeyi amaçlayan bu boru trompet ve bandolu hareket, bütün cephede ANZAKları ayağa kaldırdığından, baskın etkisini ortadan kaldırır.
Sayfa 88Kitabı okudu
Boğaz Muharebesi'nde tarafların birbirine verdiği zayiatları açısından da bir değerlendirmeye gidilirse görülür ki, Türk ve Almanların 97 şehit ve yaralıdan ibaret insan; Türklerin, 6 top, bir tabyadan ibaret zayiatlarına karşılık, Ingiliz ve Fransızların, 800 ölü ve yaralı insanı; batan üç, ağır hasara uğrayan dört savaş gemisi ve bunlar üzerindeki 44 ağır topu; boğazı ce henneme çevirircesine sarf ettikleri sayısız ve hesapsız cephaneyle elde et tikleri sonuç, çok küçük ve cılız kalır.
Sadece gerçeği yansıtan bu düşündürücü sonucu karşılaştırma bile taarruzu sürdürmenin, ne bir şansı ne de bir yararının olduğu söylenebilir.
Sayfa 49Kitabı okudu
A. Türkiye'nin Müttefiklerden İstekleri ve Sonuçları
1.Trakya Sınırı: (Türkiye'nin isteği): Karadeniz kıyısından Meriç Nehri'ne kadar olan Mustafapaşa Köprüsü - Dimetoka - Simelin parçası Türkiye'de kalmalı; Doğu Trakya için 1913 sınırıgeçerli olmalıdır. (Müttefiklerin cevabı): Meriç'in sol yakasında Türkiye'ye toprak verilemez. Karaağaç bölgesi Türklere verilmemelidir.
Sayfa 459 - İnkılap YayınlarıKitabı okudu
31 Mart Vak'ası veya 31 Mart Hadisesi olarak tarihe geçen olay yakın tarihimizin en tartışmalı konularından biridir. (...)
24 Temmuz 1908'den itibaren iktidar, resmen ve hukuken olmasa da, fiilen İttihat Terakki'ye geçmiştir. Her ne kadar doğrudan iktidar olamasa da dolaylı yollardan, çeşitli yönlendirmelerle, iktidarın
Sayfa 76Kitabı okudu
