Nazım Hikmen candır. Mezarına gidip şu mısraları
Seni düşünmek güzel şey, ümitli şey,
Dünyanın en güzel sesinden
En güzel şarkıyı dinlemek gibi birşey...
Fakat artık ümit yetmiyor bana,
Ben artık şarkı dinlemek değil,
Şarkı söylemek istiyorum.
diye fısıldayıp
Onur Akının da o güzel sesinden dinlediğimiz ,
Seviyorum seni
ekmeği tuza banıp yer gibi
Geceleyin ateşler içinde uyanarak
ağzımı dayayıp musluğa su içer gibi
Ağır posta paketini
neyin nesi belirsiz
telaşlı, sevinçli, kuşkulu açar gibi
Seviyorum seni
denizi ilk defa uçakla geçer gibi
İstanbul’da yumuşacık kararırken ortalık
içimde kımıldayan birşeyler gibi
Seviyorum seni
Yaşıyoruz çok şükür der gibi.
şarkısını da bağıra bağıra söyledim ya. Var mı benden mutlusu...
Okumaya doyamadığım şiirlerini hiç okumamışlara aşk olsun.
835 SatırNazım Hikmet Ran · Yapı Kredi Yayınları · 20152,971 okunma
Ben hızımı asırlardan almışım,
Bende her mısra bir yanar dağ hatırlatır.
Ben ne halkın alınterinden on para çalmışım
ne bir şairin cebinden bir satır...
Delikanlım:
İyi bak yıldızlara
onları bir daha belki göremezsin.
Belki bir daha
yıldızların ışığında
kollarını ufuklar gibi açıp geremezsin.
Delikanlım:
Şehir uzakta.
Genç adam ayakta.
Akıyor şehirden geçen nehir
genç adamın ayakları dibinden.
Genç adam
piposunu çıkarıyor cebinden
aranıyor kibriti,
bakıyor akar suya
düşünüyor Herakliti
düşünüyor büyük hakim Herakliti genç adam:
Kim bilir belki böyle bir akşam,
böyle bir akşam
Heraklit alnını
yeşil gözlü zeytinliklere akan
suya eğdi ve dedi:
"-Her şey değişip akmada
bu hal beni hayran bırakmada..-"
...
("Benerci Kendini Niçin Öldürdü?" adlı şiirinden)
Delikanlım:
İyi bak yıldızlara
onları belki bir daha göremezsin.
Belki bir daha
yıldızların ışığında
kollarını ufuklar gibi açıp geremezsin.
...
("Benerci Kendini Niçin Öldürdü?" adlı şiirinden)