Bir erkeğin aşkı çok şaşırtıcıdır. Her zaman öyledir. Nedeni olmadığı gibi bir anlamı da yoktur. Sıradan bir kadına âşık olur ve kayıtsız şartsız kabul eder, o yeryüzünün en eşsiz varlığıdır. Eşsizliği tüm diğer kadınlarla aynıdır. Oysa her kadın başka türlü bir derinlik, başka türlü bir kuyudur. Ve açını iyi ayarlamasını bilirsen her kadın kendi dünyasında çok katmanlıdır. Sırf bir dünya kurabildiği için. Bir dünya kurmayı bildiği için. Belki dünyayı küçük bir avuca sığdırdığı ve o avucu erkeğin ellerine sakince bırakabildiği için.
Muhafazakarlığın çeyrek asırdır devlet yönetme tecrübesi Müslümanlar üzerinde inanılmaz bir tesiri doğurdu. Bu vakte kadar genelde aşağılık psikolojisi üzerinden kamusal alanda varlık mücadelesi veren ve bu mücadelede de İslami referanslarla muhalefette bulunan Müslüman kitle gelinen noktada pragmatizmi hayli içselleştirdi. Bunun sonuçları bana
Şu sahte hesaba doyamayan, birini kapatıp diğerini açan, onyüzbinmilyon tane hesabı olan lakin kitapla ya da medeniyetle herhangi bir alakası olmayan kişilerle ilgili ne yapmayı düşündüğünden bahsetsene biraz 🤔
Aç gözlerini o çığlıklara çocuk
Kayıp analarının gözlerine bak
O gözler ki karanfil kıvrımında nar çokluğu
Sevda denizlerinde oğul ve kız yokluğudur
Her biri bir depremdir yüreklerde
Her biri açlık içinde zulüm tokluğudur
Sen ki bir badem dalısın baharda
Yüzünde solgun bir yeşil akşamı
Dalıyor gözlerin bir çağın artıklarına
Kazılardan yeni