"Bir kötülüğün cezası, onun gibi bir kötülüktür. Lakin her kim kötülük yapanı bağışlarsa, ecri Allah 'a kalır. Şüphesiz Allah Teâlâ zulmedenleri sevmez." [Şûrâ Sûresi, 40]
Sayfa 153 - Türkiye Diyanet Vakfı YayınlarıKitabı okudu
Bir Müslüman namazını, orucunu, zekatını, haccını nasıl dini bir görev olarak tanırsa; sağlığını korumayı, âilesi için harcama yapmayı, insanlara güler yüz göstermeyi de birer dini görev olarak bilir. İnsan öldürmek, alkollü içkiler içmek, kumar oynamak, zina etmek, başka birine zina iftirasında bulunmak, başkasının malına el koymak nasıl birer günah ve haram ise; gıybet etmek, kendisini ilgilendirmeyen konularda konuşmak, sağlığa zarar veren bir şey yemek, mideyi bozmak, edeb ve terbiyeye aykırı tavırlar ile kendisini küçük düşürmek ve nefsini haksız yere alçaltmak da günah ve haramdır.
Sayfa 63 - Türkiye Diyanet Vakfı YayınlarıKitabı okudu
"Bir kimsenin kalbi diliyle, dili de kalbiyle beraber olmadıkça; sözü işine aykırı olmaktan kurtulmadıkça; komşusu kötülüğünden emin olmadıkça mü'min olamaz."
Sayfa 61 - Türkiye Diyanet Vakfı YayınlarıKitabı okudu
Her şeyin bir tövbesi vardır. Yalnız kötü ahlâkı olanın tövbesi yoktur. Çünkü o hiçbir günahtan tövbe etmez ki, ardından daha kötüsünü işlemesin." [Feyzu'l- Kadîr, c.II, s.510]
Sayfa 57 - Türkiye Diyanet Vakfı YayınlarıKitabı okudu
Bir davranışın ahlâkî olup olmadığı hakkında verilen bir hüküm, aynı zamanda o davranışta bulunan insanın karakteri hakkında verilmiş bir hüküm demektir.
Sayfa 5 - Türkiye Diyanet Vakfı YayınlarıKitabı okudu