İnsanoğlu uygarlık yolundaki kanlı ilerleyişine başlamadan önce, ilkelliğin karanlığına giderek daha çok batmaya mahkûmdur.
İnsan eskiden beri metafizik bir kavram olarak mutlak adalete inanır ama anlaşılan o ki evrende adalet diye bir şey yoktur.
Ne fark ederdi ki zaten ? Herkes ölüyordu nasıl olsa; iyisi de kötüsü de, güçlüsü de zayıfı da, hayata dört elle sarılanı da yaşamı aşağılayanı da... Herkes göçüp gidiyordu... Her şey göçüp gidiyordu...
“Ölüm her yerde bulabiliyordu onları: yataklarında, işlerinde, sokakta yürürken…
“İyiler, kötüler,güçlüler, güçsüzler, yaşamı sevenler ve hor görenler…Ölüp gittiler. Her şey yok oldu.”