Adem

Adem
@Adem_yce
405 kütüphaneci puanı
4241 okur puanı
Temmuz 2018 tarihinde katıldı
Doğu toplumlarındaki yaygın düşünce statik bir düşünceydi, yani bir değişmezlik düşüncesiydi, çünkü imtiyazlı sınıflar o güne kadar süregelmiş olan toplumsal durumu değiştirmekte hiç bir fayda görmüyorlardı Doğu toplumlarındaki di- yalektik düşünce idealist bir karakter taşıyordu, çünkü gizli bir manevi gücün dünyayı yönettiğini ileri sürmek, bu sınıfların egemenliğini ve iktidarını destekleyen biricik garantiydi
Sayfa 13
Reklam
"Otuzuna basmış biri için genç denilir hâlâ. Ama böyle biri, kendisinde herhangi bir değişiklik algılamamasına karşın, bu konuda kararsızlığa düşer; kendisini genç diye göstermeye bundan böyle hakkı olmadığını sanır. Bir sabah da uyanır, sonradan unutacağı bir gün uyanır, ve ansızın, üzerinde güneşin hoyrat ışınları, yeni başlayan gün için her türlü silah ve cesareti elinden alınmış, yatakta yatıyor bulur kendini, bir türlü doğrulup kalkamaz. Işıktan korunmak için gözlerini kapayınca gerilere düşmeye başlar ve yaşanmış her an ile birlikte bir baygınliktan içeri doğru sürüklenir. Düşer, boyuna düşer aşağılara, oysa çığlığı sese dönüşemez (çığlık gücü bile alınmıştır elinden, her şey elinden alınmıştır!), ve düşer dipsiz derinlere, derken kendini yitirir, varlığına ilişkin bütün sanılanı dağılıp çözülür, silinip gider. Ama yeniden bilinçli durumuna kavuşup bir titremeyle düşüncelerini toparladı mı, yeniden bir varlık kazanıp çok geçmeden ayağa kalkarak yeni güne başlaması gereken bir kişiye dönüştü mü, yeni ve olağanüstü bir güç keşfeder kendisinde. Anımsama gücüdür bu: Falan ya da filan şeyi anımsayışı, şimdiye kadarki gibi umulmadık anda ya da kendisi öyle istediği için olmaz; bütün geçmiş yıllarını, yüzeysel ya da derinliğine yaşanmış yıllarını, ve bütün yıllar boyu yaşadığı yerleri acı veren bir zorlamanın baskısı altında anımsamaya başlar. Kimdi? Kim olmuştur? Bunu görebilmek üzere anımsama ağını atar, üzerine atar ağı ve kendisini hem av, hem avlayan olarak zaman eşiği, mekân eşiği üzerinden çekip berilere alır."
Ingeborg Bachmann
Ingeborg Bachmann
Adem

Adem

, 2025 okuma hedefini ekledi.
2025 OKUMA HEDEFİ
3/25 kitap - %12 tamamlandı
3 kitap okudu
25 kitap
752 sayfa
0 inceleme
1 alıntı
15 günde 1 kitap okumalı.
Adem tekrar paylaştı.
Necatigil'in dizelerini yarım yamalak anımsayarak: -Siz geniş zamanlar umuyordunuz - Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek - Yılların telaşlarda bu kadar çabuk - Geçeceği aklınıza gelmezdi... Gelmez, gelemez, sabahları kalabalıklara karışıp eriyen, biten, yiten kent küçük insanlarının aklına ne bir sevgi gelir, ne de bir güzellik duygusu... Yalnız koşuşma, kuşku, bir iş bir ekmek, ardında bir dişlinin sürekli dönüşünün çıkardığı insanlık dışı o ses, o uğultu...
Sayfa 28
Saygı, adlara bağlıdır. Anonimlik ve saygı birbirini dışlar. Dijital ortamm teşvik ettiği anonim iletişim, saygıyı kökünden yıkıyor. Anonim iletişim, düşüncesizlik ve patavatsızlık kültürünün yayılmasının da sorumlusudur. Mahrem olanın ortaya saçılmasında ve saygının yok oluşunda anonimlik de eşit derecede sorumluluk sahibidir.
Sayfa 13
21,4bin öğeden 1 ile 6 arasındakiler gösteriliyor.