Ahmet Yavuz

Ahmet Yavuz
@AhmedYavuz
5 okur puanı
Şubat 2021 tarihinde katıldı
Sizin Dininiz Size Benim Dinim Bana!
"Ben sizin taptıklarınıza tapmam. Benim taptığımada sizler tapmazsınız. Ben de sizin taptığınıza tapacak değilim. Benim taptığımada sizler tapmıyorsunuz. Sizin dininiz size, benim dinim banadır." (Kâfirun 2-6)
Reklam
İbadete Dair
İslam, hayatın bütün alanlarına nüfuz eder. Müslüman kimse elindeki bütün imkanları Allah için kullanarak O'nun rızasına ulaşmayı ümit eder. Bedeniyle namaz, oruç, insanlara hizmet gibi ibadetlerle meşgul olurken, zekât ve sadaka vererek malıyla da ihtiyaç sahiplerini gözetir. Ümmetin faydasına olacak hizmetler için teberruda bulunarak 'razı olunmuş kullar" zümresine girmek için gayret eder.
Kulluk ve Takva
"Yapılıp edilenlere ibadet niteliği kazandıran, takva elbisesidir. Bu manada geçen aylarda yerine getirdiğimiz ve İslam'ın beş ana esasından olan oruç ibadeti, takva olmadığında sadece açlık ve susuzluk sayılmaktadır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Nice tövbe eden kimse vardır ki kıyamet günü tövbe ettiğini zannederek gelir. Fakat tövbenin gerektirdiklerini yerine getirmediği için tövbe etmiş değildir.” Hz. Abdullah b. Abbas radıyallahu anhu
DUALAR KABUL OLMUYOR MU?
Hikmet: Dualarında ısrarcı olmakla beraber isteğinin gecikmesi seni ümitsizliğe sevk etmesin. Cenâb-ı Hak dualarının kabulünü vaad etmiştir. Fakat senin kendin için arzu ettiğini değil, O’nun senin için murad ettiğini vaad etmiştir. Yine senin murad ettiğin vakitte değil, Zât-ı Ulûhiyyeti’nin murad ettiği vakit için vaad etmiştir.
Sayfa 28
Reklam
Sonuç olarak, nasıl ki sevdiğin kişinin yanlışları onu senin gözünden düşürmüyorsa, Allah’ın sevdiği kişilere de hiç bir zaman (tevbekâr olmaları şartıyla) günah zarar vermez.
Eğer durmadan günah işliyorsan o zaman her günahın için yeni yeni pişmanlıklar duyup tevbe etmelisin. Ki böylece günahların silinsin. Çünkü Allah’ın kulları üzerindeki lütfu, kulların günahlarından daha geniştir.
Elbisede ki kirler
Büyük velîlerden Yusuf el-Lücâî rahmetullahi aleyh tevbe ile ilgili şunları söylemiştir: “Tevbe herkese farzdır. Kulun günahları yerden ve göklerden daha ağır bassa bile tevbe ile silinir gider. Günahlar elbiseye bulaşmış kirler gibi, tevbe ise kirleri temizleyen su gibidir. Nasıl ki su ile yıkanan bir şeyde necaset kalmıyorsa tevbe edildiği zaman da günahlardan bir eser kalmaz.
“Sohbet” ile “sahabe” kelimeleri aynı kökten gelir. Sahabe efendilerimiz –Allah onlardan razı olsun- büyük bir teslimiyet, muhabbet, edep ve hürmetle Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin saadetli huzurunda bulundular. Sanki başlarında bir kuş varmış da, kıpırdayınca uçacakmışçasına pür dikkat O’nu dinlediler. Akıl, kalp, ruh ve diğer bütün lâtifeleri O’ndan akseden feyz ve muhabbet nurlarıyla yıkandı. Kalpleri Allah’a döndü. Mübarek vücutları, basiretleri ve lâtifeleri katılıktan kurtulup inceldi, letâfet kazandı. Cenneti cehennemi görüyormuş gibi bir hale yükseldiler. Neredeyse meleklerle musafaha edecek duruma geldiler. (Müslim, Tevbe 12) 
Reklam
Kur’an-ı Kerim, ilkinden son ayetine kadar, zâhirimizle ve bâtınımızla O’na çağırır. Kutlu Elçisi sallallahu aleyhi vesellemin bütün sözleri, işleri O’na çağrıdır. Sahabi efendilerimiz başta olmak üzere bütün velîler, sâlihler, âlimler ve ârifler de zâhirimizi ve bâtınımızı o odağa yöneltmeye, orada tutmaya çağırıyorlar.