Her kitabı okumam. Eleştirmen değilim. Burada paylaştıklarım kitaplardan bende kalanlardır. Bilirim, kitapların her okuyucuda bıraktıkları farklıdır. Çünkü her insan biriciktir. Değişiktir. Kıymeti de buradan kaynaklanır.
Edebiyat Öğretmeni, Karavan Çocuk'ta Editör.
Marmara Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Türk Dili Ve Edebiyatı
Cahit Sıtkı ölümü, "Uyudun, uyanamadın." olarak tarif ediyor. Bir de kitap ismi hatırlıyorum: "Bugün de ölmedim anne." Ben de diyorum: "Bugün de uyandırıldık, çok şükür."
Hazreti Aişe (ra) bir gün bir dinar parayı güzel kokularla yıkayıp onu temizledi. Sonra da onu sadaka olarak verdi. Sordular: "Ey annemiz, parayı neden yıkayıp ona güzel kokular sürdünüz?" "Rabbime temiz ve güzel gitsin diye!" dedi.
Sordular Ahmet Mekkî Efendi’ye: “En büyük günah nedir efendim?” “İnsanların kalbini kırmaktır.” dedi. Yine sordular: “Hiç kimsenin mi kalbini kırmayacağız efendim?” “Evet öyle, hiç kimsenin kalbini kırmayacaksınız. Hatta kâfirin bile, çünkü haramdır.”
"Şu üç kişiden kendini sakınmalısın” dedi İbni Hazm. “Aptaldan sakınmalısın; çünkü faydalı olayım derken sana zarar verir. Kararsızdan sakınmalısın; hani dostsun ya, güvendiğin bir anda seni ortada bırakır. Yalancıdan sakınmalısın; aklından geçmeyecek şekilde, aklından geçirmediğin bir anda aleyhinde bulunur ve sana kıyar."
Yahya bin Muaz diyor ki: “Hasmının anlayışlı olması kişinin şansındandır. Benim hasmımın hiç mi hiç anlayışı yok.” “Senin hasmın kimdir ki?” dediler. “Nefsim.” dedi. “Ona kalsa, dünyada tadacağı geçici zevkleri, ilerde elde edeceği sonsuz cennet nimetlerine tercih edecek.”
İnsanların en aldanmışını sordular İbnü'l Cevzî'ye. "Allah'ın nefret ettiği şeyleri yapıp, sonra da Allah'tan, kendisine sevdiği şeyleri vermesini isteyendir." dedi.
Başörtüsü, kullukla anlaşılması gereken bir kabul; kulluğun bütünlüğünü gösteren bir 'kısım.' Başını açanların bir yanlıştan döner gibi 'kendi olma cesaretinden' bahsetmesi, tebrik alması hayli trajik.
Münire Daniş