"Sabahı beklemeyiniz dostum, geceden yola çıkınız. Olur ki uyuyakalırsınız. Sırtınızdaki çıkında ebedi gayenin dürülmüş azıkları varsa ne mutlu size. Gece serindir, yapraklardan süzülen yel gözlerinizdeki yaşları kuruturken ruhunuzda kâinatın derin sessizliğini taşıyarak sabaha doğru yürüyüp fecri başlatınız.
Cemiyetin vahşi, zehirli bitkilerle dolu, her dalında uğursuz baykuşların mânasız telkinler yaptığı sık ağaçlı ormanlarında çetin yolculukların başlangıcı için sabahı beklemeyiniz."
İlk defa bir Mustafa Kutlu eseri okudum.Başlarda olaylar arası geçiş hızlı geliyor süreç içerisinde alışıyorsunuz.Zamanında ortak davaları varken bambaşka hayatlara savruluşları anlatan bu eser okurken insana bir yandan kendi iç hesaplaşmasının sorularını da veriyor.Bazı cümleler insana hakikati hatırlatırken ruhunu sarsıyor.Arada bir durup düşünülerek,insanın kendisini gözden geçirerek okuması gereken bir eser olduğunu düşünüyorum.Mutlaka okunmalı...