Başak Otsukarcı

Başak Otsukarcı
@Basakchan
Bir ağaç gibi tek ve hür, bir orman gibi kardeşçesine..
Ar-Ge Uzmanı
Yüksek Lisans
İstanbul
İstanbul
310 okur puanı
Haziran 2016 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
"Bir kimse normalde kendisine aşina bir ismi unutuyor ya da kendini ne kadar zorlarsa zorlasın ancak güç bela belleğinde tutabiliyorsa, bizim için akla yakın varsayım, ismin sahibine karşı o kişinin bir antipati duyduğu, dolayısıyla söz konusu kişiyi hatırına getirmekten hoşlanmadığıdır. Yanılgının gerçekleştiği zaman ilgili kişinin içinde bulunduğu ruhsal duruma ilişkin bilgileri de buna eklemek gerekiyor."
Sayfa 64 - Say YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Reklam
"Normalde hatasız konuşan birinin dilinin sürçmesi şu koşullarda gerçekleşebilir: 1-Biraz keyifsiz ve yorgunsa, 2-Heyecanlıysa, 3-Aklı fazlasıyla başka konularda ise."
"Ne var ki, bunları işitme olanağı yoktur. Psikanalitik tedaviyi oluşturan konuşmalar dinleyicilere kapalıdır, başkaları önünde gerçekleştirilemezler. Psikiyatri derslerinde elbet nevrastenili ya da isterili hastalar da öğrenciler karşısına çıkarılabilit. Ancak, böyle bir hasta şikayetlerinden ve hastalığının belirtilerinden (semptomlarından) söz edecek, ama başkaca hiçbir şeyden bahsetmeyecektir. Analizin gereksindiği bilgileri ancak hekime özel bir duygusal bağla bağlı olması durumunda açığa vuracaktır; çevresinde olaya tanıklık edecek ilgisiz tek bir kişi bile görmesi durumunda susup ağzını açmayacaktır. Çünkü dile getirecekleri, ruhsal yaşamının mahremiyetini son derece yakından ilgilendirecek şeyler olacak, bunların içinde sosyal bakımdan bağımsız bir kişi olarak başkalarından gizlenmesi gerektiğine inandığı, ayrıca tutarlı bir kişilik olarak kendi kendisine bile itiraftan kaçındığı her şey yer alacaktır."
Sayfa 15 - Say YayınlarıKitabı yarım bıraktı

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Şia, halifenin Hz. Ali neslinden olmasını şart koşup bunun dışındakileri gayri meşru saymış, Hariciler ise halife için dini erdemlerin tamamını içeren takvadan başka hiçbir şart ileri sürmemiştir."
Sayfa 361 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Kur'an Yahudilere Musa'ya verilen Tevrat'ı, Hristiyanlara da İsa'ya verilen İncil'i uygulamalarını emretmekte, aksi takdirde hiçbir temele dayanmadıklarını ifade etmektedir. Hz. İbrahim'i kendilerinden sayan ve gerçek dinin kendi dinleri olduğunu ileri süren kitap ehline İbrahim'in Yahudi ve Hristiyan olmadığını, onun hanif olduğunu, dolayısıyla Yahudilik ve Hristiyanlığın zamanla İbrahimi özden uzaklaştırıldığını belirtmektedir."
Sayfa 318 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Yahudilikte aşırı teşbihler Tanrı'nın antropomorfik tasvirine, Hristiyanlıkta aşırı sevgi beşer olan İsa'nın ilahlaştırılmasına, dolayısıyla tevhitten teslise düşürülmesine yol açmıştır. İslam ise bu noktada tevhit anlayışında zamanla oluşan bulanıklığı gidermiş, Yahudi ve Hristiyanlara tevhitte birleşme çağrısında bulunmuştur."
Sayfa 315 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Sözlükte kurtulşa ermek, boyun eğmek, teslim olmak, teslim etmek, vermek; barış yapmak ..."
Sayfa 308 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
Sabiilik
"Güney Mezapotamya'da yaşayan ve ışık-karanlık düalizmine dayalı gnostik inançlarıyla tanınan topluluğun bağlı olduğu din."
Sayfa 299 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Günümüzde Hristiyan nüfusunun yaklaşık %50'si Katolik, %30'u Protestan, %17'si Ortodoks, %3'ü de diğer gruplardan oluşmaktadır."
Sayfa 284 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Kilise içerisinde en az 2. yüzyıldan başlayarak piskoposluk, rahiplik ve diyakosluk şeklinde üç temel din adamı hiyerarşisi oluşmuştur."
Sayfa 279 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Hz. İsa'nın öldükten sonra yeniden dirilmesini yad etmek üzere kurumlaştırılan kutsal bir gün veya bayramın adı olan Paskalya ... Yumurtanın kabuğunun kırılışı mezardan çıkan İsa'yı sembolize ederek yeni bir hayata başlayışı ima eder."
Sayfa 277 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Vaftiz geleneğinin Hristiyanlık öncesi Yahudilikte de yaygın olduğu bilinmektedir."
Sayfa 271 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Hristiyanlar Milano Fermanı'yla (313) açıkça ibadet etme imkanına kavuşunca çok sayıda bağımsız kilise binası inşa etmeye başladılar. Mimari bir unsur olarak kilise putperest Roma bazilikasından esinlenerek yapılmış, Batı Kilisesi uzun bazilika tipine sadık kalırken Doğu Kilisesi merkezi plana önem vererek kubbeli bazilika tipini kullanmıştır. Kilise mimarisi zamanla zemin planı açısından bazilika tipini koruduysa da gerek iç, gerekse dış planında büyük değişikliklere uğramıştır."
Sayfa 269 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Protestanlık haraketi özellikle Kuzey ve Orta Avrupa ülkelerinde hızla yayıldı. Katolik Kilisesi'nce tehlikeli görülen bu durum, 1618-1648 yıllarında vuku bulan Otuz Yıl Savaşları'nın patlak vermesine yol açtı. Bu savaşlar sonunda Katolik Kilisesi kaybettiği bazı toprakları geri aldı. 1648'de Vestfalya'da imzalana anlaşma ile sona eren bu savaşların ardından bugünkü Avrupa coğrafyasının da temeli atılmış oldu."
Sayfa 234 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Haçlı Seferleri sırasında erkek gücünün büyük zaiyat vermesi, tarıma dayalı Avrupa ekonomisinde makineye dayanan yeni bir güce geçişe de vesile olmuştur. Makinenin insanın yerini alması yarı köleci feodal toplumun da bitişi anlamına geliyordu."
Sayfa 230 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
Resim