BAŞBİLEN KÜTÜPHANESİ

437 syf.
·
Puan vermedi
·
56 günde okudu
"Kemal Tahir'in, Mütareke dönemi aydınlarını anlattığı "Esir Şehir" üçlemesinin ilk kitabı olan Esir Şehrin İnsanları'nda Birinci Dünya Savaşı sırasında İstanbul'daki sivil aydınların durumu ele alınır. İmparatorluk ordularının yenilgiyi kabullenip silahlarını teslim ettikleri dönemde aydınlar en umutsuz koşullar altında savaşı üstleneceklerdir." "Büyük güçtür, eski başbuğların yerine yeni başbuğları koyabilmek... Yeni başbuğlardan emir almak, bunları hiç duraklamadan uygulamak... Emri kimin verdiğine değil, emrin ne dediğine bakmaktan gelir bu olgunluk... Bir milletin yaşamak gücü bence bu özelliktir. Ancak böyle özelliği olan toplumlar, en ölü sanıldıkları sıralarda kalkıp dikilirler." Aslına bakarsanız bu savaşta yenilen Türk milleti değil, Türk devletidir. "İçinde yaşadığımız devirde gebe bir kadını mahvetmek pahasına kurtulmak belki de önemli bir mesele sayılmaz. Lakin dünyanın bütün namuslu insanlarıyla bir anda ilişiğimi kesivermek... Beni anlıyorsunuz değil mi efendim? Bakın, işte bu hiç olmaz!"
Esir Şehrin İnsanları
Esir Şehrin İnsanlarıKemal Tahir · İthaki Yayınları · 20195 okunma
Reklam
264 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
II. Dünya Savaşı ve bu süreçte bir başına yaşam mücadelesi veren 6 yaşında isimsiz bir Boyalı Kuş... Bir savaşın kötülerinin, yöneticiler ve askerlerden ibaret olmadığını, kötülüğün, ırkçılığın ve vicdansızlığın cehaletin(!) içinde nasıl yer edindiğini gösteren etkileyici bir eser. "Artık kafesini içinde taşıyordu. Beynini zincire vurmuş ve kaslarını kendi iradesiyle felç etmişti. Onu uyuşuk kaderine razı hemcinslerinden ayıran özgür ruhu kuru bir yonca yaprağından rüzgarla yayılan hoş bir koku gibi savrulup gitti uzaklara." "Böylesine sefil ve zalim bir dünya onun hakimi olmak için gösterilen bunca çabaya değer miydi?" "Masum ve günahsız birine eziyet çektirmek yerine onun içine nefret tohumları ekmek çok daha önemliydi. Hele koca bir toplumun içini kin ve nefretle doldurmaktan daha büyük başarı yoktu." "Devasa fırınlardan çıkan dumanların göklere yükselerek Tanrı'nın ayakları altında tertemiz yumuşacık bir halı serdiğini söylüyordu köylüler. Oğlunun öldürülmesinin bedeli olarak bu kadar çok Yahudi'nin kurban edilmesi gerekir miydi acaba, diye merak ediyordum."
Boyalı Kuş
Boyalı KuşJerzy Kosinski · E Yayınları · 20184,645 okunma
520 syf.
·
Puan vermedi
·
28 günde okudu
Masumiyet Müzesi, uzun süredir kitaplığımda olup da elimin bir türlü gitmediği kitaplardandı. Son zamanlarda, okuduğum kitaplara uzun yorumlardan ziyade bir iki cümlelik açıklamalar ile yetiniyordum ancak bu romanın daha fazlasını hak ettiği kesin. Romanda Kemal adlı karakterin, kimine göre etkileyici kimine göre ise saplantılı aşkını okuyoruz. Bu açıdan bakıldığında pek çok okur gibi ben de gereksiz uzatıldığını düşünüyorum. Sayfalarca süren birbirini tekrarlayan haller ve duygular... Ancak bana göre romanı iki bölümde değerlendirmemiz gerekiyor. Yaklaşık ilk 200 sayfada, Kemal'in kendi çelişkileri eşliğinde yaşadığı büyük aşkı ile sonraki 300 sayfada, bu aşkına bir şekilde konu olmuş dönemin akıllarda yer eden objeleri... Neredeyse her bölümde farklı bir eşya ile karşılaşacak, onlara ilişkin detaylı bilgilerin yanında insanda uyandırdığı farklı duygular ve yaşanmışlıklara dalacaksınız. Müthiş gözlem ve tespitler ile doyumsuz bir okuma keyfi... !!! BURADAN SONRA SPOİLER İÇERİR!!! Sonlara doğru Orhan PAMUK'un romana dahil olarak Masumiyet Müzesi'nin açılış sürecine katılması ayri bir tattı... Sonsöz ise benim için tam bir zirve noktaydı. Yıllar sonra tekrar okuyacaklarım listesine +1 kitap daha :)
Masumiyet Müzesi
Masumiyet MüzesiOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202217 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
464 syf.
·
Puan vermedi
·
15 günde okudu
Haksızlık ve zulümlere ne kadar ses çıkarabiliyoruz? Yoksa adalet ve hak arayışı, sadece haksızlık kapımızı çaldığı zaman mı gün yüzüne çıkıyor? Bir Mevlevi şeyhinin; hak, adalet, inanç, ahlak, dostluk ve akrabalık gibi kavramlar hususunda verdiği içsel mücadelesine tanık olacağınız bir eser DERVİŞ VE ÖLÜM. "Mesa Selimoviç, Derviş ve Ölüm'de mutlak dini doğrular üzerine kurulu dünyasında yaşayan Mevlevi Şeyhi Ahmed Nureddin'in erkek kardeşinin suçsuz yere tutuklanıp idam edilmesinden sonra düştüğü derin karmaşayı resmediyor. Suç, ceza, adalet, din ve otorite kavramları çerçevesinde insanın ruh dünyasındaki çelişkileri, gelgitleri incelikle işliyor.” Üzerine fazlasıyla düşünüp kafa yoracağınız olaylar ve cümleler ile uzun soluklu bir okuma sizleri bekliyor. Ne oldu bize böyle? Kahramanlıklarımız neye dönüştü? Yapmacık bir gücün, yüksekçe bir sesin, olmayan bir suçun karşısında pısırıklaşmaya mı dönüştü kahramanlığımız? ... Yazıklar olsun, çok kötü şeyler olmuş bize, küçülmüş, küçüldüğümüzün farkına varmamışız. İyilik, sevgiye benzer. Onu yaparken gizlemeli ki bizde kalsın. Bizler ancak, ölümün yaklaştığını sezip, günah ve sevap yazan omuzlarımızdaki melekleri hatırlayınca hesapları düzeltmeye başlarız. Din adamı olarak verdiğimiz öğütlerin hiç mi faydası dokunmuyor? Durmadan tekrarladığımız Allah'ın kelamı mı dilsiz, yoksa insanların kulağı mı buna sağır? Düşünen değil, eyleme geçen insandır.
Derviş ve Ölüm
Derviş ve ÖlümMeşa Selimoviç · Timaş Yayınları · 20141,752 okunma
312 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Theogonia ile İşler ve Günler... Yunan mitolojisinin temel eserlerinden sayılıyorlar. Ve Homeros'tan sonra Yunan İlk Çağı'nın en büyük ozanı sayılıyor Hesiodos. Theogonia eserinde; tanrıların doğuşu, ikili ilişkileri, mücadeleleri dile getirilirken, İşler ve Günler eserinde; Hesiodos kardeşi Perses'e insanlık, adalet, aile, yaşam düzeni üzerine öğütler veriyor. MÖ 8. yüzyılda bu denli yerinde tespitlerle karşılaşmak gerçekten etkileyici. Kitabın sonunda yer alan Azra ERHAT'ın inceleme kısmı ise, ayrı bir kitap tadında. Bir nevi Yunan mitolojinin kökenine inen bir yolculuk. -Ne yazık ki bütün halk çeker cezasını Kötü karar veren yolsuz kralların. Bunları görün de doğru yargılayın, ey krallar, Siz ki hep rüşvet yer, haksızlık edersiniz. Başkasına haksızlık etmek kendine kötülük etmektir. Kötü düşünce düşüneni yakar herkesten önce. Her şeyi bilen Zeus'un her şeyi gören gözü Bunu da görür... -Kendini tutan dil bir hazinedir insan için, Ölçülü dil ise dillerin en değerlisidir. -Aşağılığa kolay düşülür, dümdüzdür yolu. Hemen varılır ona, kapı komşumuzdur, Oysa üstünlükle aramıza alın terini koymuş tanrılar, Uzundur, sarptır onun yolu, Zor çıkılır tepesine, ama bir de çıktın mı, Ne kadar zor da olsa, kolaylaşır her şey.
Theogonia - İşler ve Günler
Theogonia - İşler ve GünlerHesiodos · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20161,439 okunma
Reklam
Reklam
202 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.