Zweig Olağanüstü Bir Gece kitabında; 'kendime bile açıklayamadığım şeyleri, başkaları için anlaşılabilir kılmak gibi bir niyetim yoktu.' diyor. Tam olarak bu noktadayım. Anlaşılma kaygım yok, isteyen istediğini düşünebilir!
''Hem zaten anılar ne işe yarar ki?
Yaşanmış şeylerin artık bittiğini, bir daha yaşanmayacağını, zamanın bir yerinde ulaşılmaz parçasında kaldığını anlamaya mı?''
''...eğer bu inanılmaz gibi görünen rastlantı gerçekleştiyse, biz olmayacak bir aşkı yaşadıysak, bir araya geldiysek, bunca zaman hep ertelemelerle birbirimizden uzak olsak bile o duygu hiç eksilmediyse bunun herhalde bir anlamı vardır. Herhalde bu böyle gelip geçici bir şey olamaz...''