B A

402 syf.
1/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Sade, çok tartışmalı bir isim olduğu için epeydir merakımı cezbediyordu, kitabı aldım ancak çok uzun süre boyunca kitaplıkta bekledi, okumaya cesaret edemedim. Bir senenin sonunda okumaya karar verdim fakat benim için yalnızca 3 günlük bir kayıp oldu. Rahatsızlık uyandıracağından emindim ancak bu denli iğrenç bir şey okuyacağımı tahmin etmiyordum. Hiçbir kitabı yarım bırakmam, zorlansam da, sıkılsam da okurum. Kitabı yalnızca bunun için okudum. Baştan sona her sayfasını okumadığım ilk kitap oldu, atlayarak okudum. Yeraltı edebiyatı sık olmasa da okuduğum bir tür fakat bu çok başka bir şey, buna edebiyat diyemiyorum. Edebiyatın keskin çerçevelerinin olmasını doğru bulmuyorum, edebi bir metinde cinsellik görmekten de rahatsızlık duymuyorum ancak burada yazarın bir konuya parmak basmak için yazdığı, hayatın bir parçası olması dolayısıyla kitapta yer bulmuş olması gibi sebepler ararım, kişinin sapkın zihninin ürünü olarak yazılıp ciltlenmiş bir şeye edebiyat demem. Sade’ın herhangi başka bir kitabını okumadım, kendisi hakkında derinlemesine bir araştırma yapmışlığım da yok dolayısıyla onun adına doğrudan bir yorum yapmam doğru olmayacaktır fakat yine de hiçbir edebi kaygı güdülmeksizin, ahlaksızca yazılmış bir kitap olduğunu düşünüyorum. Kitabın içeriğiyle ilgili anlatabileceğim hiçbir şey yok, tavsiye etmiyorum da diyemem, benim gibi merak edip kimdir bu Sade diyenler varsa okuyup kendileri görebilir. Ben kitabın bu denli mide bulandırıcı olduğunu bilsem okumazdım.
Sodom’un 120 Günü
Sodom’un 120 GünüMarquis de Sade · İthaki Yayınları · 2022495 okunma