Neyimsin, neyinim, bir uç vermeden
Yabancı yabancı giriyorsun
Sende görünür olandan
Görünmezin umudunu aldım
Sanki iklimini odama taşıdım
Yanıldım mı, yetişir mi sandım
Bir çekirdekten bir asma
Özellikle şunu unutmayın: İnsanın kendisi, bir ülkü uğrunda ıstırap çekmez ve ölmezse korkun, çünkü bu tek nitelik, insanın temelidir ve bu tek nitelik, insanı evrendeki bütün öteki şeylerden ayırır.
Ama nasıl başlarsın... Yalnız bir bebek başlayabilir. Sana bana gelince... Biz geçmişte kaldık. Bir öfke, binlerce düş; bütün bunlar biziz... Bu toprak, bu kızıl toprak biziz; sel yılları, toz yılları, kuraklık yılları, hepsi de bizleriz. Biz yeniden başlayamayız. Eskiciye dertlerimizi, ahlarımızı sattık. Hepsini satın aldı, ama daha içimizde duruyor; toprak sahipleri bizi kovdukları zaman, bu kovulan insanlar bizdik. Traktör evi yıkmadı, bizi yıktı... Yaşadığımız süre yıkık kalacağız.
Adını koyabildiğin hiçbir duyguyu yardıma çağıramazsın. İçin karmakarışıktır; her şey, birbirinin içindedir. Bütün zannettiklerinin yanlışını yaşarsın.
"12. VI. 944" diye tarih atmışsınız. Belli ki, bu yetmemiş size daha küçük harfler ve sıkıştırılmış bir yazıyla üst kenarına "Hayat seninle başlar, seninle biter" diye ekleme gereği duymuşsunuz. Kimsenin hayatının kimseyle bitmediği zamanlara geldik Cavidan Hanım. Tabii, sizin hayatınızda öyle bitmedi. Ama hangi kalbin yemini bütün zamanlara yetiyor ki?