Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ruken Ekinci

572 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Kitabın kolay okunan bir hikayesi ve anlatımı yoktu. Uzun uzun betimlemelerle Victor Hugo adeta resmetmişti olayları, kişileri ve bilhassa yapıları. Bu sebeple yorucu bir okumaydı. Ama kısa bir süre içerisinde bitirme zorunluluğum olmasaydı büyük ihtimalle “yorucu” yorumunu yapmazdım, anlatımın tadına daha çok varmaya, keyfini çıkarmaya çalışırdım diye düşünüyorum. Böyle söyleyince benim için kötü bir okuma olduğu anlaşılmasın, kitabın muhtevasını, hikayesini, yazarın anlatım yeteneğini, eserin başlı başına bir sanat eseri ağırlığı taşımasını, karakterlerin özenle seçilmesini çok sevdim. Her okuyanda Notre Dame’a gitme, Paris sokaklarında gezme isteği uyandıracak bir kitaptı. Kurguda beni şaşırtan olayların olmadığını da eklemek istiyorum. Birkaç önemli olayı, hikayenin henüz başlarındayken tahmin etmiştim, ama bu durum merakımı düşürmedi. Zaten günde 100 sayfadan fazla olacak bir şekilde okuduğum için merak unsuru bende hep canlıydı. Kurgu ve karakterler dışında beni etkileyen daha önemli şey ise kitabın buram buram sanat kokmasıydı. Sanat, edebiyat ve toplumsal yapı üzerine çok güzel bir bölümün yer almasıydı. Yani yer yer sıkıcı olan anlatımın içinde tadından yenmez bölümlerin oluşu, okuyucunun eserden kopmamasını sağlamış. Açıkçası 300’lere sabırlı bir okuma ile biraz sıkılarak geldim ama son 250 sayfayı çok keyifle okudum. Önerir miyim, elbette, ama ilk 300 sayfa uyarısını yaparım =) Genel olarak sevdiğim, kalabalık bir okuma grubuyla okuduğuma mutlu olduğum bir kitap oldu. youtube.com/watch?v=Yas6pea...
Notre Dame'ın Kamburu
Notre Dame'ın KamburuVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202232,5bin okunma
Reklam
186 syf.
8/10 puan verdi
·
26 saatte okudu
Kitap Ağacı Kocaeli olarak nisan ayı kitabımızdı, Tanrısız Gençlik. Kitabin daha çok isminden ve kapağından haberdardım, hakkında yapılan yorumları okumamıştım. Ama Jaguar Kitap'tan çıkmış olması zaten benim için iyi bir referanstı :) . Kitabı bir gecede okudum. Fazlasıyla akıcı, sizin içine alacak bir hikayesi olan bir kitap. Daha önce bu dönem üzerine (Nazi dönemi) çok fazla hikaye okumuş senaryo izlemişizdir, ama bu hikayenin oldukça özgün bir yani vardı. Kurgu ve ilerleyiş hakkında bir şey söylemek istemiyorum, elinize aldığınız gibi bitirebileceğiniz bir kitap. Nazi dönemi üzerine farklı bir kurgu okumak isterseniz tavsiye ederim ve özellikle öğretmen arkadaşlarımızın gelineceğini düşündüğüm bir kitap . . Dilimize böyle güzel kitaplar kazandırdığı için teşekkürler Jaguar Kitap,
Tanrısız Gençlik
Tanrısız GençlikÖdön Von Horvath · Jaguar Kitap · 20163,042 okunma
432 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Ruken Ekinci
Ruken Ekinci
Çok akıcı ve anlaşılır bir dildi. Bunda çevirmenin etkisi vardı elbet. Piyasada başka çevirileri mevcut mu bakmadım ama herkese tavsiye edeceğim Ergin Altay çevirisini. Kitaba gelirsek, siyasi bir kitaptı, bir dönem kitabıydı. Sadece Rusya’da yaşanan bir dönem değil, ülkemiz de dahil olmak üzere bir çok ülkede işçi ve emekçi
Ana
AnaMaksim Gorki · Can Yayınları · 201928,5bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
272 syf.
10/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Dorian Gray'in Portresi
İg:
Ruken Ekinci
Ruken Ekinci
instagram.com/cizikyapraklar Youtube: youtube.com/watch?v=pMKFlG3... Kitabın yıllar önce NTV yayınlarından çıkan çizgi roman versiyonunu okumuştum ve çok hoşuma gittiği için hemen ardından filmini izlemiştim. O zamanlardan beri çok özgün bulduğum ve sevdiğim bir eserdi, Dorian Gray’in
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202372,5bin okunma
320 syf.
3/10 puan verdi
İnstagram: cizikyapraklar Youtube: youtube.com/channel/UCZrDE1... Yılın son aylarında birçok kez karşıma çıkan bir kitap oldu, Frankenstein Bağdat’ta. Daha sonra Fransa Büyük Fantastik Ödülü’nü aldığını ve Uluslar arası Man Booker Ödülü’nün finalistleri arasına girdiğini öğrenince iyice merak etmeye
Frankenstein Bağdat'ta
Frankenstein Bağdat'taAhmed Saadavi · Timaş Yayınları · 2018146 okunma
Reklam
160 syf.
9/10 puan verdi
İnstagram: cizikyapraklar Kitabı ilk defa 2016’da okumuştum. Karakteri, hikayeyi, dilini, anlatımını çok sevmiştim. Etkisinden uzun bir süre çıkamamıştım. Kitabı tekrar elime almam Klasikler Kulübü vesilesiyle oldu :) 2016'da Yotube kanalımda bir de inceleme videosu çekmiştim, izlemek isterseniz diye linki bırakıyorum
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Varlık Yayınları · 201727,7bin okunma
272 syf.
7/10 puan verdi
250 sayfalik bir kitap olmasına rağmen bir çırpıda okunan kitaplardan Frankenstein. 1818'de yazılan ve korku edebiyatının ilk örneği olarak gösterilen bu kitabı okurken korku kavramından daha fazla duygu hissettim. Bir kere müthiş bir hayal ürünü. Kitabın oluşum süreci onsozde anlatıldığı gibi Mary Shelley, eşi ve Lord Bylon'un canlarinin sıkıldığı bir aksam kısa hikayeler üretmeyi planladıkları zaman ortaya çıkmış. Elimdeki baskıda bir de yazarın önsözü var. Yazar her ne kadar dönemin toplumsal ve siyasal havası dışında bir şeyler yazmayı dusunse de hikayesini yaşadığı dönemden siyiramadigini görebilmek mümkün. Birçok filme ilham olmuş bu eseri ben severek okudum. Yaratan ile yaratık temelinde yaptığı göndermeleri keyifle okudum. Son sayfasına kadar kitaba aslında bir Adem'in oluşumu, insanın evrim süreci olarak baktım ve bu anlamda mutlaka okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Size de tavsiye ediyorum. . . . "Duygularımız nasıl da değişken, perişanlığın zirvesindeyken yaşama tutunma aşkımız ne kadar gariptir!" "Kelimeler kendime döndürdü beni. Sizin türünüzden yaratıkların en çok itibar ettiği varlığın, zenginlikle bir araya gelmiş yüksek ve lekesiz bir soy olduğunu öğrendim. İnsan bunların sadece biriyle saygı görebiliyordu ama ikisine de sahip değilse, insani durumlar haricinde, olanca gücünü seçilmiş azınlığın çıkarı için harcamaya mahkum bir serseri, bir köle gözüyle bakılıyordu ona!"
Frankenstein Ya Da Modern Prometheus
Frankenstein Ya Da Modern PrometheusMary Shelley · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202013,8bin okunma
·
Puan vermedi
2017’de okuduğum ve her platformda mutlaka ama mutlaka okunması gereken bir eser diye bağırmak istediğim bir kitap, Körleşme. Haşmetli göründüğüne bakmayın, akıp gidiyor kitap. Kitabın ana karakteri, başarılı, ünlü bir sinolog olan Prof. Peter Kien'dir. Yaklaşık 25.000 kitabıyla birlikte yaşar, hayatına kitaplarından başka eşya ve insan sokmaz. Hiçbir eşi dostu yoktur, hayatındaki tek akrabası olan abisiyle dahi görüşmez. Bilimi de kültürü de kendinedir. Bu derece toplumdan kopuk, etrafındaki herkesi hakir gören bu karakterin, değersiz gördüğü insanların elinde oyuncak misali oynatılmasının hikayesidir, en genel açıdan. Bunun dışında kitapta çok güzel karakter çözümlemeleri, uzak doğu, hint felsefeleri üzerine söylevler, yabancılaşma kavramı üzerine çıkarımlar, altı çizilecek bolca cümle var... Büyük bir keyifle okudum, insanların kendinden başka kimseyi dinlememesi, tek doğrunun kendi doğrusu olduğu düşünmesini, çarpıcı bir şekilde, son derece özgün bir hikaye ile yüzümüze vuruyor, Canetti. Yazarın bu kitabı 26 yaşında yazdığını öğrendiğimde şaşkınlığım ve hayranlığım daha da arttı. Ayrıca bu kitabı Türk okurlarıyla tanıştıran, basılması konusunda bizzat Ahmet Cemal'e baskı yapan Oğuz Atay'ı saygı ile anıyorum. Muhakkak okumanızı tavsiye ederim..
Körleşme
KörleşmeElias Canetti · Sel Yayıncılık · 20213,541 okunma
·
Puan vermedi
Çok uzun zamandır okumayı ertelediğim bir kitaptı, Gurur ve Önyargı. 2018’in ilk aylarında okumuştum. Açıkçası biraz önyargılıydım, bir aşk romanı neden bu kadar abartılır, diyordum :) Aşk romanlarını sevmediğimden değil, çok fazla olmasa da okurum, ama 'çok sağlam bir aşk kitabı' dediğim çok çok azdır. Tabii sebep, bu konuda çok okumamamdır. Neyse mevzuyu dağıtmayayım. Bu kitabı neden sevdim.. Çok farklı ve eğlenceli karakterler vardı içerisinde, baştan sona aşk anlatılmıyordu, en çok etkileyense; tam 200 yıllık bir kitap olmasına rağmen, kadın erkek ilişkilerindeki değişmeyen eylemler, tutumlar, duygular... ile karşılaşmam oldu. Tüm bunların yanında dönemin toplumsal yapısı, gelenekleri hakkında da bilgi sahibi olabiliyorsunuz. Velhasılıkelam, kitabı sevdim. Sevdiğim karakterler ise, Elizabeth, Mary ve Darcy oldu,, Kitabın bir de Jeo Wright'in yönetmenliginde, başrollerinde Keira Knightlet ve Matthew Macfadyen'in oynadığı 2005 yapımı bir uyarlaması var, kitabi bitirdikten sonra izledim. Gerçekten çok güzel bir uyarlama olmuş, benim gibi hala okumayan varsa tavsiye eder ve ardından filmini izlemenizi öneririm.. Keyifli okumalarınız olsun.. Sevgiler..
Gurur ve Önyargı
Gurur ve ÖnyargıJane Austen · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202375,4bin okunma
·
Puan vermedi
Elimden düşürmeden okuduğum bir kitaptı, Bulantı. Başta, hikayeye girmekte zorlandım, epey bocaladım, ama ilerleyince ucundan, kıyısından da olsa bir yerlerinden tutundum. Bu sefer de işin içinden çıkamadım. Gerçekten beynim yandı. Birkaç kere okuduğum cümleler çoktu. Antoine Roquentin'in güncelerini okuduğunuzda siz de onunla birlikte birçok şeyi sorguluyorsunuz. Kahramanımız Roquentin, birçok gezi yapmış, Bay de Rollebon ile ilgili bir tarih araştırması yapan, edindiği bilgilerden hareketle bir kitap yazmaya çalışan, 30 yaşında bir gençtir. Kitapta günce şeklinde yaklaşık bir ay anlatılıyor. Karakter; etrafı, kenti, insanları, eşyaları, kendini inceleyip, irdelemesiyle bir değişim, dönüşüm yaşıyor ve sonunda 'ben'i buluyor. Varoluşla karşılaşıyor.. Özgürdür artık.. Birçoğunuz duymuşsunuzdur, Bulantı'nın varoluşçuluğun kült kitaplarından biri olduğunu. Ben de bunu bilerek elime aldım, evet, seveceğim bir kitap olacağını hissediyordum, ama bu kadar etkileneceğimi düşünmemiştim. Eğer okumayı düşünüyorsanız, size tavsiyem, çok güzel bir zaman yaratın kendinize, birçok cümleyi tekrar tekrar okudum. İleride bir daha elime almak için rafa kaldırdım. Bir yerlere not almayı unutmayın. Keyifli okumalarınız olsun.
Bulantı
BulantıJean-Paul Sartre · Can Yayınları · 202122,7bin okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Kitabi, 2018 mart ayında okumuştum. Kurgu dışı bir kitap, ama fazlasıyla ilgili okuttu kendini. Kitapta yer alan olayların, düşüncelerin, haykırışların, isyanların.. birçoğunu duymuş ve ayni hissiyatı yaşamışızdır. Feyza Hanim, dünyada ve ülkemizde donup dolaşan düşünce ve olayları derli toplu halde önümüze sunmuş. Yazarın mesleğinin avukat olması da kadına yönelik zorbalık ve şiddetin daha teorik/hukuki boyutunu göstermesi acısından güzel olmuş. Yalnız kitap beni şaşırttı. Söyle ki, karşımda bir feminist metin bekliyordum. Ya da şöyle söylersem daha doğru olur; ben daha çok salt kadın üzerine bir okuma bekliyordum, ama kitapta karşıma, 'bir annenin deneyimleri' veya 'anne olmanın zorlukları' veya 'toplumda anneliğe biçilen değer' seklinde başlıklara indirgeyebileceğim bir okuma çıktı. Kitapta en çok hoşuma giden, Feyza Hanım’ın bizzat yasadığı veya melektaşları aracılığıyla öğrendiği gerçek hikayeleri yerli yerinde, müvekkillerini hoşnutsuzluğun içine sokmadan, isim vermeden, sunmasıydı. Biz, bildiklerimize isyan ederken, haberlerde gördüklerimizle içimiz soğurken, komsulardan, sağdan soldan duyduklarımızla kahrolurken daha nice bilmediğimiz, kayıp, yitik, bitik, sıvazlanmaya muhtaç, bir çift gülen göz için artık çok geç olan kadınlarımız var.. Umarım, dünya güzelleşir… Keyifli okumalarınız olsun..
Kadının Fenni
Kadının FenniFeyza Altun · İnkılap · 20151,055 okunma
208 syf.
9/10 puan verdi
Beyaz Zambaklar Ülkesi, nisan ayı Kocaeli Kitap Ağacı kitabımızdı. Kitabı bilmeyen çok azdır diye düşünüyorum. Fin halkının her alanda, tabandan tavana yaşadığı değişimi anlatıyor. Snellman'ın ideal düzenini okuyunca mest oluyorsunuz. Ahh keşke.. ler dönüyor kafanızda. Çok mu zor? Yapılamayacak bir şey mi, gezici öğretmenler yetiştirmek, topyekun
Beyaz Zambaklar Ülkesi
Beyaz Zambaklar ÜlkesiGrigory Petrov · Ayrıntı Yayınları · 201798,9bin okunma
96 syf.
6/10 puan verdi
90 sayfalık bir öykü kitabı. İçinde 12 tane kısa hikaye var. Hepsini sevdiğimi söyleyemem ama bu kitap sadece Kara Katır hikayesi için dahi okunabilir. Bu öykü, umuda ve güzelliklere tüm kalbimizle inanmaya davet ediyor. Öyle saf, öyle içtendi ki… Bir kitapçı gezinizde 49.sayfayı açın ve birazcık okuyun ne demek istediğimi anlayacaksınız. Kara Katır hikayesinden: “…neydi yavaşça bedenini saran ürperti? Çok dövüldüğünden, üstünü bir giysi gibi saran kandan mıydı? Bilmiyordu. Kendisini yadırgayan, kendisine deli gözüyle bakan o ocak katırlarının karşıt-yaşama alışkanlıklarına, yaşamı kömürleşmiş bir karanlık olarak algılamalarına tanık oluşundandı belki de. Şaşkınlık doluydu içi; katırlıklarını unutup koyunlaşmış gibiydiler. N’olursa olsun olmayacaktı onlar gibi kendini sessizliklere bırakmayacaktı. Sonsuz yaşama duyduğu saygının gereği, türlü sevgiler ve acımasızlıklarla yüklü milyarlarca yaşındaki doğanın geniş bir zaman içinde katır soyuna çizdiği yoldan, onun sunduğu güzelliklerden ayrılmayacaktı. ‘Derimi ürperten şey geçecek biliyorum’ diye düşündü. Düşündüğü oldu;; ürpermesi geçti; ak kayalardan fışkıran dağ suyu gibi duyumsadı kendini. Güzel hikâyelerde buluşmak üzere… Keyifli okumalarınız olsun…
Cellat Ağlıyor
Cellat Ağlıyorİrfan Yalçın · Can Yayınları · 201058 okunma
269 syf.
10/10 puan verdi
Suskunlar, sizi mest edecek anlatıma sahip bir eser. Konusu, anlatımı ve dili ile nevi sahsına münhasır bir kitaptı. 10 yıllık okur hayatımda hiç böyle bir kitap okumamıştım. Kurguladığı donem Osmanlı, karakterlerin uğraş alanı musiki, mekan genel olarak, dönemin sokaklarında, kahvelerinde, camilerinde, meyhanelerinde geçiyor. Fazlasıyla bilmediğim eski kelimeler vardı, ama ilginçtir ki okuma akışımı hiç olumsuz etkilemedi. Ben bayıla bayıla okudum. Ne mutlu ki yazardan okuduğum ilk kitap, henüz okumadığım 6 kitabi var :) Şimdilik dert yanacak değil, mutlu olacak bir ruh halindeyim, ama tüm kitaplarını okuduktan sonra büyük bir üzüntü duyacağımı şimdiden hissediyorum. Çünkü yazarın, yazmayı bıraktığını öğrendim. Bıraktığı eserlerle yetineceğiz.. Size de bu harikulade yazarı okumanızı tavsiye ediyorum..
Suskunlar
Suskunlarİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınevi · 20219,4bin okunma
354 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Drina Köprüsü
Okuduğum önemli ve güzel olan eserlerin yanında yer aldı, Drina Köprüsü. 1961’de Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görülen bu eser beni çokça farklı duygu ve düşüncelere götürdü. Öncelikle şunu söyleyeyim, okuması benim için uzun ve yorucu oldu. Yaklaşık 10 günde okudum. Başkahramanının bir tarihi yapıt oluşu, oldukça özgün bir eser olmasını
Drina Köprüsü
Drina Köprüsüİvo Andriç · İletişim Yayınevi · 20185,5bin okunma