Civciv

Civciv
@Dadirri
"Gözlerini kapatıp karanlığına mahkûm olanlara güneş bile doğmuyordur aslında..."
Civciv

Civciv

, read a book
152 syf.
6/10 puan verdi
Cinayetler Oteli
Agatha Christie
7.3/10 · 2,619 reads
Reklam
628 syf.
5/10 puan verdi
Meyra
Anlatılanlar yine yazarın İncir Kuşları kitabında anlattığı gibi Srebrenitsa katliamı. Olaylar aynı, kişiler farklı. Kitap altı yüz sayfalıktı. İncir Kuşları'ndan çok etkilendiğim için hemen bunu da okudum, ama orada bulduğumu burada bulamadım. Burada çok gereksiz ayrıntılar verilmişti ve tecavüz sahneleri daha açık yazılmıştı. Oysaki tıpkı İncir Kuşları'ndaki gibi sezdirilebilir ya da kısa kesilebilirdi. "Biz okumaya bile tahammül edemiyoruz bunları, onlar yaşarken ne çekti kim bilir." diye düşünmeden edemiyor da insan. Bir de İncir Kuşları'nı okuyup da diğer savaş olaylarını bilen biri için burada anlatılanlar pek de yeni bir şey öğreniyormuş hissi vermeyebilir. Yani zaten bildiğiniz bir şeyi okuyorsunuz. O yüzden onu okuduysanız bunu okumanıza gerek yok nacizane tavsiyem. Onun dışında öyle olaylar var ki insan kitabın içine girmek, müdahale edebilmek, her şeyi durdurabilmek istiyor. Kitabı okumayı bırakırsa sanki bu zulüm bitecek, okumaya devam ederse devam edecek gibi oluyor. Bu tür şeylerden çok etkilenen yapınız varsa böyle kitaplar tavsiye etmem ama ben arka planda duygusal bir şey olan olan tarihi kitapları çok seviyorum. Sadece tarih anlatınca pek de etkilemiyor ve iz bırakmıyor. Ama bu kitaplar bunu fazlasıyla başarıyor.
Meyra
MeyraSinan Akyüz · Alfa Yayınları · 20195.7k okunma

Reader Follow Recommendations

See All
328 syf.
10/10 puan verdi
Spoi içerir!
Bosnalılar ve Sırplar yıllardır birlikte yaşayan, komşu olup yardımlaşan hatta birbirine kız alıp vermiş iki millet. Bu kardeşçe yaşamı bir milliyetçilik duygusu parçalıyor ve Sırplar hiç düşünmeden yıllardır kardeşçe yaşadığı Bosnalıları çıkan bir savaşta asla acımadan katlediyor. Srebrenitsa katliamında Bosna'lı Müslüman kardeşlerimizin
İncir Kuşları
İncir KuşlarıSinan Akyüz · Alfa Yayınları · 202126.5k okunma
456 syf.
6/10 puan verdi
spoi var
Yıllar önce kapağının ilgimi çekmesi sonucu aldığım, keyifle okuduğum bir roman. Fransa'dan gelen ve tercümanlık yapmak isteyen ismini unuttuğum karakter, iş görüşmesi için gittiği patronundan hoşlanmaya başlar. Tabi patron da ondan. Klişe bir kurgu değil, alışılmışın aksine holding patronuna aşık olan masum kız yok burada. Sonrasında öğrendiğimiz üzere bu patron aslında evli ve çocuğu olan bir adammış. İleri gitmiyorlar. Adamın karısıyla arası bozuk ama sonradan düzeliyor. Bu kızdan da patronun kardeşi hoşlanıyor ve karşılık alamıyor arkadaş olarak görüyor kız onu. Ama bunlar patrondan bağımsız bir şekilde tanışıyor hatta hiç öğrenemiyor onun kardeşi olduğunu. Aslında bu hikayede yanan bu kız oluyor. Sonunda yalnız kalan... Bir başka kız daha var, bu da küçük bir evde annesiyle yaşayan kız. O da okul harçlığı için patronumuzun engelli oğlu Can'a bakmak üzere Büyükada'ya gidiyor. Patronun kardeşi ile de orada tanışıyor. Kardeş Bey (isimler unutulsa da olaylar unutulmuyor) diğer kızı unutuyor ve Bakıcı Kız ile birbirini seviyor. Portakal Yokuşu'nda bakıcı kıza aşkını ilan ederken kız sokağa bakıp ileride çocuklarına anlatmak üzere buranın neresi olduğuna bakıyor ve Portakal Yokuşu tabelasını görüyor. Etkisi altında kalmışım ki unutmamışım, tavsiye ediyorum günümüz ergen aşkları yok. Gayet olgun insanlar.
Portakal Yokuşu
Portakal YokuşuRabia Şule Doğan · Kitap Dostu Yayınları · 201711 okunma
Reklam
308 öğeden 226 ile 240 arasındakiler gösteriliyor.