MÜNCER
iki zamanı var dilimin
biri senin biri sana
yerdesin mademki sevgilinin yerindesin
benzemese de olur kaşın musanın kılıcına
misal seni benden çıkarsalar
ne kalır ki asacak zamanın sarkacına
“...
Şimdi yakarıyoruz:
Bizi dünyadan sen sakla!
Yani biz, bir bardağa dökülen suya bakınca, her seferinde: “ey su, nasıl da berraksın” diyebilelim, hayretle.
Bir çocuk konuşunca herkes sussun; “bu nasıl güzel tanışıklık” diye geçirsin içinden.
Belki böyle böyle yeniden iz tutar ayaklarımız.
Serinleten bir patika az şey mi, bu ateş ormanında!
Az şey mi, dünya kapımızı çalınca, göğsümüzün gürültüyle çarpmaması…”
Ne etsem berabere bitmedi o yılgın maç
Herkes bende kalanı küçük bir sıyrık sanır
Sen aklıma düştükçe içim nasıl izdiham
Terkedilmiş bir evin ilk günü kadar ağır.