duha 人
@Desesperados
𐰇𐰓:𐱅𐰭𐰼𐰃:𐰖𐰽𐰺:𐰚𐰃𐰾𐰃:𐰆𐰍𐰞𐰃:𐰸𐰆𐰯:𐰇𐰠𐰏𐰠𐰃:𐱅𐰇𐰼𐰇𐰢𐰾
Öd tengri aysar, kişi oglı kop ölgeli törimiş.
Zamanı Tanrı yaşar, kişi oğlu ölmek üzre doğmuştur.
Lisans mezun
Soul Society
7 Eylül
15992 okur puanı
Nisan 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Bir kitap okudu
96 syf.
8/10 puan verdi
bilimsel düşünen bizlerin zihin gücümüzün çok sınırlı bir miktarını kullandığımızı da unutmayalım. Mesleğimizin, sanatımızın veya o an için de yer aldığımız belirli bir durumun gerektirdiği kadarını kullanırız. Bu nedenle, birisi yirmi yıl ve hatta daha da uzun bir süre mit ve akrabalık sistemlerinin işleyiş tarzıyla meşgul olursa, artık zihin gücünün bu kısmını kullanıyor demektir. Fakat her birimizin tamamen aynı şeylerle ilgilenmesi düşünülemez; dolayısıyla hepimiz ihtiyaç duyduğumuz veya ilgilendiğimiz şey için zihin gücümüzün belirli bir kısmını kullanırız.
Sayfa 51
Okur Takip Önerileri
Descartes'ın çok önceleri söylediği gibi, bilimsel düşünme, bir güçlüğü, gerektiği kadar parçaya ayırarak çözmeyi hedeflemişti.
Sayfa 51
"her şeyi anlamazsan, hiçbir şeyi açıklayamazsın"
Sayfa 51
bilimin kusursuz sonuçlara ulaşacağı ve kendi misyonunu tamamlayacağı bir günün geleceğini tahayyül edemiyorum. Daima yeni problemler olacaktır
Sayfa 47
evrende bir düzen vardır ve evren bir kaos değildir.
Sayfa 46
kaybettiğimiz bazı şeyler olduğunu düşünüyorum, ve belki de onları yeniden elde etmeye çalışmalıyız, çünkü yaşadığımız türden bir dünyada ve izlemek zorunda olduğumuz türden bir bilimsel düşünmeyle, bu şeyleri hiç kaybedilmemiş gibi aynen bulabileceğimizden emin değilim; fakat onların varlığından ve öneminden haberdar olmaya gayret gösterebiliriz.
Sayfa 39
Aldoux Huxley Algı Kapıları'nda (The Doors of Perception), çoğumuzun zihin güçlerimizin yalnızca belirli bir miktarını kullandığını ve geri kalan kısmın tamamen bir kenara atıldığını söyler.
Sayfa 34
"İnsan demek dil demektir, dil demek de toplum demektir. "
Sayfa 16
Bir kültürü anlamaya çalışmak, yabancı bir dili öğrenme ye benzer; çünkü anlamaya veya öğrenilmeye çalışılan, daima bize yabancı olan ve kavranamaz görünen yeni bir "anlam dünyası"dır. Bir kültürü anlamak, "biz ve onlar", "uygar ve ilkel", "rasyonel ve irrasyonel", "yazılı ve sözlü", "yetişkin ve çocuk" gibi naif ve yanıltıcı dikotomiler serisini dikkate almaksızın, kendisine anlam bahşeden yapıyı ve bu yapı içindeki anlam üreten unsurlararası ilişkileri anlamaktır. Bu ilişkiler toplumun dilidir ve dil olarak kültürü oluşturur.
Sayfa 15
"Akrabalık sistemi bireyler arasında nesnel soy veya kan bağlarında bulunmaz. Sadece insan bilincinde mevcuttur ve keyfi bir temsil sistemidir, fiili bir durumun kendiliğinden gelişimi değil."
Sayfa 13
Önsöz
Levi-Strauss'un karşılıklılık teorisine göre; bir erkeğin bir kadına el sürmeyerek onun başka bir erkekle ilişki kurmasına izin vermesi, bu adamın başka bir yerlerde kendine ait bir kadınının olduğunu gösterir.
Sayfa 4