Fatih Sultan Mehmet, Osmanlı imparatorluğu’nun gerçek kurucusudur. Avrupa ve Asya’da başkenti istanbul olmak üzere, dört yüzyıl boyunca büyük Osmanlı İmparatorluğu’nun çekirdeği olacak bir İmparatorluk kurmuştur. Fatih, Sultanu’l-Berreyn ve Hakanu’l-Bahreyn (iki karanın ve iki denizin, yani Rumeli-Anadolu’nun ve Akdeniz-Karadeniz’in hükümdarı) lakabını kullanıyordu. Dünya hakimiyet için savaşan, ama aynı zamanda bir hoşgörü ve kültür adamı da olan bir savaşçıydı.
Hepimizin engelli adayı olduğu böyle bir dünyada empati gücünü arttırma ve farkındalık kazandırma adına mutlaka her bireyin okuması gerektiğini düşündüğüm harika bir eser.
Engelli insanlar nasıl bir yaşam sürer, ne türlü zorluklar çeker, aile içi ilişkileri, sosyalleşme süreçleri, umutsuzlukları, hayalleri ve bundan nasıl bir başarı hikayesi çıkar diye merak ediyorsanız; tam size göre.
Yer yer sıkılacağınız , bazen büyük detayların içinde kaybolacağınız anlar olacaktır elbet sonuçta kitap otobiyografik ama Sonuna kadar sabrederseniz, mücadele etmenin, azmetmenin nasıl sizi başarıya götürdüğünü , en zor engellerin bile inanç ve sevgi ile nasıl yıkılabileceğine tanık olacaksınız.
Bu kitap bana çok şey kattı en önemlisi anne olmanın bir kadını diğer insanlardan nasıl farklı kıldığını bir kere daha anladım.
"Yüreği sevgi dolu bir anne ne büyük bir hazine! "
Sol AyağımChristy Brown · Nemesis Kitap · 201779k okunma
Yaşamı aşama aşama
yaşayacaksınız ama
mutlaka bir bütün olarak
düşünün. Gün gelip de
bu hayata veda etme
zamanı geldiğinde,
"Yaşamımda kendim
olarak var mıydım,
gönlümce yaşadım
mı?" sorusuna nasıl yanıt
verdiğiniz önemli. ..
Sevgi baskın ortamda
gencin notuna değil,
dersi anlamaya ne
kadar niyetlenip gayret
ettiğine, mesleğini ne
kadar anlamlı bulup
sevdiğine, can dostu
diyebileceğimiz gerçek
dostlarının olmasına ve
onlarla komşuluk yapıp
yapmadığına bakılır.
Acemi yönetici emirleri
ve konuşmasıyla,
olgun yönetici tavrı ve
dinlemesiyle şirketi yönetir.
Olgun ebeveyn ise aileyi
tavrı ve değer verdiğini
gösteren candan
dinlemesiyle yönetir.
Bir çocuğu geliştirip özgür bir birey olması için çabalamak yerine kalıplayıp emir kulu yapmaya çalışmışız. Işte bu yüzden farkında olmadan çocuklarımızın canını yakıyoruz ve yakmaya da devam ediyoruz.