İçimizdeki Şeytan, gerçekten başka suçlu bulamadığımızda suçlayacak jokerimizdir bizim. Bir fikre,emele bağlı olup menzile varmak için kürek çekmek zor geldiğinde iradesizliğimizin,tembelliğimizin suçu üstlenen yegane fedaisi o şeytan oluverir.
~ “İçimizdeki Şeytan’ı sert bir dille eleştiren Nihal Atsız, romanda ele alınan bu düşüncenin Turancılık olduğunu, Sabahattin Ali’nin bu eseriyle “şunu veya bunu değil; milliyetçiliği, ırkçılığı, Türkçülüğü baltalamak” istediğini ifade eder.
Atsız’a göre, romandaki Profesör Hikmet, dönemin komünizm karşıtı tarihçisi Mükrimin Halil; İsmet Şerif Peyami Safa, “Tatar suratlı herif” ise Profesör Zeki Velidi veya Abdülkadir İnan olmalıdır.“~ alıntı~