Gilles deleuze der ki; "Sanat direnendir: ölüme, köleliğe, alçaklığa, utanca direnir."
Ahmed Arif, sanki bir şair, bir Aydın olarak bu anlamıyla direnişin vücut bulmuş halidir.
Başka bir çağa doyamam,
Çağın pençeleri sırtımda.
Yük gibi omuzlarıma binen
Şu kendini yakan baba.
Yirmi dokuz adımlık nefesim
Ve bir türlü eğitilmeyen iki elim,
Hiç hatırlanmayacak şiirlerim
Üstüne üstlük hiç ölmeyecek gibi seven bir kalbim var.
Koca bir yıl girdi aramıza,
Koca koca adamlar konuştular televizyonlarda
-ne olur yattığın yerden kalksana.
Otuz yaşına varınca
Büyüyeceğim sanırdım
Kimsenin acısını görmeyecek
Mezarını ellerimle kapatmayacaktım
-öyle olmadı, olmayacaktı.
Bu devran zalimlerin devrana
Bu alev, içimin öfkesi
Üstüme yapışan yanıldı-
Dünya yıkıldı dediler.
Ama döndü bir şekilde.
Ve görüyorsunuz işte!
Yeniden sevdim
Ve terk edildim yeniden.
Terk etmeyi öğrendim.