Elif

Kuvvetli Çin kültür tesirine karşı milli kültürü korumak, milli duyguların gelişmesini göstermek bakımından başka milletlerin tarihinde örneğine rastlanmayan Orhon Kitabelerin’de belirtildiğini gördüğümüz milli tepki kültüre bağlılığın örneğidir.
Sayfa 20
Reklam
“Psikotarihçi” denilen bir grup, Freud’un fikirlerini tarihçilik pratiğine uygulamaya çalıştılar. Aralarında 1950’lerde “Genç Luther’in kimlik sorunları hakkındaki incelemesiyle bir sansasyon yaratan psikanalist Erik Erikson’dan hem psikotarihin sözcülüğünü yapıp hem de bu alanda çalışmalar yapan tarihçi Peter Gay’e kadar birçok düşünür vardı. Yaklaşımlarının tartışmalara neden olduğu ve “tarihi daraltmakla” <shrinking history>, başka bir deyişle yetişkin bir bireyin karmaşıklığını (ya da yetişkinler arasındaki çatışmayı) bir çocuğun ebeveynleriyle ilişkisine indirgemekle suçladıklarını görmek hiç de şaşırtıcı değildir.
Fransızca’daki “culte”ler (tapınma yolları) “culture” (kültür) nüvelerinin, başlangıç senaryolarının hayata geçme biçimleridir. Ve bu tapınma yolları da, bizzat evrenselliği amaçlamalarıyla, ortak değerlerimizin hâlâ bölgesel olduğunun tanıklarıdır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İlerleme kavramı gelecekten çok geçmiş ile şimdiki zamana dayandırılır. İlerleme ulaşılacak bir altın çağ değil bir kültürdür: Böylece Prometheus’un sunduğu bir ilerleme öğesi insanlar tarafından geliştirilir; buluşlarla, yetilerin ilerletilmesiyle doğa güçlerinin üstesinden gelinir. Doğa, natura, doğayı işleme anlamına gelen cultura yoluyla civilitas’a ulaşılarak ehlileştirilir. Yunanlıların kendileri ile barbarlar arasında bir ayrım yapıp kendilerini “ileri” olarak tanımlamalarını ise Hartog’un incelediği Herodotos’tan biliyoruz.
Reklam
Universal devlet ve universismus: Çin’de, Hunlarda ve Göktürklerde universal cihan devlet anlayışı’nda, dünyanın hakanları Çin, Hun veya Göktürk kağanları olmalıdır. Hâlbuki Kutadgu Bilig’de, milli ve kavmî duygulardan arınmış bir universalismus, bir cihan devleti anlayışı vardır. Buradaki “Dünya Halanı”, yani Acuncı, bir filozof hakan tipindedir. Bu bakımdan Yusuf Has Hâcib, Plato (Eflatun) ile Konfüçyüs’e yakınlaşır görünüyordu, Onlara göre, hükümdar da filozof olmalıydılar. Nitekim, acuncu beg, (yani) halkı idare eden, bilgili, iyi insan, ne diyor, dinle, sözünde de bir filozof idareci ve “idealizm” vardır.
Sayfa 39 - pdf
Reklamlarla her birimize bir nesne daha satın alarak kendimizi ya da yaşamlarımızı değiştirmemiz önerilir. Aldığınız bu yeni nesne der reklam, sizi bir bakıma daha zenginleştirecektir -aslında o nesneyi almak için para harcayarak biraz daha yoksullaşacak olsanız bile-(!)
Sayfa 131Kitabı okudu
Yağlıboya resmin en üstün türü tarihsel ya da mitolojik resimlerdir. Yunan mitolojisini ya da tarihsel kişileri gösteren resimler, ölü-doğalardan, portrelerden ya da açıkhava resimlerinden daha değerli sayılıyordu. Ressamın kendi kişisel şiirini sindirdiği bazı olağanüstü örneklerin dışında bu mitolojik resimler bugün şaşırtıcı bir biçimde boş gelir bize
Sayfa 100Kitabı okudu
Kapitalin toplumsal ilişkilerde yaptığı etkiye yağlı boya resim görünürlerde yapmıştır. Resim, her şeyi nesnelerin eşitliğine indirgedi. Her şey alınıp satılabilir oldu çünkü her şey mala dönüştü. Tüm gerçeklik hiç düşünülmeden onun taşıdığı maddesel değerle ölçülür oldu
Geçmiş içinde yaşanacak bir şey değildir. Eyleme geçerken içinden bir şeyler çekip çıkarttığımız bir sonuçlar kuyusudur.
Reklam
Doğumlar ve yeniden doğumlar döngüsünü çağrıştıran ağustosböceği ve tao-t’ieh masklarına [canavar maskeleri] ilişkin simgesellik de önemlidir: Karanlıkların ve ölümün içinden ışık ve hayat yükselmektedir. Bir arada olmayacak imgelerin (tüylü yılan ve kartal vb.) birleştirilmesi, bir başka deyişle, Taocu filozof ve gizemlerin ana izleğini oluşturan zıtların diyalektiği ve coincidentia oppositorum da [zıtların birliği] aynı ölçüde dikkat çekicidir.
Her ne olursa olsun, Ti üstün konumunu korur. Kral atalar da dahil olmak üzere, diğer bütün tanrılar ona tabiidir. Yalnızca kralın ataları Ti nezdinde aracılık yapabilir; çünkü kral “tek insan”dır.
Sayfa 15
Çin ve Maçin alimleri ile hakimlerinin hepsi ittifak etmişlerdir ki, Meşrik eyaletinde ve bütün Türkistan illerinde, Buğra Han dilinde, Türkçe olarak bu kitaptan daha iyi bir kitap hiç kimse tarafınan tasnif edilmemiştir. Bu kitap hangi padişaha veya diyara eriştiyse fevkaladeliği ve sonsuz güzelliği sayesinde o illerin hakimleri ve alimlerince makbul görülerek, her biri ona bir türlü ad ve lakap verdiler. Çinliler Edebü'l-müluk adını koydular. Maçin melikinin hakimleri Ayinü'l-memleke ve Meşrikliler Zinetü'l-ümera dediler. İranlılar Şahname-i Türki diye ad koymuşlar. Bazıları da Pendame-i Müluk demişler. Turanlılar ise Kutadgu Bilig demişler.
İnanç, içkinlik ilkesinin egemenliğine girince, algılayan ve algılanan, iç ve dış, özne ve nesne arasındaki farklılıklar siliniyordu. Eğer her şey potansiyel olarak önemliyse, kişisel ihtiyaçlarımla ilişi olan şeylerle benim solaysız deneyim alanımla ilgisi olmayan, kişidışı şeyler arasında sınır çizebilmem nasıl mümkün olacak? ... Nesnelliğin ve olgulara körü körüne bağlılığın yüzyıl önce bilim adına gördüğü itibar gerçekte, şimdiki radikal öznellik çağı için bilinçsizce yapılmış bir ön hazırlıktı.
Kendini tanımak, dünyayı tanımak için bir araç olmayıp bir amaç olmuştur.
33 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.