Engin Korkmaz

Engin Korkmaz
@EnginKorkmaz
Tamamen gönlümce okuyup tamamen gönlümce yorumluyorum. Kitaplar çeviriyor, onlara kıyafetler dikiyorum.
56 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Hiç kitap okumaya halimin olmadığı bir anda elime aldım, anskiyete ataklarıyla uğraşırken su gibi aktı. Gidip birkaç Sophocles tragedyası daha alayım zamlar gelmeden...
Kral Oidipus
Kral OidipusSophokles · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20198,6bin okunma
Reklam
204 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Yine bir “akademik çeviri” poz atması ve 29. baskıya kadar gelmiş metinde çeviri hataları; tüm varolan kent isimleri Türkçe halleriyle kullanılmışken Eriha, İngilizce ismiyle “Jericho” olarak kullanılmış. Nerdeyse tüm cümleler devrik. Tamam, arada uygun düşen yerde edebi havayı zenginleştirebilir devrik cümle ama fiilin sonda olduğu pek cümle kullanmamış Işıl bey. Kitap, çevirmenin ilk 60 sayfayı işgal eden (zaten toplamda 150 sayfa, sayfa boşluklarını çıkarsan 80-90 sayfa ancak çıkar) yazısı, aşırı yorumdan okuyucuyu bayıyor.bırakmıyorlar ki okuduğunuzdan kendi istediğimiz şeyi anlayalım, kendi dünyamızda bir yorum yaratalım. Hayır, “ben daşşşşşklı çevirmenim, saksı değilim, beni okuyacaksınız, en çok da benii!!” pozu, tüm kitabın sayfalarına attırılmış. Sevmiyorum ben böyle şeyleri. Eserin kendisi muhteşem. Calvino yaratıcılığı ve zekasıyla hayran bıraktı beni. Ama YKY’nin “ille de akademik olsun ister çamurdan olsun” çevirileri artık hafiften bir havale geçirtecek sanırım bana.
Görünmez Kentler
Görünmez KentlerItalo Calvino · Yapı Kredi Yayınları · 20222,375 okunma
240 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Avustralyalı ünlü kalp cerrahı Nikki Stamp, genelde varlığını bile unuttuğumuz, bize rahme düştüğümüz andan ölüm anına kadar hiç yorulmadan hayat veren organı anlatmış. Kalp tam olarak nasıl çalışır, ona nasıl iyi bakılır, nasıl kötü bakılır, geçmişte, bugün ve gelecekte kalp ne anlam ifade etti, ediyor ve edecek, doğru kabul edilen onlarca söylentinin tıbbi aslı-astarı vs... 240 sayfalık bir metin ve bitirdiğinizde göğüs kafesinizin içinde çırpınan mucize sizi şok edecek. Kurgu dışı okuma listenize kesinlikle geciktirmeden almanızı tavsiye ederim.
Kırık Bir Kalp Öldürür Mü?
Kırık Bir Kalp Öldürür Mü?Nikki Stamp · Flamingo Yayınları · 20216 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
456 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
İnsan-ı Teâlâ
Bu kitapta hızlı okuma yapmadım. Haksızlık olacaktı. Ve bu kitapta yazara katılıp katılmadığımı sorgulamadım. Çünkü yazar bireysel fikir dayatması yapmadan, verilerle bir tablo çiziyor ve kişisel öngörülerini, sorgulayarak ve opsiyonlarla beraber dile getiriyor. Sapiens’te Yahudiliğe geçtiği gizli torpil bu kitapta daha az. Hayata daha önce hiç aklıma gelmeyen yönlerle bakmamı, bir çok konuda kafamdaki boşlukları doldurmamı sağlayan, etüd edilesi bir eser. Okurken çokça yan okuma ve araştırma yapabilirsiniz. Size kalmış. Ama yaparsanız, etkileşimli ve çok boyutlu bir kavrama sağlayabilirsiniz. Şu ara önüme gelene tavsiye etmekle meşgul olacağım, henüz okumamışlarsa tabii.
Homo Deus: Yarının Kısa Bir Tarihi
Homo Deus: Yarının Kısa Bir TarihiYuval Noah Harari · Kolektif Kitap · 201712,1bin okunma
392 syf.
·
Puan vermedi
Toplumsal, psikolojik ve tarihsel açılardan bir olgu olarak eşcinselliğin geniş bir değerlendirmesini içeriyor kitap. Yalnızca bulunduğumuz dönem ve toplum yapısından bakıldığında tabu olarak görmek mümkün, bahsetmek zor olsa da, insanlık tarihi kadar kadim ve hep tartışılagelmiş bir konu olan cinsel kimlik meselesine dair oldukça aydınlatıcı bir metin.
Eşcinselliğin Doğal Tarihi
Eşcinselliğin Doğal TarihiFrancis Mark Mondimore · Sarmal Yayınları · 19996 okunma
Reklam
120 syf.
·
Puan vermedi
Harika bir klasik oyun. Moliere’in bir oyununu lisedeyken oynamıştık, o günlere gittim. Ama bu çeviride her ne kadar isim büyük olsa da bazı hatalar vardı. “Demek o sizsiniz, annemin bunca yıl ağladığı?” gibi. Anlam bozukluğu var. “...annemin bunca yıl uğruna ağladığı...” olmalı. Bu bir yorum değil, dilbilgisi hatası. “Ocağıma incir dikecek” denmiş mesela, bu deyim “ocağıma incir ağacı dikecek” olarak kullanılır dilimizde. Buna benzer birkaç hata daha var ve zaten uzun bir metin olmayınca da rahatsız edici oluyor. Moliere’e saygılarımla, Eyüboğlu’na teessüflerimle...
Cimri
CimriMolière · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200621,7bin okunma
303 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Asla unutamayacağım müthiş bir kitaptı. Çok sorgulamalar yaptım, çok büyük bir edebi zevk aldım. Bu aralar yazılan eserlerin (diziler dahil) pek çoğuna besbelli ki ilham vermiş etkileyici bir hikaye. Hikayenin anlatılma şekli ise bambaşka bir mest sebebi. Çeviri nefis, tek bir yazım hatası yok.
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Muhteşemdi. İlk sırada yazarın o muhteşem anlatım dili, destansı, şiirsel ve büyüleyici benzetmeler, zekice tekrarlar ve bağdaştırmalar, hikayenin geliş-gidişli ve merakı hep diri tutan anlatım sırası geliyor teşekkür listesinde. İkinci teşekkür ise çevirmene. Bu akıcılık ve şiirsellik, Türkçe’ye o kadar güzel kazandırılmış, o kadar ince
Küçük Şeylerin Tanrısı
Küçük Şeylerin TanrısıArundhati Roy · Can Yayınları · 20201,202 okunma
675 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kitabın ilk bölümleri, yaklaşık ilk 150 sayfası, yazarın karamsarlığına ve kendini gömme eğilimine rağmen bende ters etki yaratarak müthiş bir yaşam sevinci aşıladı, prefrontal korteks iyi çalışınca böyle şeyler olabiliyor. Ama devam ettikçe, inanılmaz güçlü bir edebi dile rağmen yazarın kendisini yüzlerce sayfa boyunca küçümsemek,
Huzursuzluğun Kitabı
Huzursuzluğun KitabıFernando Pessoa · Can Yayınları · 202110,4bin okunma
60 syf.
4/10 puan verdi
Gereksiz bi öykü... Kardiyolojide hiç bir karşılığı olmayan bir kalp vakasının ağdalı ve arabesk bir anlatımla ölüme gidişi. Neyse ki 40 dakikamı aldı okumak, yoksa üzülürdüm zamanıma.
Bir Kalbin Çöküşü
Bir Kalbin ÇöküşüStefan Zweig · Anonim Yayıncılık · 202016,4bin okunma
Reklam
330 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Enfes!
Saramago’nun bir kitabı da boş çıksın, eh işte dedirtsin arkadaş! Beynine kurban olduğum, diline hayran olduğum koca Saramago! Şunu söylemek lazım; bu kitap, her yerde yazandan farklı olarak, sadece alışveriş merkezlerinin hayatlarımıza etkisiyle ilgili falan değil. Yaradılış konusuna da çömlekçilik metaforuyla değinmiş. İnsanı sorgulamış. İnsan, Saramago’ya özgü tespitlerle ve o ince mizahla harmanlanarak tarif edilmiş. AVM olgusu da hiç de öyle çiğ çiğ yerilmemiş, kendi içindeki sistem ve insanın seçimlerinin doğal sonucu olarak varlık gösteren bir yapı olarak tasvir edilmiş. Yazara özgü düşsel gerçeklik unsurları da en oturaklısından yerlerini almış. Bazı okurlara zor gelen ama şahsen benim tam manasıyla kolaylık ve mest unsuru olarak gördüğüm Saramago noktalama sistemi, o upuzun ama sıkmayan ve apaçık cümleler... hep hissettiğim keşke hiç bitmese hissi... Bu kitapla da teyit etmiş oldum; Saramago, şu dünyadaki açık ara en sevdiğim yazar, ve sanırım en sevdiğim zihin. Ek: Çeviri muazzamdı. Çok akıcı ve yazarın üslubu güzelce korunarak çevrilmiş ama redaksiyon biraz zayıftı. 3-5 yazım yanlışı olan kitaplara kimse laf etmez, ama bu metinde epey “tipo” vardı. Bu da çevirmenin değil, editörün işidir. Tam anlamıyla bir çeviri ve editörlük fecaati olan İsa’ya Göre İncil’deki kadar değil elbette bu hatalar ama var mı? Var.
Mağara
MağaraJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 20221,282 okunma
198 syf.
6/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Roman etiketiyle basılan bu kitap aslında pek roman değil, daha çok inceleme metni. 1900’lerin başında, Londra’nın doğu kesiminin sefaleti ve insan manzaralarından yola çıkarak dönemin İngilteresi üzerine gözlem ve eleştirilerden oluşuyor. Çok iyi bir metin olmasına rağmen, yalnızca konuyla yakından ilgili kişileri gerçek anlamda cezbedeceği kanısındayın; artık o dönem ve dönemin şartları tamamen geçmiş, değişmiş olduğundan, bunca ayrıntı, özel ilgi alanınız değilse sıkıcı gelebilir bir noktadan sonra. Ama şahsen bu eserin ben, kütüphanemde yer almasından memnuniyet duyuyorum. Gerçekçi verilerle dönemsel sosyal yapı metinlerinden keyif alıyorsanız kesinlikle tavsiye ederim. Ama roman sanarak okursanız beklentiniz zedelenebilir.
Uçurum İnsanları
Uçurum İnsanlarıJack London · İletişim Yayınları · 20213,517 okunma
752 syf.
2/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Okumayın!
Kitabı okudum ama okumadım. Okurken de okuduğum şeyin Cortazar’ın RAYUELA’sı olmadığını farkettiğim noktada bıraktım. 10-15 vazgeçip devam etme kararından sonra pes dedim artık. Bi kere çeviri yanlış arkadaşlar. Sadece bozuk değil, yanlış! Asteriksli açıklamalardaki çevirilerin tamamına yakını yanlış. İspanyolca dizelere altta “İtalyanca” demeler, aslındaki olumsuz cümleleri Türkçe’ye olumlu çevirmeler, düşüklükler, anlatım bozuklukları, imla hataları, tipolar... Başta sandım ki Cortazar’ın deneysel anlatımıyla ilgilidir, hayır. Aslıyla karşılaştırma yaptım üşenmeyip. ÇEVİRİ YANLIŞ. EDİTÖRLÜK SIFIR. Cortazar’ın Seksek adlı eserini okumak istiyorsanız mümkünse aslını ya da İngilizce çevirisini okuyun ya da başka biri çevirip basana kadar bekleyin. Çünkü Necla Işık çevirisiyle Can Yayınları’ndan çıkan edisyon, tümüyle içler acısı. Bu baskıyı okuyup ayılıp bayıldığını söyleyen herkesin de “anlamamış gözükmemek, yiğitliğe -gaita- sürdürmemek” için böyle yaptığını düşünüyorum. Bir başyapıt nasıl çöp formatında basılır, Can Yayınları bize bir örnek daha sunmuş, eksik olmasınlar.
Seksek
SeksekJulio Cortazar · Can Yayınları · 2022432 okunma
288 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 saatte okudu
Şahane!
Hayatım boyunca okuduğum en güzel kitaplardan biri oldu. 287 sayfalık bir kitabı da bir günde okumamıştım hiç. Bilmişlik edip yazar şuna değinmiş, bunun altını çizmiş, bilmemnesel bir bakış açısıyla zırttırolojik bir bırttırolasyon yapmış falan demeyeceğim. İyi kitap sadece tavsiye edilmeli. Okuyan herkes, kendi yolculuğunu yaşar. Tek bir eleştirim olabilir; kitabın Türkçe isim çevirisi. “The Color Purple”, neden Türkçe yayınlanmış iki basımda da “Renklerden Moru” gibi kulak tırmalayıcı ve yanlış bir isimle yapılmış anlamak mümkün değil. Bugün bir arkadaşıma da birkaç alıntı gönderdim, bayıldı, hemen sipariş ediyorum dedi ve benim de düşündüğümün aynısını söyledi; “Ne biçim isim o ya? Adı bu olmasaydı kesin daha fazla insan okurdu.”
Renklerden Moru
Renklerden MoruAlice Walker · Doğan Yayınları · 2019689 okunma
736 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Fyuuuu... Epey zamanımı, enerjimi, dikkatimi aldı okumak. Sürekli Google’dan, Vikipedi’den yan okumalar yapmak zorunda kaldım (gönüllü zorunluluk elbette), ama okunması değil, okunmaması daha büyük zaman kaybı sayılabilecek bir eser. Umerto Eco’nun ustalığına, zihnine duyduğum hayranlığın yanı sıra, bir o kadar övgüyü de çevirmen Şadan Karadeniz hakediyor bence. Muazzam bir çeviri. Mest oldum. Olabildiğince dupduru bir Türkçe kullanmış. Günlük yaşamımızda Arapçasına, Farsçasına alıştığımız sözcüklerin arı Türkçesine kitap boyunca o kadar güzel alışıyorsunuz ki, tasım, kösnü, yadsımak, bağlaşık, betik, biçem gibi öz be öz kendi dilimizin güzelliklerini neden sıkça kullanmadığımıza üzülürken buluyorsunuz kendinizi. Bu kitabı okurken Türkçem gelişti. Çeviri yapan biri olarak Şadan hanımın ustalığı önünde de saygıyla eğiliyor, dilime göstermem gereken özen konusunda bana bu görkemli örneği sunduğu için de çok teşekkür ediyorum.
Gülün Adı
Gülün AdıUmberto Eco · Can Yayınları · 202012,5bin okunma
40 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.