Fatma Özdemir

Herkes biliyor geminin su aldığını, Herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini. Yine de güvertede dans ediyorlar, Sanki hiçbir şey olmamış gibi. Müzik çalıyor, insanlar gülüyor, Yarın yokmuş gibi yaşıyorlar. Ama gemi batıyor, Ve herkes bunu biliyor.
Reklam
“Unutmazsan maziyi intikam alır hatıralar. Aydınlık yüz geleceğe, aydınlık bir geleceği, karanlık bir geçmişe kaptırmayalım.”
Bütün oyuncaklar sizin olamaz, bazı oyuncaklardan vazgeçmek zorundasınız . Büyümek budur.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Ama bizler toplumsal kısıtlamaları reddeden ve hür düşünen idealist insanlarız. Kendi ahlâki yapımızı oluşturabilme yeteneğine sahip olduğumuza inanıyoruz.”
Alçaklığın, hainliğin, ikiyüzlülüğün, puştluğun, kısacası cümle kokuşmuşluğun at oynattığı bir dönemde yaşamdan zevk alabilmek ancak zayıfların bahtiyarlığıdır. Esas olan sadece yaşamak değil, insana yakışır şekilde ve onurlu yaşamaktır. Teslim olmadan, boyun eğmeden, sürünmeden, el etek öpmeden yaşamaktır… Nazım Hikmet
Reklam
Alçaklığın, hainliğin, ikiyüzlülüğün, puştluğun, kısacası cümle kokuşmuşluğun at oynattığı bir dönemde yaşamdan zevk alabilmek ancak zayıfların bahtiyarlığıdır. Esas olan sadece yaşamak değil, insana yakışır şekilde ve onurlu yaşamaktır. Teslim olmadan, boyun eğmeden, sürünmeden, el etek öpmeden yaşamaktır… Nazım Hikmet
"Bir şeylerden kaçar gibisin. Soluk soluğa ama hiç bir şey anlatmayacağına yemin etmiş gibi sakinsin. Gitmek istediğin belli bir yer yok ama kalmak istemediğinden artık eminsin. Sadece biraz olsun herkesin ve herşeyin susmasını istemişsin. Kendini duyabilmek için." Oğuz Atay
Asıl sorun Josef, insanları etkilemek için akılcılığı bir kenara bırakıp daha aşağı düzeydeki becerileri kullanırsak, elimize geçenin daha değersiz ve daha aşağı düzeyde bir insan olacağıdır. İşe yarayan bir şey istediğinizi söylediğinizde, duygularınızı etkileyecek bir şey istediğinizi söylemek istiyorsunuz. Evet, bunun da uzmanları var elbet! Peki kimdir onlar? Rahipler! Onlar etkilemenin sırlarını iyi bilirler! İlahilerle sizi idare eder, göğe yükselen kuleleri ve kubbeleriyle bizi bodur bırakırlar; boyun eğme arzusunu kamçılar, doğaüstü kılavuzlar, ölümden korunma, hatta ölümsüzlük vaat ederler. Ama bir de aldıkları bedele bakın; din köleliği; zayıfa karşı hürmet; hareketsizlik; bedene karşı, zevke karşı, bu dünyaya karşı nefret. Hayır, bu tür bir yatıştırma yolunu, bu insanlık dışı yöntemi kullanamayız! Aklımızın gücünü keskinleştirmek için daha iyi yollar bulmalıyız.
Kimsenin bir başkasına yardım etmeyi amaçlamadığına inanır; aslında insanlar yalnızca kendi güçlerinin hüküm sürmesini ve artmasını arzu ederler.
Her ikimizin de bildiği gibi erkeklerin verdiği her hizmet kadınların sağlığına iyi gelmiyor!
Reklam
Kitapların altını çizmek sonra kitaplığımdan bir kitabı alıp onu okuduğum zaman ne hissetmişim diye bakarken altını çizdiğim yerleri tekrar okumak benim için zamanda yolculuk yapmak gibi ve bazen acaba yine aynı yerleri çizecek miyim diye tekrar kitabın yenisini alıp okuyorum ve o günle bu günümü kıyaslıyorum.
Doktor Breuer, ne kadın ne de erkeğin artık zayıflıklarıyla birbirlerine zulmetmeyecekleri günlerin geleceğini umuyorum.
Sizden iyileştirmenizi istediğim Nietzsche’nin bedeni değil, ümitsizliğidir.
72 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Grapon Kâğıtları
Grapon KâğıtlarıDidem Madak
8.4/10 · 13,9bin okunma
1.241 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.