“Sakin bir ev,
kendi yetiştirdiğimiz çiçekler,
ilham verecek kitaplar,
sevilmeye değer birkaç arkadaş,
acı veya pişmanlık vermeyen masum eğlenceler, gerçeğe bağlılık,
güven, ümit ve sevgi dolu bir yürek...
Dünya'nın bütün zevklerinden daha değerlidir.”
Joseph H. Doodson
Kitaba başlamadan önce çok güzel duygulara kapıldım, çok eskilere gittim ve kitabın beni çocukluğuma götüreceği hayaliyle başladım kitaba, malesef çok büyük hayal kırıklığina uğradım, çocukluk özlemiyle alakalı hiç bir şey yok. Sadece kitabın bir yerinde kız kardeşi Holden'a ne olmak istiyorsun? sorusuna o da "Ben, çavdar tarlasında çocukları yakalayan biri olmak isterdim". Demesiydi sadece. Kitabın adı burdan geliyor, ama çocukluk özlemiyle ilgili başka bir şey yok kitapta. Holden denen çocuğun ergenlik hayatını anlatıyor. Kitabın son otuz sayfası biraz sürükleyici o da kız kardeşiyle olan kısmı anlattığı için. Son otuz sayfasına kadar devam edersiniz bilemem, ben şahsen kendimi zorlayarak bitirdim. Saygılarımla...