Furkan Uzel

Reklam
Türkçüler - Turancıları mahkum ve tasfiye etmek için yazılan yukarıdaki yazlar yanında, bunlara benzer yazılar, CHP'nin resmi tebliği ve tamimi, İnönü ve Yücel'in nutukları, Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel, bakanlığının matbaasında "Irkçılık - Turancılık" başlığı altında yayınlayarak, yurt genelinde dağıtıldı.
Sayfa 72 - Süleyman Kocabaş KütüphanesiKitabı okudu
Sabahattin Ali, önceleri Atsız'ın samimi bir arkadaşı idi. Araları "Sabahattin Ali'nin komünizme kaymasıyla" denilerek sonradan bozulmuş, S. Ali - Atsız hesaplaşması önceden başlamıştı.
Sayfa 56 - Süleyman Kocabaş KütüphanesiKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnönü'nün yakın çalışma arkadaşı ve CHP milletvekili ve Genel Sekreteri Nihat Erim'in günlüğünden: “30 Nisan 1947 (Çankaya'da sofrada), İnönü ırkçıları 1944'te niçin takbih (çirkin görme) ettiğini anlattı: 'Almanlarla beraber olup Ruslara karşı harbe girmemizi istiyorlardı. Bilerek veya bilmeyerek Alman propagandasına alet oluyorlardı."
Sayfa 40 - Süleyman Kocabaş KütüphanesiKitabı okudu
Furkan Uzel
Bir kitabı yarım bıraktı
%31 (127/400)
Kartalların Savaşı
Kartalların SavaşıMuharrem Uçan
10/10 · 1 okunma
Reklam
Sezar, ağır bir sara hastasıydı. O dönemde pek bilinmeyen bir hastalıktı. O yüzden bazıları onun lanetli olduğunu düşünüyordu. Ama korkularından bunu dile getiremiyorlardı.
Sayfa 126 - Altay YayınlarıKitabı yarım bıraktı
176 syf.
7/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Ömer Lütfi Mete, son dönem milliyetçi kalem erbabının samimî ve mizahî kalelerinden biriydi. Selman Kayabaşı, bir röportaj gerçekleştirerek soru-cevap seyrinde ilerleyen bu eserin tohumlarını atmış. Ömer Lütfi Mete, milliyetçiliği devlet ile eş görmektedir. İkisini birbirinden ayrı düşünmez. Yine de bir milliyetçilik yapılacaksa, onda etnik safiyet aranmaz, anayasanın bize sunduğu Türk tarifi altında birleşilir. Öte yandan Mete'ye göre kurucu unsurun Türkmen olduğu da su götürmez bir gerçektir. Türkiye üzerinde yaşayan diğer unsurlar kendi milliyetçiliğini yapmaya niyetlenirse, bu sefer onlar da çelişkiye düşecektir. Örneğin Kürt sorunu şeklinde önümüze konan Kürt ırkçılığı, bir sorundan dem vururken neden Çerkez yahut Gürcüleri hesap etmez? Çünkü kendilerini diğerlerinden kalabalık addeder. Bu da onların ırkçılığa karşı ırkçılık tepkisine götürmektedir. Ömer Lütfi Mete'nin "Atatürk Milliyetçiliği" tanımını kullanması, beni açıkça hayal kırıklığına uğrattı. Milliyetçilik, şahsa izafe edilecek bir kavram değildir çünkü. Daha geniş bir perspektife sahiptir. Şahıslara indirgenirse o milliyetçilikten ziyade şahısçılığa kayar. Ömer Lütfi Mete'nin akışkan bir üslubu olduğu malum. O yüzden okunurken hiç zorluk çekilmiyor. Bence milliyetçiliğe ve onun tarihî seyrine güzel bir eleştiri getirilmiş...
Milliyetçilik Milliyetsizlik
Milliyetçilik MilliyetsizlikÖmer Lütfi Mete · Timaş · 200744 okunma
176 syf.
7/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Milliyetçilik Milliyetsizlik
Milliyetçilik MilliyetsizlikÖmer Lütfi Mete
7.8/10 · 44 okunma
Bir ülkede içeriden veya dışarıdan yürütülen-yürüttürülen peşin milliyetçilik karşıtı her kampanya, kaçınılmaz olarak başka bir ülkenin veya ülkelerin yahut güç merkezlerinin milliyetçiliğine hizmet edecektir.
Sayfa 97 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Eğer bir ülkede milliyetçilik varsa, milliyetçi bir siyaset varsa önce milli bir kültür hassasiyeti olması lazımdır. Gerisi gösteridir ve sadece oya yönelik manevradır. Başka bir anlamı yoktur.
Sayfa 49 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Şahsen köken bakımından halis bir Türk olduğumdan hiçbir şüphem bulunmadığı halde, kavmiyetçi, ırkçı, etnik safiyet arayıcı bir Türkçülük akımının bu toplum için yararını sorgulamaktan yüksünmem. Türkiyatçılığı anlarım. Kim ne derse desin ve kim ne ölçüde rahatsızlık duyarsa duysun, insanlık tarihinde bir Türk olgusu ve Turan gerçeği vardır.
Sayfa 32 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Milliyetçilik, her durumda devlet olgusu ile yaşıt bir akımdır.
Sayfa 28 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Latincede imperator “komutan” demekti fakat bu kazanan komutan ile adamları arasındaki bağı sembolize eden özel bir onur payesiydi. Bir zaferden sonra askerleri, kazanan komutanı imperator olarak selamlardı. İmparator kelimesi zamanla günümüzdeki anlamına kavuşmuştur.
Sayfa 99 - Altay YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Osmanlı Türk hükümdarlarının kendilerini neden Roma'nın doğal varisi olarak gördükleri (ki en dindar padişahlar bile bu düşünceye kapılabilmişlerdir) anlaşılabilir. Çünkü Osmanlı diye bilinen (ki gerçekte devletin adı: Devlet-i Âliyye - Yüce Devlettir) bu devletin asıl amacı da antik dünyanın en büyük imparatorluğu olan Roma gibi dünyaya hâkim olmaktır.
Sayfa 35 - Altay YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Furkan Uzel
Bir kitabı yarım bıraktı
%31 (87/272)
Kitle Psikolojisi ve Toplumun Ruhu
Kitle Psikolojisi ve Toplumun RuhuHulki Cevizoğlu
0/10 · 0 okunma
4.718 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.