Bana bir mektup yazmış olsaydın, ben de sana cevap vermiş olsaydım. Ya da son buluşmamız da büyük bir fırtına kopmuş olsaydı aramız da ve bir çok söz yarım kalmış olsaydı. Birçok mesele çözüme bağlanmadan büyük bir öfke ve şiddet ile ayrılmış olsaydık da yazmak, anlatmak, birbirini seven iki insan olarak kavuşmak kaçınılmaz olsaydı.. sana, durup dururken yazmak zorunda kalmasaydım. Bütün meselelerden kaçtığım gibi uzaklaşmasaydım senden. Insanları büyük bir boşluk içinde bırakmasaydım. Kendimden de kaçıyorum, gibi beylik bir ifadenin içine düşmeseydim. Ne olurdu, bazı sözleri hic söylememiş olsaydım ya da bazı sözleri hiç söylememek için kesin kararlar almamış olsaydım.. sana diyebilseydim ki, durum çok ciddi..