İlk kez aşık olan bir delikanlı, tapındığı kızı hayallerinde soymaya nasıl cesaret edemezse ve onun varlığını diğer sayısız hemcinsine yaptığı gibi olağan göremezse ben de hocamın özel alanına kaçamak bir bakış atmaya dahi göze alamıyordum.
Beni niçin üzüyorsun?
Gözlerini süzüyorsun?
Kirpiklerin paralıyor.
Bakışların yaralıyor.
Rengi sanki çiçekten.
Bilmem hangi çiçekten?
İster darıl, ister kız.
Tek adını söyle kız!
Yüzün aya benziyor.
Kaşın yaya benziyor.
Gözlerin yeşil alası.
Saçların arslan yelesi.
Yürüyüşün turna gibi.
Salınışın suna gibi.
Hangi yerden, kaynaktansın?
Hangi boydan, oymaktansın?
Hatta belki de hayat güzeldi, sadece kendisi yanlış yaşamıştı, belki de insan, başkalarının canıyla beslenen yırtıcı bir hayvan gibi gaddar, hırslı ve sinsi davranırsa hayat iyi ve güven doluydu, sevecen ve temkinliydi.