Hislerini tahlil ede ede şu kanaate vardı ki, gönlündeki aşk yarası, öyle fikir değiştirmekle, azimle, akıl ve mantık ile tedavi edilemiyecek kadar derin açılmıştı...
Sizin de ruhunuz hasta... Siz, kendi yaralarınızın benimkinden daha yüce olduğunu zannediyorsunuz hepsi bu. Bunu ben alçakça bir davranış biçimi olarak anlıyorum.
Mademki bazı insanlar beni tekmeliyorlar, benim de onların yüzlerine, başlarına vurmaya hakkım var. Bana hiç kimse dokunmazsa ben de kimseye dokunmam değil mi? Bir ormanda, tek başıma kulübemde yaşamak isterdim ben...
Uyuz olunca ne yaparız? Banyoya girer, yıkanırız ve hastalığımız gider değil mi? Hastalık vücutta ise, deriyi her ne olursa olsun çıkartmalı, temizlemeli ve yerine tekrar yerleştirmeli... Bu da doğru değil mi? Ama insan içini nasıl temizleyebilir ki?