Gülenay

Gülenay
@Gulenay75
Gülenay tekrar paylaştı.
"Yolumuz birbirimizi anlamaktan geçmiyorsa, hiçbir yere varamayacağız demektir…"
Reklam
Gülenay tekrar paylaştı.
Tilkinin kuyruğu kayaya sıkışmış ve kuyruğunu kesmek zorunda kalmış. Daha sonra bir başka tilki onu gördüğünde “Kuyruğunu neden kestin?” diye sormuş. Kuyruğu kesik olan; “Böyle mutlu hissediyorum. Sevincimden havalara uçuyorum” demiş. Bunun üzerine diğer tilki de kuyruğunu kesmiş. Fakat mutluluk yerine şiddetli bir acı çekmiş. Hemen tilkiye gelip; “Neden bana yalan söyledin?” demiş. Tilki; “Eğer acı çektiğini diğer tilkilere söylersen onlar asla kuyruğunu kesmez ve bizimle dalga geçerler.” demiş. Bu iki tilki diğer tilkilere yaşadıkları mutluluğu (!) anlatmışlar. Böylece tilkilerin çoğu kuyruklarını kesmişler. Çoğunluk onlara geçince bu sefer kuyruğu olanlarla dalga geçmeye başlamışlar. İşte böyle : Önce toplumu bozarlar, sonra iyi insanları kötü insanlara ayıplatırlar.
Gülenay tekrar paylaştı.
Neden diye sormayın hemen… Onu ben kendi kendime de açıklayabilmiş değilim henüz. - Cahit Zarifoğlu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Gülenay tekrar paylaştı.
Sen benim en çok saklandığım, sen benim durup durup saplandığım. - Cahit Zarifoğlu
İneklere duygular atfetmek onları insanlaştırmaz.Onları 'memelileştirir'.Duygular sadece insanlara özgü değildir, tüm memelilerin sahip olduğu bir özelliktir.
Reklam
Sıradan bir gözlemci için evcil hayvanlar, vahşi akrabalarına kıyasla çok daha iyi şartlarda yaşıyormuş gibi görünebilir...Evcilleştirilmiş hayvanların yazgısını bu kadar kötü yapan nasıl öldükleri değil nasıl yaşadıklarıdır...
Bu hikâyenin daha derinlere uzanan kadim anlamları da var. Çoğu Sami dilinde Havva' nin karşılığı 'eve' yılan , hatta dişi yılan demektir. Atalarımızın İncil'deki annesinin adı arkaik animist bir miti, yılanların düşmanımız değil atamız olduğu fikrini barındırıyor
Bu hikâyenin daha derinlere uzanan kadim anlamları da var. Çoğu Sami dilinde Havva' nin karşılığı 'eve' yılan , hatta dişi yılan demektir. Atalarımızın İncil'deki annesinin adı arkaik animist bir miti, yılanların düşmanımız değil atamız olduğu fikrini barındırıyor
Homo sapiensin aslında ne olduğunu, hümanizmin nasıl dünyaya hakim bir din haline geldiğini ve hümanizmin rüyasını gerçekleştirmeye çalışmanın aslında neden insanlığın kendi sonunu getireceğini incelemek, işte bu kitabın temel meselesi bu.
Kusurlu bir idealle yola çıktığınızda,kusurları ancak idealin gerçekleşmesi yakınsa fark edersiniz...
Reklam
Geçmişin soğuk eli, atalarımızın mezarından çıkıp boğazımıza sarılarak ,bakışımızı tek bir geleceğe yönlendirir. Tarih okumak , geçmişin sımsıkı sarılan o soğuk elini gevşetmeyi amaçlar.Tarih okumak bize ne yapacağımızı söylemese de daha fazla seçenek sunar. Marksistler bu nedenle kapitalizm tarihini, feministler ataerkil toplumların oluşumunu çalışır ya da Siyahiler köle ticaretlerinin dehşetlerini anarlar.Geçmişi ebedileştirmeyi değil ondan kurtulmayı amaçlarlar.
Tarihsel bilginin çelişkisi budur. Davranışı değiştirmeyen bilgi işe yaramaz,ama davranışı çok hızlı değiştiren bilgi de hızla bağlamını yitirir. Daha çok veriye sahip oldukça tarihi daha iyi anlarız ama tarih de rotasını daha hızlı değiştirir ve bilgilerimiz de hızla miadını doldurur.
Tarih çoğu zaman abartılmış umutlarla şekillenir. 20. yüzyılda Rus tarihî, çoğunlukla eşitsizliği yenmeye çalışan komünistlerin çabalarıyla şekillendi ama bu çaba başarıya ulaşamadı.Benim öngörüm, insanlığın 21. yüzyılda neye ulaşmayı deneyeceğine odaklanıyor , neyi başaracağına değil...
Yükseltme ve geliştirmeyi, iyileştirmeden ayırabilecek net bir çizgi bulmak zordur. Tıp çoğu zaman normun dışında kalan insanları kurtarmak için yola çıksa da , aynı bilgi normali aşmak için de kullanılıyor.
Kimse bu gidişatı nasıl durduracağını bilmiyor. Bazı uzmanlar yapay zeka, nanoteknoloji ya da genetik gibi tek bir alandaki gelişmelere hakim ama kimse her konuda uzman değil. Bu yüzden tüm noktaları birleştirerek resmin tamamını görebilme yetisine sahip hiç kimse yok.Farklı alanlar birbirlerini öyle karmaşık şekillerde etkiliyor ki...Sistemi tam olarak anlayan biri olmayınca, haliyle de onu durdurabilecek biri de olmuyor.
341 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.