- Anne öksüz ne demek?
Annesi pırlanta gözleriyle cevaplar: " Diğer çocuklar gibi annenin karnında değil, kalbinde büyümüşsün demektir...
Hayallerinizin büyüklüğü, geleceğe ve ufkunuzun genişliğine bağlıdır.
Yaşarken yaptıklarınız sizden sonra hep boşlukta yankılanır
Okur Takip Önerileri
308 syf.
8/10 puan verdi
Davetiye
Yazar :
Hüseyin Nihal Atsız / 
Ruh Adam
(KİŞİSEL GİRİŞ )
Çook uzun bir aradan sonra tekrardan Merhabalar, Yaklaşık 5 yıl önce üniversite öğrencisi olarak kullanmaya başladığım 1K uygulamasına üniversiteyi bitirme derdi, KPSS süreciydi, mülakattı, tercih süreciydi atanmaydı diye diye yaklaşık 2 yıl ara vermişim. Aslında bu ara sadece uygulamaya dair
Davetiye
Ey Benito Musolini! Ey gayet yüce,
italyanlar başvekili muhterem Düce!
Duydum ki, yelkenleri edip de fora
Gelecekmiş orduların yeşil Bosfora.
Buyursunlar... Bizim için şavaş düğündür;
Din Arab'ın, hukuk sizin, harp Türk'lüğündür.
Açlar nasıl bir istekle koşarsa aşa
Türk eri de öyle gider kanlı savaşa.
Hem karadan, hem denizden ordular
İnsanlar, babalarıyla analarının dağ gibi ümitleriyle dünyaya geldikten sonra denizler gibi ümitsizlikler içinde boğulup gidiyorlardı.
- Aşk denen bir hal yahut bir hastalık yok mu?
- Vardır ama dediğim gibi asli sebep değil, tezahürdür.( Belirti, ortaya çıkan.)
Bazı insanların bazı yiyeceklere karşı alerjisi olur. Onu yedikleri zaman şuralarında buralarında kızarıklık çıkar. Görünüşe bakarsan adamın derisinde bir hastalık vardır ama hasta olan deri değil sindirim organı veya karaciğerdir. Aşk da doğrudan doğruya bir hastalık değil bir hastalığın görünüşüdür.
- Asıl hastalık nedir?
- Açığa vurulamayan şehvet duygusu..
....
Aşk, şehvetin estetik şeklidir.
Sayfa 180
Bir insanın kendisine kızması kadar yıpratıcı şey pek azdır.
İnsanlar okunmamış birer kitaptır. En basitleri hakkındaki hükmü bile tamamının okunmasına bırakmalı. Biraz derince olanların ise iyice okunduktan sonra üzerinde az veya çok düşünmek lazım.
Sevginin niçini olmaz ki efendim.. Düşünsem belki makul bir sebep bulabilirim. Fakat bu hakiki bir sebep olmaz. Çünkü biz önce severiz. Sonra sevdiğimiz şeyin güzel taraflarını bulmaya çalışırız . Buda hodbinliğimizden ( bencilliğimizden ) doğar efendim.
Felaketler ve kederler gibi bahtiyarlıklar ve sevinçler de geçiciydi.