Cansu Vural

“Hayatlarını okuyarak geçirenler ve bilgeliklerini kitaplardan elde edenler, bir ülke hakkındaki tam be doğru bilgiyi seyyahların anlattıklarından elde etmeye çalışanlara benzer.” Bu insanlar bir çok şey hakkında bir yığın şey söylerler; ama aslında ülkenin gerçek durumu hakkında açık, doğru ve tutarlı bir bilgiye sahip değillerdir. Fakat hayatlarını düşünerek geçirenler, o ülkeyi gezip görmüş, orada bizzat yaşamış olanlarla benzerler; sadece onlar bunların anlattığı şeyin ne olduğunu gerçekten bilirler, oradaki şeylere dair kendi içinde tutarlı ve kapsamlı bir bilgiye sahiptirler ve bunların özüne vakıftırlar.”
Sayfa 135Kitabı okudu
Reklam
“Bir kütüphane çok geniş olabilir; fakat eğer düzensiz ise küçük, ama derli toplu bir kütüphane kadar kullanışlı ve yararlı değildir. Benzer şekilde bir insan çok büyük bir bilgi yığınına sahip olabilir, fakat kendi kendisine üzerinde tekrar tekrar ve uzun uzadıya düşünülmüş çok daha küçük bir bilgi miktarından kıymetsizdir… Çünkü insan, ancak dört bir taraftan topladığı bilgiyi bir araya getirip bildiği şeyleri bir doğruyu diğeriyle mukayese ederek terkip haline getirdiği zaman ona tamamen hâkim olur ve onu kendi gücüne-melekesine dönüştürür.”
Sayfa 129Kitabı okudu
“Yürümek için baston ne ise düşünce için kalem de odur, fakat nasıl ki insan en kolay bastonsuzken yürürse, en kusursuz biçimde de elinde kalem yokken düşünür. İnsan ancak yaşlanmaya başladığında bir baston kullanmayı ister, (baston artık onun için bir yük değil yardımcıdır) kalem de böyle…”

Reader Follow Recommendations

See All
“Cehalet ancak zenginlikle bir arada bulunduğu zaman soysuzlaştırıcıdır. Sefalet ve ihtiyaç yoksul insanı sınırlar; onun işi yahut uğraşı bilgisinin yerini alır ve düşüncelerini işgal eder. Fakat cahil olan zenginler sadece zevkleri peşinde koşarak ömürlerini tüketirler ve vahşi bir hayvana benzerler; her gün görülebileceği üzere: Bunlar aynı zamanda servetlerini ve boş vakitlerini kendilerine en büyük değeri kazandıran şey için kullandıklarından ötürü de tenkit edilmelidirler.”
“… en mutlu insan, tabiatın zihinsel zenginlikle donattığı insandır; ve öznel olanın bizi nesnel olandan daha fazla ilgilendirdiği doğrudur.”
Reklam
“Ahlaki erdemlerimiz esas itibariyle başkalarının yararınadır; ama düşünsel erdemlerimizden öncelikle biz kendimiz yararlanırız…”
“İç zenginliğe sahip insan dışarıdan kendi zihinsel melekelerini geliştirip olgunlaştırmak, yani servetinin tadını çıkarmam için menfi bir bağış: tasasız kaygısız boş zaman dışında hiç bir şey istemez; hülasa o her gün ve her saat bütün hayatı boyunca kendisi olmak için izin ister…”
“Tabiatın ve talihin kendisine bilgelik saadetini bahşettiği adam, mutluluğun kendisinde barındırdığı kaynaklarını açık tutmaya büyük özen ve dikkat gösterecektir; ve bunun için bağımsızlık ve boş vakit zorunludur.”
“Sıradan insanlar sadece zamanlarını nasıl harcayacaklarını düşünürler, herhangi bir yeteneğe sahip insan zamanını nasıl kullanacağıyla meşgul olur…”
Kendini Aş Haddini Aşma
Kendini Aş Haddini AşmaMustafa Kutlu
8.2/10 · 108 reads
Reklam
280 syf.
·
Not rated
·
Read in 8 days
Yol Hali
Yol HaliNazan Bekiroğlu
8.1/10 · 1,405 reads
“Ne yapılır bunca güzellik? Ben hâlâ öğrenemedim. Yeni bir dil yeni bir gök yeni bir kalp lâzım…”
“Kaç kıvrım kaç vaha kaç yeşil kaç mavi? En kimsesiz halini, en kadim zamanlardan getirdiği uğultuyu, şelaleyi. Uzaktan görmekle olmaz, yanına varmak lazım. Bir haliyle eksik kalır, her halini görmek lâzım. Bir kere üç kere beş kere yetmez, orada kalmak lazım. Kalmak yetmez, ölmek lazım…”
Biliyorum ki his öğretilmez. Ancak bilgi devredilebilir. Belki o, bir kaç zihne çarpabilir…
“ Ama dostum siz dünyanın cennet olmasını istiyorsunuz.” Doğru… Çünkü aslen oralıyım. Yoksa böyle acı çekmezdim…
349 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.