İnsanı kurtulamayacağı bir kafese sıkıştıran bir kitap 1984. Kitabın ilk sayfasından son sayfasına kadar bir umut besliyorsunuz. Yaşananları inkar etmeye çalışıyor, kurtulmanın mümkün olduğuna kendinizi inandırmaya çabalıyorsunuz. Peki tüm bu çavalar mutlu sona kavuşuyor mu? Okuyup öğreniniz efendim.
Distopya türünde bir kitap. Bir kabusun yazıya dökülmüş hali. Bir düşünün insanın en büyük gücü olan düşünme özgürlüğü tamamen elinden alınmış. Yönetildiğiniz eller sizin yerinize düşünüyor, sizin yerinize karar veriyor ve sizin yerinize gerçeklere sizi inandırıyor. Sizinse yapacak tek şeyiniz kalıyor. Denilen her şeye sorgusuz sualsiz inanın ve ne deniyorsa yapın.
1984 insanı etkilediği kadar korkutan da bir kitap. Çünkü yaşananların içine öyle bir giriyorsunuz ki karakter kadar kapana kısılmış hissedebiliyorsunuz. Onunla korkuyor, onunla savaşmaya çalışıyorsunuz.
1984 tüm o övgüleri sonuna kadar hak eden bir kitap. Konusuyla, diliyle, anlatımıyla ve diğer her şeyiyle okunması gereken bir kitap.
Eğer içinizde hala benim kadar geciken varsa daha fazla beklemeyin.