Hidayet Çelik

Hidayet Çelik
@Hidoyetti
Öğretmen
117 okur puanı
Nisan 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
136 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
Okuduğum ilk Barış Bıçakçı kitabı oldu: Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra. Kitap belli bir kronolojide ilerlemiyor. Bir ordan bir burdan anlatmış yazar. Kısmen zihni yorsa da bu durumu kanıksatıyor yazarın anlatımı. Karşı çıkmıyor hatta seviyorsunuz bunu, yazarın bir meziyeti bu da elbette. İlk bölümü okuyunca birçok şey Canan karakteri etrafında şekillenecek hissine kapıldım ama ilerleyen yerlerde Canan bir veya iki kez çıktı karşımıza. Yazarın dili aktı gitti beni boğup sıkmadı. Zaten kitabı bir çırpıda okudum, bitirdim. Okurken size çok şey vaat eden kitap öyle bir şekilde bitiyor ki benim için tam manasıyla hayalkırıklığı oldu. Sonlar önemlidir, bitişler en iz bırakan şeydir bu hayatta. Öyle sönük, anlamsız şekilde bitti ki kitap iyi olan şeyleri bile götürdü diyebilirim. Beğendim diyemiyorum çünkü kitabın anlatmak istediğini bir yere oturtamadım ben. Boşlukta kaldı çoğu şey. Kitaba dair iki şey akılda kalıcı geldi bana. Birisi Başak ve Umut'un oynadıkları "Babam Nerede?" oyunu. Babasız büyüyen iki çocuk için insanı etkileyen bir durumdu bu. Diğeri ise Selma'nın 2 sene önce ayrıldığı Umut'a 5 sene önce verdiği sözü tutmak için gidip o parkta beklemesi. Üstelik nişanlı olmasına rağmen. Bu durumun nişanlısının yerine kendinizi koyduğunuzda pek hoş olmadığı açık. Ama işte bu hayatta Selma gibi insanları hep üzerler. Bu kitapta benim kendimi en yakın hissettiğim kişi Selma oldu.
Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
Bir Süre Yere Paralel Gittikten SonraBarış Bıçakçı · İletişim Yayınevi · 20202,534 okunma
Reklam
218 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Jean Paul Sartre ismini birçok alıntının altında görmüştüm. Bulantı kitabını okuma listeme almıştım. Bu kitabı üyesi olduğum kütüphanede bulamadım ama başka kitapları vardı. Duvar kitabını tercih ettim. Duvar'ın içinde, bir tanesi kitaba adını veren öykü olmak üzere 5 farklı öykü var. Duvar öyküsü hakikaten kaliteli akılda kalacak türden
Duvar
DuvarJean-Paul Sartre · Can Yayınları · 20183,544 okunma
390 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Üniversite yıllarımdı. Tam emin olmamakla birlikte Katre-i Matem kitabı diye anımsıyorum -belki de Od kitabıydı- ilk kez İskender Pala okuyacaktım. 20 sayfa kadar okudum okumadım, sarmadı bu kitap beni diye vazgeçtim. Pek kitapları yarım bırakma alışkanlığım yoktur aslında. Ama ne hikmetse o kitabı daha da elime almadım ve İskender Pala'ya
Şah ve Sultan
Şah ve Sultanİskender Pala · Kapı Yayınları · 202332,7bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
501 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
Saramago beni Portekiz edebiyatına küstürmüştü. Ama Pessoa'nın bu kitabı beni okumalısın diyordu. Orada burada denk geldiğim alıntıları ilgimi çekmişti. Ayrıca kitabın adı da bana çok albenili gelmişti: Huzursuzluğun Kitabı. Daha önceleri 500 sayfalık kitapları üç dört günde bitirdiğim olmuştu ama bu kitaba başlayınca anladım ki bu kitap bir
Huzursuzluğun Kitabı
Huzursuzluğun KitabıFernando Pessoa · Chiviyazıları Yayınevi · 201710,6bin okunma
256 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Cengiz Dağcı ismini ilk olarak Yavuz Bülent Bakiler'in kitaplarında okumuştum. Bakiler övgüyle bahsediyordu kendisinden. Kütüphanede gezerken bir rafta sıra sıra kitaplarını gördüm Cengiz Dağcı'nın. Aradığım birçok yazar yokken, bazılarının da sadece bazı eserleri varken Dağcı'nın hemen her kitabı raf boyunca sıralanmıştı. İlk olarak elime Onlar da İnsandı romanını aldım. Ama son kararım Yurdunu Kaybeden Adam oldu. İlk kez Cengiz Dağcı okudum. Süslü bir anlatımı yok yazarın, ne okuyanı boğup sıkacak ne de şuranın da altını çizeyim diye hayran bırakacak süslü bir anlatımı yok bence. 256 sayfalık romanda 100 sayfayı geride bıraktığımda bende bir hayal kırıklığı oluşmuştu. Daldan dala atlayan bir anlatımı vardı yazarın. Bir bütünlük yok gibiydi. Açıkçası herhalde daha da Cengiz Dağcı okumam demeye başlamıştım. Ama ilerledikçe daha da içine girdim romanın. Savaşın soğuk yüzüyle, insanlık dışı halleriyle yüzleştirdi beni roman. Marya'nın o Rus çevirmesinde yaşadığı felaket insan olan yerlerimi sızlattı. Ölümü bile beni öyle sarsmadı. Çünkü ölüm hak, elbette hepimiz onunla yüzleşeceğiz. Ama o yaşanan felaketi dünyadaki en alçak kadın bile hak etmez. Bu romanla birlikte Cengiz Dağcı ile tanışmış olduk. Açıkçası beni çok etkileyen bir kalemi olduğunu söyleyemem. Belirli bir kalitesi var elbette. Ama Yavuz Bülent Bakiler'in övdüğü kadar varmış diyemiyorum maalesef. Beklentimin altında kaldı.
Yurdunu Kaybeden Adam
Yurdunu Kaybeden AdamCengiz Dağcı · Ötüken Neşriyat · 20201,566 okunma
Reklam
Reklam
70 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.