Hikmet Boğa
@HikmetBoga
Kendini tanı.
İstanbul
İstanbul
409 okur puanı
Haziran 2019 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Bir kitabı okumaya başladı
Bir kitap okudu
528 syf.
·
Puan vermedi
Okur Takip Önerileri
Ne yazık ki dinler asıl onları telkin edenlerin zihniyetinden ayrıla ayrıla nihayet onların da inkar edecekleri bir hurafe şeklini almışlardır!..
Sayfa 515 - YKY, 1. baskı
… yazıda her şeyden evvel aranılacak vasıfların başında açık ve lisanın kaidelerine uygun olmak şartları gelir. Bu iki esas vasıftan mahrum olan bir yazı iltifata değer bir nesne olamayacağından onda hiç gecikmeyerek “bunu yazan lisanını bilmiyor” der ve öte tarafa geçeriz.
YKY, 1. baskı
Arap kelimelerinden ne kadar kurtulabildi isek Garp dillerinden, hususuyla Fransızcadan o kadar kelimeyi almakta bir nevi zevk duyduk. Esir hayatına mahkumiyetten saadet duyan insanlar gibi Türkçeyi de bu hale koymak bir nevi marazi merak olsa gerek.
Sayfa 254 - YKY, 1. baskı
Tercümede başlıca şartın her iki lisana tamamıyla sahip olmaktan ve çevrilen metni çevrildiği lisana hiçbir ihanete imkan bırakmayacak surette sadakat vazifesine hürmet etmekten ibaret olduğunu söylemeye gerek yok.
Sayfa 50 - YKY, 1. baskı
"Son ümit nedir, bilir misiniz? Çok defa son ümit, temennilerimizin imkansızlığa akseden çehresidir!"
Sayfa 396 - Dergah, 21. baskı
Bu, kıskançlıktı. Aşkın öbür çehresi olan kıskançlık. Bütün hazların ve saadetlerin, bizi mesut eden tebessümlerin, ahitlerin, ümitlerin tekrar gerisin geriye dönüp, keskin bıçaklar, çok sivri neşterler halinde içimize saplandığı kıskançlık.
Sayfa 329 - Dergah, 21. baskı
"Görünmezsen ne çıkar, ben seni kendimde taşıyorum!"
Sayfa 286 - Dergah, 21. baskı
"Ölmek başka şey, ölüme geçmek başka şey."
Sayfa 254 - Dergah, 21. baskı
Istırabın içinden geçeriz. Tıpkı taşlık, çalılık bir yolda yürür, bir bataktan kurtulmaya çalışıır gibi ondan sıyrılmağa çalışırız. Fakat saadeti bir yük gibi taşırız ve bir gün farkında olmadan yolun bir ucunda, bir köşeye bırakıveririz.
Sayfa 224 - Dergah, 21. baskı
Nuran: Vücutlarımız birbirimize en kolay verebileceğimiz şeydir; asıl mesele, hayatımızı verebilmektir. Baştan aşağı bir aşkın olabilmek, bir aynanın içine iki kişi girip, oradan tek bir ruh olarak çıkmaktır!
Sayfa 210 - Dergah, 21. baskı