SON VAGON
Herkese selamm
Bugün sizlere acı ama gerçek olan bir hikayeyle geldim.
8 temmuz 2018 yılında çorlu yakınlarda yaşanan tren kazasında hayatını kaybedenlerin anısına yazılmış.
Ölüm gibi bir duygunun sessiz esiriydi; uzuvlarını hareket ettiremediği bedeninde kısılıp kalmış bir zihindi o şimdi; bedenini kendisine ait olarak bile hissetmiyordu ama tenini uyuşturan , teninden zihnine uzanan bir uyuşukluk hattı kuran soğuğu bedeninin her zerresiyle duyumsuyordu.
Orhan Gülsoy , kalbi ikinci kez durduğunda , artık canlılığı zihin dünyasına sıkışmış bir birey değil, bedeni maddi dünyada kalmış olsa da bedenini hareket ettirecek durumda değildi.
Orhan Gülsoy, kendisini çocukluğuna ait bir anının içinde buluverdi ansızın.
Doğduğu ve hayatının ilk yıllarını geçirdiği evde , salondaki yemek masasının altındaydı.
En büyük korkusuyla yüzleşiyordu.
Orhan Gülsoy, oğlu ve karısıyla yaşadığı kaza anını hayatta kalma mücadelesi kalbini cihazların çalıştırmasıyla ruhunun arafda neler yaşadığını anlatıyor.
Kitap yaşanmış olmasından kaynaklı beni çok etkiledi sizlerinde okumasını tavsiye ederim.