Havva alanbay

Havva alanbay
@Hlnby
Deutsche_lehrerin
Almanca öğrt.
Lisans
Muş
20 okur puanı
Temmuz 2017 tarihinde katıldı
...beni gerçekten ilgilendiren şeyin ne olduğundan belki emin değildim ama,beni ilgilendirmeyenin ne olduğundan emindim. Ve tam da onun bana bahsettiği şey,beni ilgilendirmiyordu ..
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
“Tam yaşamaya başladığım bu andan itibaren beni öldü saysınlar...”
Demek hayat böyle iki adım ilerisi bile görülmeyen sisli ve yalpalı bir denizdi. Tesadüflerin oyuncağı olacak olduktan sonra ne diye bir irademiz vardı? Kullanamadıktan sonra göğsümüzü dolduran hisler ve kafamızda kımıldayan düşünceler neye yarardı? Yaşayışımıza ve etrafımıza şekil vermek arzusuyla dünyaya gelmekten ise hayatın ve muhitin verdiği şekli kolayca alacak kadar boş ve yumuşak olmak daha rahat, daha makul değil miydi ?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ne kadar da "ben"
"Onun yerinde ben olsam ilk haftadan bunalırım. Zaten ben hicbir şeyden memnun olmamak kısmeti ile doğmuş değil miyim ?"
Şifacılıkla veya insanı hasta eden şeyler hakkında fazla bilgim yoktu . Ama sanki babamda eksik olan şey yine babamdı. Bir insanın içinin nasıl alınıp da geride dışının kaldığını bilmiyordum, ama babama aynen öyle olmuş gibiydi.
Reklam
Sohbet koyulaşınca, konuşmaları iki zeki insanın fikir düellosuna dönüşürdü. Yaralamamak, öldürmemek koşuluyla. Bu koşullar da nezaketin değil , aklın ürünüydü. İkisinden biri yaralanır yada ölürse,izleyen zaman içinde aynı düzeyde konuşacak kimse bulamayacaklarının bilincinde oldukları için ..
Geçmiş biraz önceki şimdiydi, gelecek biraz sonraki şimdiydi .. Sadece şimdi vardı ..
Bazen anlar daha uzun ve dolu, ömürler daha kısa ve boş olabiliyordu...
Sayfa 119Kitabı okudu
"Geçmişe fazla takılıp, bugünü yaşamayı unutma. Mutlu olmanı istiyorum Alexa. Tutkuyla bağlandığın şeyi bul ve onu yaşa. Seni daha iyi bir insan yapan , seni güçlendiren kişiyi bul ve onu sev.Çünkü bu dünyada seni yıkmaya çalışacak yeteri kadar insan var. Bir de asla benim gibi olma . Senin için bundan daha fazlasını istiyorum "
Sayfa 228Kitabı okudu
Reklam
Ah, bu dünyanın acıları hiçbir şeye benzemez, hemen anlaşılır...
“Gerçek bu. Remington firması -ki o zamana değin dikiş makinesi üretiyormuş- yazı makinesi üretmeye karar verdiklerinde bu klavyeyi kullanmışlar QWERTY. Bunun sonucunda insanlar bu klavyeyi öğrenmek zorunda kalmışlar, bunun üzerine öteki firmalar da aynı klavyeyi üretmek durumuna düşmüşler, bir dönem piyasada başka hiçbir model bulunamaz olmuş. Tekrarlamak gerekirse: Yazı makinesi ve bilgisayar klavyeleri, kullanıcılar daha hızlı değil, daha yavaş yazsınlar diye ayarlanmış. Anladınız mı? Şimdi bu klavye düzenini bozmaya kalksanız, malınızı kimseye satamazsınız.”
Tıpkı acemi bir boğa güreşçisinin, usta bir boğa güreşçisine dönüşmesi gibi, ben de, durumu henüz kesinleşmemiş bir hasta statüsünden mezun olup, bir engelliye dönüşmüştüm.
Benim gerçekten kim olabileceğim hakkında bırakın sizleri, benim bile en ufak birşey bilme ihtimalim yok ...
İnsanların çoğunun muhakeme gücü körleşmiştir. Kendilerine doğrudan dokunmayan, sivri ucu ısrarla sert bir şekilde duyularına kadar nüfuz etmeyen şey, onları neredeyse hiç harekete geçirmez; ancak gözlerinin önünde cereyan eden, duygularına dokunacak en ufak şey bile içlerinde ölçüsüz bir tutkuyu ateşler. İşte o zaman duyarsızlıklarının yerini gereksiz ve aşırı öfke alır.
51 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.