Belki şiirler yazar,
Türküler söyleriz bahara.
Kim bilir..
Belki gelincik oluruz.
Belki umut çiçeği..
Belki bir bahar..
Ve bir yağmur misali,
Yağarız yeryüzüne..
Bunun bir başka örneği ise şu şekildedir: “Bir yerli, balıkçılık ya da avcılığı asla spor olsun diye yapmaz, yalnızca yiyecek için yapardı. Büyükbaba dedi ki spor için bir şeyi öldürmeye gitmek dünyadaki en aptalca, kahrolası şeymiş.”
Ve elbette yollarımız yine ayrılacak bir gün.
Sonra aramıza şehirler girecek,
Hiç karşılaşmayacağız.
Tesadüfler bile bir araya getiremeyecek.
Sonra da belki birimiz öleceğiz, diğerimiz hiç bilmeyecek.
Nazım Hikmet
Ben seninle çay içmek istiyorum.
Seni duymak,
seni görmek,
seni bilmek,
seni yanımda hissetmek istiyorum.
Sana şiir okumak istiyorum,
yazmaktan bıktım, usandım.
Ben artık yazıları sana söylemek istiyorum.
Küçük bir evde, büyük hayaller kurmak istiyorum.
Sobanın yanında, seninle birlikte, üşüyen ellerimi çayın sıcaklığına
bırakmak istiyorum.
Ben aslında sevmek değil,
seninle yaşlanmak istiyorum.
– Özdemir Asaf